© Copyright 2025 Milliyet.com.tr | Giriş Yaptığınız taktirde kullanım koşullarını ve gizlilik politikasını kabul etmiş olursunuz.
Haberin Devamı
"ESKİ bir dostu olarak" diyor, Fazilet Partisi Lideri Recai Kutan, "Cumhurbaşkanı'na kırgınım."
- Neden kırgınsınız?
- Sayın Demirel'in açıklamalarını bir süreden beri zaten yadırgıyordum. Son açıklamalarında ise Fazilet Partisi'ni kastederek, `bir görünen yüzleri var, bir de görünmeyen yüzleri var' demeye getirdi. Buna kırıldım, alındım.
Kutan, Cumhurbaşkanı Demirel'in, 18 Nisan sonrasına dönük uyarılarına da "üzüldüklerini" vurgulayarak şöyle devam ediyor:
- Türkiye'nin 28 Şubat sonrasında adım adım normalleşmeye gittiğini düşünüyorduk. Bu yönde elimizden gelen katkıyı, uyumlu çalışmayı yaptık. Sayın Cumhurbaşkanı'nın da güven ve ümit vermesi gerekirken, aksine açıklamalar yapması yadırgatıcı bir durum. Türkiye'nin umutlarını kırıyor.
Kutan, "Demokrasiyi istemeyen kim" diye soruyor ve yanıtlıyor:
- Bir avuç insan. Toplumu yönlendirdiğini veya yönlendirebileceğini sanan, bir avuç insan. Oysa normal vatandaş demokrasi istiyor.
Kutan'a soruyoruz :
- Fazilet Partisi'nin Refah Partisi'nin devamı olduğu, aynı politikayı izleyip, aynı işlevi göreceğine dair bir izlenim var. Uyarılar bu izlenimden kaynaklanıyor olabilir mi?
- Kapatılmış bir partinin devamı olup olmadığı konusunda ölçüler yasalarla belirlenmiş. Bakarsınız Fazilet Partisi'ne. Yüzde 51 öyleyse, o zaman o izlenim doğar. Ama bakın FP'nin Genel İdare Kurulu'na, bakın teşkilat yönetimlerine, yüzde 70'nin yeni olduğunu göreceksiniz. Biz en şeffaf partiyiz. Bu yüzden yapılan eleştiriler insaflı değil.
FP Genel Başkan Yardımcısı Apdullah Gül de, Cumhurbaşkanı Demirel'in mesajlarını, "gerginlik yaratmak ve körüklemek" biçiminde değerlendiriyor.
Gül, şöyle diyor:
- FP gibi büyük bir partiye yöneltilecek mesajlar değil, bunlar. `Yarısı gözüküyor, yarısı gözükmüyor' gibi bir mesaj verilmesi bizi çok üzdü. Bu yaklaşımla seçime gidilirse ne olur? O seçime şaibe düşer. 75 yıllık Cumhuriyetimizde ilk kez seçimlere şaibe düşer.
Gül'e de, "Erbakan ve Kazan'ın seçimlere girme çabası, FP listelerinden bağımsız adaylıklarını konu etmeleri"ni anımsatıyoruz.
"Adaylık" diyor, "Hukuki bir durum. Tümüyle Yüksek Seçim Kurulu'nun konusudur. Tartışmaya mahal yok. Karar verecek olan Yüksek Seçim Kurulu."
Fazilet yönetimi, Cumhurbaşkanı'nın sözlerinden "28 Şubat'ın devam ettiği ve edeceği" mesajı almış durumda...
Bu nedenle de kırgın ve tepkililer...
Yazara E-Posta: f.bila@milliyet.com.tr