Fikret Bila

Fikret Bila

fbila@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Fikret BİLA

BAŞKENT'te bir fıkra furyasıdır gidiyor. Önce Cumhurbaşkanı Demirel'in anlattığı "kurtla kuzu" fıkrası dilden dile dolaştı. Sonra CHP lideri Deniz Baykal'ın "zürriyet" fıkrası...
Şimdi de "usulüne göre kız isteme" fıkrası, kulislerde yaygınlaşıyor.
Biz fıkrayı Yüksek Yargı'dan dinledik...
Padişah, bir gün İstanbul'da tebdil - i kıyafet gezmeye çıkmış. İstanbul'un kenar mahallelerinin birinde çok güzel bir Çingene kızı görmüş. Gördüğü anda da vurulmuş. Kimin nesi kimin fesi diye soruşturduktan sonra saraya dönmüş ve vezirlerini toplamış...
"Yaa vezirler" demiş:
- Ben bugün tebdil - i kıyafet gezerken bir Çingene güzeli gördüm. Vuruldum. Gidin bu kızı bana isteyin...
Padişah'ın "yakın kurmaylarından" bir vezir öne atlamış:
- Padişahım, bu şerefi bana bahşedin. Kızı ben isteyeyim.
"Olur" demiş Padişah.
Vezir, yanına saraydan birkaç itibarlı kişiyi de alarak, kızın evine gidip, babasından istemiş:
- Padişahımız kızını görmüş, çok beğenmiş. Allah'ın izni Paygamber'in kavliyle kızınızı Padişahımıza istiyoruz.
Vezir, kızın babasından hiç beklemediği bir cevap almış:
- Padişah kusura bakmasın kızımı vermiyorum.
Vezir alı al, moru mor dönmüş saraya:
- Padişahım adam kızı vermiyor...
Bir başka vezir hemen atlamış:
- Padişahım, izin verin kızı ben isteyeyim. Meslektaşım usulünü bilememiştir. Ben kızı alırım.
İkinci Vezir de kızın kapısına dayanmış:
- Muhterem Beyefendi, ocağınıza devlet kuşu kondu. Ulu Padişahımız kızınızın dest - i izdivacına taliptir, efendim.
Kızın babası yine istifini bozmamış:
- Varın selamımı söyleyin, bende Padişah'a verecek kız yok.
İkinci vezir de şok içinde saraya dönmüş:
- Devletlüm adam kızı vermiyor.
Padişah kıza sırılsıklam aşık, yemeden içmeden kesilmiş. İğne ipliğe dönmüş. Devlet işleri aksamaya, Osmanlı sallanmaya başlamış.
Padişah'ın Lala'sı, bakmış durum kötüye gidiyor, bir kız yüzünden İmparatorluk elden çıkacak...
Çıkmış huzura:
- Padişahım bir de bana izin verin, gidip şu kızı ben isteyeyim.
"Olmaz" demiş Padişah Lala'sına:
- Vezirleri geri çevirdi. Bir de sen gidip rezil olma...
Lala ısrar etmiş:
- Padişahım, bırakın bir de ben isteyeyim.
Padişah, son bir umut, "Peki" demiş...
Lala, zırh giyip, kılıç kuşandıktan sonra, yanına seçme birtakım Yeniçeri aldıktan sonra, kızın evine varmış. Bakmış, kümes gibi bir ev. Kapıya bir tekme vurduğu gibi içeri girip başlamış bağırmaya:
- Kim bu Padişaha kız vermeyen!?
"Bu" deyip kızın babasını görtermişler...
Lala, sorgusuz sualsiz kızın babasına girişmiş. Artık Allah ne verdiyse tekme - tokat, kılıç - kırbaç yüklenmiş...
Kızın babası başlamış bağırmaya:
- Aman, Lala Paşa ne olur vurma...
"Ne demek vurma" demiş Lala:
- Sen kim oluyorsun da Padişah'a kız vermiyorsun?
"Aman Lala Paşam" demiş kız babası:
- Böyle usulüne göre isteyen oldu da, vermedik mi?
Lala, kızı alıp saraya dönmüş...
"Hani" diyor fıkrayı anlatan. Kıssadan hisse:
- Usulüne göre istendi de kim irticayla mücadele etmedi?..


Yazara Email F.Bila@milliyet.com.tr