"İncik cinciği bırakın da devletten şeyle götürenlerin peşine düşün."Bakan, ufak tefek iddiaları bırakın da kepçeyle götürünlerin peşine düşün demek istedi...Türkiye bu "götürme" işinden çok çekti, hala da çekiyor.Bankalardan götürülenlerin bir dönem Türkiyenin dış borcunun önemli bir kısmını ödeyecek düzeyde olduğu resmi ağızlardan açıklanmıştı.Banka hortumcularının götürdüklerinden geri gelen hemen hemen yok gibi. Üstelik götürenlerin yanına kar kaldığı da biliniyor.Türkiyede her zaman büyük bir gürültüyle başlatılan operasyonların arkası gelmedi. Ya yasalar değiştirilerek soruşturmalar kesildi, ya yurtdışına kaçışlar oldu, ya zamanaşımı imdada yetişti...Bir şekilde sorumlular paçalarını sıyırdılar. Toplumun içinde "itibar"lı kişiler oldular. Lüks yaşamlarında en küçük bir eksilme olmadı.Büyük umutlarla başlatılan büyük operasyonlar sonuca ulaşmadı.Şimdi Enerji Bakanlığında bir büyük operasyon daha var. Genel müdür vekili düzeyine kadar yüksek bürokratlar görevden alındılar. Rüşvet iddiasıyla soruşturma başladı.Bu operasyonun, Enerji Bakanlığında olması ayrıca ilgi çekici. Daha dumanı tüten Beyaz Enerji operasyonu belleklerde taze. O zaman da çok üst düzey birçok bürokrat görevden alınmış, büyük soruşturmalar yapılmıştı.Böyle bir operasyona karşın aynı bakanlıkta yine rüşvet iddiaları ortaya atılabiliyor, yine genel müdür vekiline kadar birçok üst düzey bürokrat açığa alınabiliyorsa, sistemde ciddi bir arıza var demektir.Bir önceki operasyon demek ki Enerji Bakanlığı üst düzey bürokratlarının gözünü korkutmamış. Caydırıcı olmamış. Bunda operasyonların sonuca ulaşmamasının etkisi büyük olsa gerek. Nasıl olsa bir şey olmuyor, düşüncesi hakim olmalı...Tabii değinilmesi gereken bir husus bakanlığında üst düzey bürokratları kapsayan bir büyük operasyon yapılmış olan bakanların, yakın çalışma kadrolarını seçerken kılı kırk yarmaları gerektiği...Bir önceki dönemde bakanlığın üst düzeyi bir soruşturma kapsamına girebildiğine göre, yeni dönemde aynı veya benzer görevlere atama yapacak bakanların titizlenmeleri hem görevleri, hem sorumluluklarıdır.Operasyonlar sonuç vermez, teftiş kurulları etkisiz kılınır, yolsuzlukların, usulsüzlüklerin siyasi ayakları görmezden gelinir ve koruma altına alınırsa; "böyle gelmiş, böyle gider" felsefesi hakim olur...Bu felsefe hakim olunca da "şeyle götürenler"in peşine düşülmez, düşülemez...Enerji Bakanlığında da iki ayrı yönetimde benzer düzeyde soruşturmalar bunları düşündürüyor.Yeni hükümet, yeni bakan ve yeni bakanın oluşturduğu 2 yıllık yeni bir yönetim...Bakanın, cumhurbaşkanının karşı görüşüne rağmen, genel müdür yapmak için 2 yıldır ısrar ettiği kişi genel müdür vekili olarak soruşturma kapsamında ve açığa alınmış durumda...Burada bir gariplik yok mu? fbila@milliyet.com.tr Bu tabir Maliye Bakanı Kemal Unakıtana ait. Unakıtan, dün deftardarlara hitap ederken şöyle dedi:
