Gensoru

Yavuz Donat

VE sonunda adına "gensoru" denilen bebek doğdu...
Şimdi sıra bebeğin akıbetine geldi.
Bülent Ecevit'ten iki çağrı...
Birincisi Prof. Çiller'e:
- Kendi kendinizi aşınız.
Tercümesi "hükümetten çekiliniz."
İkinci çağrı DYP Meclis Grubu'na:
- Sayın Çiller'i aşınız.
Tercümesi "gensoru oylamasında liderinizi dinlemeyiniz."
Ecevit'e sorduk:
- Durumu nasıl görüyorsunuz?
DSP lideri "bu hükümetten kurtulmak şart" dedi.
Ve ekledi:
- Benim arzum yeni kurulacak hükümete DYP'nin "parti bütünlüğü içinde" katkıda bulunması.
* * *
ANKARA sinirli... Ankara gergin...
Ankara'da "onarım" konuşuluyor.
Bülent Ecevit'le "onarım" konusuna giriyoruz.
DSP lideri:
- Bugüne kadar onarım hep "demokrasi askıya alınarak" yapıldı. Bu kez demokrasi içinde onarımı başarmalıyız. Hem de oldukça kapsamlı bir onarımı.
Aslında "herkesin" arzusu bu.
Ne yapılacaksa "demokrasi içinde" yapılmalı.
Deneylerle görüldü ki TBMM'nin kapısına "onarım nedeniyle kapalıdır" levhası asmak, hiçbir sorunu çözmüyor.
Üstelik sorunları daha da "içinden çıkılmaz hale" getiriyor.
Siyasetin yetişmiş kadrolarını "yeşil ekini biçer gibi" ihtilaller biçti.
"Türkiye'yi kim olsa yönetir" zihniyeti, ihtilaller döneminde yerleşti.
Ve "sonunda" buraya gelindi.
"Halksız... Katılımsız" demokrasiye.
Beş kişinin, 550 milletvekilini belirlediği demokrasiye...
Açıkçası "olmayan demokrasiye."
* * *
YALIM Erez'le gensoru önergesi verildikten sonra konuştuk.
"Hükümet düşecek" dedi.
Gelişmeler Yalım Bey'e göre sürpriz değil.
"Partiden atılmak istenmesi" bile onun hesabında - senaryosunda vardı.
Erez:
- Her şeyi düşündüm. Benim kişisel hesabım yok. Bu hükümetin devamı ülkenin de, DYP'nin de yararına değil. Bunu söylüyor ve bu yolda çalışıyorum.
Yalım Bey "oyunu, kuralına göre oynadığını" vurguluyor:
- Kural ihlali yok... Lekeli, gölgeli iş yok. Her şey açık.
* * *
VE bu kez de Kilis Milletvekili Doğan Güreş'le sohbet ediyoruz.
Paşa:
- Her geçen gün, bir önceki günü aratıyor.
Biz:
- Sonu ne olabilir?
Paşa:
- Kötü olaylara kadar gidebilir.
Biz:
- Önlem için ne yapıyorsunuz?
Paşa:
- Erbakan hükümeti bana pek uygun gelmiyor.
Biz:
- Nasıl bir hükümet öneriyorsunuz?
Paşa:
- Ben Sayın Cumhurbaşkanı gibi düşünüyorum.
Biz:
- Yani?
Paşa:
- Yani seçim. Bir an önce seçim.
Biz:
- Karşı görüşü biliyorsunuz. "Seçimden yine aynı sonuç çıkar" görüşünü...
Paşa:
- Seçimden çok şey çıkar... Seçim hiç olmazsa havayı değiştirir. Ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın görüşlerine katılıyorum. Çare Meclis'tedir.
Biz:
- Sayın Çiller'le neler konuştunuz?
Paşa:
- Düşüncelerimi söyledim... Önerilerimi...
Biz:
- Aldığınız izlenim nedir?
Paşa:
- Benim önerilerime olumlu yaklaştığı izlenimini edindim...
Doğan Güreş "şunu önerdim, bunu önerdim" diye ayrıntıya girmiyor...
Ama önerisini tahmin etmek zor olmasa gerek...
Önerisi, üzerine basa basa tekrarladığı "erken seçim" olmalı.
* * *
GENSORUDAN ne çıkar?
Örneğin Doğan Güreş ne yapar?
Erbakanlı hükümeti istemeyen ve "erken seçim" öneren Doğan Paşa'nın, gensoru oylamasında "hükümete güvenoyu vereceğini" hiç sanmıyoruz.
"Gergin ip" politikası DYP'de firelere yol açacağa benziyor.
Sonuç:
Ne olacaksa olacak...
Ama "demokrasi içinde" olmalı.

Yazara Emaily.donat@milliyet.com.tr