Yön Yalçındağ'ın sözlerinden bu konuşma için iyi bir hazırlık yaptığı anlaşılıyor. Anayasa çalışmasının türban konusuna odaklanmasının nedenleri ve doğurabileceği sonuçlar açısından konuyu çok yönlü irdeleyen bu konuşma iş dünyasının kaygılarını açık bir biçimde yansıtıyordu.Büyük sermaye, genellikle siyasi otoriteyle doğrudan çatışmaya girmekten kaçınır. Bu, sermayenin ve iş dünyasının doğasında vardır. Ancak, Arzuhan Yalçındağ'ın giderek dikkat çeken söylemi, konu Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felsefesi ve öz olarak laik cumhuriyet olunca, iş dünyasının da tepki verebildiğini, açık, tutarlı ve kararlı bir tutum alabildiğini gösteriyor.Yalçındağ'ın başkanlığı döneminde öne çıkan bu söylem, son dönemde "Türkiye'de milli burjuvazi var mı, yok mu?" tartışması açısından da, kanımca, önem taşıyor. Küreselleşme olgusuna paralel olarak burjuvazinin "milli" niteliğinin de kaybolduğu ve kuruluş ilkeleri dahil olmak üzere ulusal konularda, "milli burjuvazi" tepkisi veremeyeceği eleştirileri yapılıyordu.TÜSİAD Başkanı'nın İskenderun'da ve Yüksek İstişare Konseyi'nde yaptığı konuşmalar bu açıdan da değerlendirilmelidir. Rektörler Komitesi, YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'dan sonra dün de TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, yeni anayasa çalışmalarıyla ilgili önemli saptamalar ve uyarılarda bulundu. TÜSİAD Başkanı Yalçındağ'ın, anayasa tartışmalarında laiklik konusunun neden öne çıktığına ilişkin saptaması yerindedir.Yalçındağ bu soruya şu yanıtı veriyor: "Laiklik konusunun öne çıkması, bugün de görev başında olan bazı hükümet üyelerinin, parti mensuplarının ve yerel yöneticilerin geçmiş dönemlerdeki eylem ve söylemlerinden kaynaklanmaktadır."Bu yeterince açık saptama; anayasa çalışmasının, "laiklik ve türban" ekseninde yürütülmesinin siyasal bir hedefi olduğuna işaret ediyor.Bu da, AKP'nin, "üniversitelerde türban serbestliği siyasal değil, bireysel özgürlükler konusu" biçimindeki yaklaşımının iş dünyasına inandırıcı gelmediğinin göstergelerinden biri. Laiklik niye öne çıktı? TÜSİAD Başkanı'nın seslendirdiği önemli bir saptaması daha var:"Türkiye'de siyasal güçler rejim mücadelesine devam ediyor, izleniminin sürmesine yol açacak bir anayasanın ülkeye yarar değil, zarar getireceğine inanıyoruz."Bu saptama şu soruyu gündeme getiriyor ki, yeni anayasa çalışmaları açısından kritiktir:"Rejimin temel direğini oluşturan laiklik ilkesi zedelenecek midir?"Bugüne kadar yeni anayasa çalışmaları konusunda görüş açıklayan önemli kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve bilim adamlarının bu kaygıyı taşıdıkları ortaya çıktı. Siyasi otoritenin sadece izlediği yöntem açısından değil, yeni anayasa çalışmasının içeriği açısından da bu eleştirilere ve kaygı belirten görüşlere dikkatle eğilmesi gerekir. fbila@milliyet.com.tr Rejim mücadelesi mi?
Özay Şendir
Küfür çok ayıp, geçmişi yazmak yeter...
6 Haziran 2025
Abbas Güçlü
Yaşadığımız toprakların farkında mıyız?..
6 Haziran 2025
Zafer Şahin
Senin kısmetine Kent Lokantası düştü İstanbul
6 Haziran 2025
Abdullah Karakuş
Savaş tamtamları ile barış olur mu?
6 Haziran 2025
Mehmet Tez
Pink Floyd, Live in Pompeii: Woodstock’ın tam tersi
6 Haziran 2025