Üniversiteler

Hükümetin YÖK yasasını değiştirme girişiminin, üniversitelerin sorunlarına çözüm üretmekten çok, yönetimlerini ele almaya dönük olduğu açık.
Bu gayrette kuşku yok ki AKP'nin tabanına verdiği sözleri yerine getirme amacı hakim. Eğitim sistemini, iktidarın siyasi görüşlerine uygun hale getirmek, böylece üniversiteleri de "arka bahçe"ye dönüştürmek istediği belli.
Bu nedenledir ki, tartışma teknik olmaktan çıkıp siyasi niteliğe büründü.
Hükümet üniversiteleri yönetmek istiyor. Rektörlerin tepki göstermelerinin asıl nedeni de budur. Yoksa, mevcut YÖK yasasını savunmak değil.
Tıpkı yargı gibi üniversiteler de hükümetlerin devamı olamaz. Hükümetlerce yönetilemez.
Üniversitelerin bilimsel özgürlüklerinin yanı sıra, idari ve mali özerkliğe kavuşturulmaları da bu nedenle zorunludur.
Sabancı Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, OECD'nin yaptığı özerklik araştırmasını ve ölçülerini dünkü Radikal'deki makalesinde açıkladı. OECD'nin, devlet üniversitelerinde yaptığı araştırma sonuçlarına göre Türkiye'nin özerklik katsayısı en düşük ülkelerden biri olduğunun ortaya çıktığını da belirtti.
Prof. Dr. Terzioğlu, OECD'nin kullandığı özerklik alanlarını şöyle sıraladı:
1- Binaların, araç - gereçlerin mülkiyetine sahip olma,
2- Kredi alabilme yetkisine sahip olma,
3- Bütçesini oluşturma ve önceliklerine göre sarf edebilme,
4- Akademik yapısını ve ders programlarını belirleyebilme,
5- Akademik personeli işe alma ve işine son verebilme,
6- Maaşları belirleme,
7- Üniversiteye alınacak yeni öğrenci sayısını saptama,
8- Öğrenim harcını belirleme.
Bu sekiz alanda yapılan araştırmada Türkiye'deki devlet üniversitelerinin 8 tam puan üzerinden aldıkları not 1.5...
Özerklik derecesi bu...
YÖK yasasının bu notu yükseltecek biçimde düzenlenmesi gerekiyor. Oysa, tasarı, üniversiteleri özerk kılmak bir yana, üniversiteleri akademik, idari ve mali açıdan siyasi vesayete sokuyor.
Eğer üniversiteler kendi kendilerini yönetemeyeceklerse, hangi kurum yönetecek?
Tartışmanın çekildiği siyasi kanal, üniversitelerin gerçek sorunlarının tartışılmasına da engel oluyor.