"YÖNETEN demokrasi isteyenler,
çoğunluğun desteğini almış, parçalı olmayan güçlü (?) bir
iktidarın Türkiye'yi gül gibi
yöneteceğini, siyasal istikrarsızlık dahil bütün
dertlere çare olacağını iddia ediyorlar.
Ancak buna inanmak için
yakın tarihe şöyle bir
bakmak lazım. Ne yazık ki geçmişte,
çoğunluğun desteğine sahip,
parçalı olmayan birçok
hükümet, sorun çözmek bir yana, kendileri
sorun yaratmış.
Demek ki
güçlü iktidar her zaman
siyasi istikrar anlamına gelmiyor.
İstikrarın ("güç" yanında)
diğer koşullarını da tartışmak lazım.
* * *
DAHA önce siyasi istikrarın, iktisadi istikrara garanti olamayacağını da tartışmadık.
Siyasi istikrar, iktisadi istikrarın
gerekli koşuludur ama tek başına
yeterli değildir. Bilgi, beceri ve sağduyu ile takviye edilmesi şarttır.
Aynı şekilde, çoğunluğun desteğini almış
güçlü görünen bir
iktidar da siyasi istikrarın
gerekli koşulu olabilir ama tek başına yeterli olamaz. Onun da
bilgi, beceri ve
sağduyu ile takviyesi gerekir.
* * *
TÜRKİYE'de önemli ve ciddi
siyasal bunalımlar hep
çoğunluğa sahip güçlü
hükümetler zamanında olmadı mı?
İngiltere'de toptan istifalara yol açan Süveyş krizi, Profumo skandalı ve 1980 öncesi toplumsal çalkantılar
unutulmasın. Amerika'da Domuzlar Körfezi bozgunu, Kennedyler'in katli, Vietnam yenilgisi, Watergate skandalı ve Nixon'ın istifası, İrangate komplosu gibi, kısa - uzun siyasal bunalımlara yol açan olaylar da her zaman akılda tutulmalı.
Bu ülkelerden söz etmenin nedeni, hep güçlü iktidara örnek gösterilmeleri. Yoksa diğer zengin ülkelerde de sayısız siyasal bunalım yaşandı.
Ancak gerek İngiltere ve ABD'nin, gerek diğer Batı ülkelerinin sağlam siyasal ve toplumsal yapıları, bunalımların rejimi de aşındırmasını engelledi. Ama toplumsal ve siyasal yapılar o kadar güçlü olmayan ülkelerde, tek başına çoğunluğa sahip iktidarlar dahi siyasal istikrarı sağlama bir yana, bizzat kendileri istikrarsızlık yaratarak rejimi sakatladılar.
* * *
ONUN için kağıt üzerine yazılı her güzel şeyden mucize bekleyenler, rejim üzerine tartışırken, istikrarın "güçlü iktidar" dışındaki koşullarını da düşünmeliler. Ayrıca politikacılar sanki başka bir alemin insanlarıymış gibi hep onlardan şikayetçi olunarak istikrara kavuşulamayacağını da idrak etmek lazım.
Yazara E-Posta: E.Alkin@milliyet.com.tr