Çelik: ‘Sağcı da, solcu da dövdü’

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı Şeffaf Oda’da kutlanıyor...
Atatürk deyince Çelik, simge isimdir.
“Yüce Atatürk” şarkısı bunun güzel örneğidir.
Programa Yüce Atatürk şarkısıyla başlıyoruz.
Çelik omurgası dik, yaşam felsefesi olan bir sanatçı...
***
Çelik’in şu sıralar Şizoid adlı tek kişilik gösterisi konuşulmakta.
Hani topuklu ayakkabılar ve yırtmaçlı elbiseyle kadın kılığındaki gösterisi.
Şizoid; kişilik bozukluğu, sosyal ilişkilere karşı ilgisizlik, soğukluk ve duygusuzluk olarak ifade ediliyor.
Çelik Şizoid’in ortaya çıkış öyküsünü şöyle anlatıyor:
“Şizoid derken psikolojik olarak problemli bir tip ortaya çıkarttık. Bunu süreç içerisinde hepimizin üzerinde, ülkemizde yaşadığımız her türlü sürecin bizim üzerimizde ne tür baskılar yaptığını anlattık.”
Çelik’ten bir şizoid örneği daha:
“Solcu bir bölgede oturuyoruz, okulumuz sağcı bölgede... Okula gidiyorum niye solcuların oradan geliyorsun diye dövüyorlar. Okuldan geliyorum. Niye sağcıların okuluna gittin diye dövüyorlar. Baskı görüyorsunuz. Ben sağcı ya da solcu olmak zorunda değilim. İnsan olmak istiyorum.”
Neden kadın kılığı diye soruyorum...
Çelik şöyle özetliyor:
“En çok baskıyı görenin kadın olduğunu düşünüyorum. En çok ötekileştirilenler kadınlar...”

Çelik ve Nur Erkul’la keyifli müzikli sohbet.

TİYATRO VİZESİ
Diğer konuğum, FOX’un sevilen dizisi Ali Ayşe’yi Seviyor’un Ayşe’si, Nur Erkul...
Nur, Orhangazi’de bir grup arkadaşıyla tiyatro grubu kuruyor.
Atatürkçü Düşünce Derneği Gençlik Kolları üyesi.
Oyununun gelirini Atatürkçü Düşünce Derneği’ne veriyor.
Oyundan sonra babası çok etkilenmiş. “Yarın nereye istiyorsan git, seninle gurur duyuyorum” demiş. Böylece babadan tiyatro vizesi çıkmış.

ŞİŞELERLE DANS

Frankie’de somelier dostlarla birlikteyiz. Oturma ve duruş düzeni Ertuğrul Özkök’ten, fotoğraf da onun kamerasından. Eyüp Can ve Selçuk Yöntem daha geç geldikleri için karede yoklar.

TÜRKİYE’de son yılların pek de iyi gözle bakılmayan şarapları 2010 ürünleri. Buna karşılık 2009 üzümlerinin şarapları çok iyi. Gözü kapalı alın.
2010 neden iyi bir yıl değil?
Cevap:
“2010 yazı çok sıcak geçti. Normalde 60 günde şaraplık olgunluğa gelmesi gereken üzümler 45 günde olgunlaştı. Bu nedenle içermesi gereken mineraller tam ve dengeli olarak dağılmadı üzüm tanelerine.”
***
Somelier tavsiyesi yerli şaraplardan 3’ü şöyle:
- Urlice Cabernet Savignon 2009
- Pamukkale Nodüs Chardonnay
- Vinoluş (2010 Kayseri Molu Çiftliği Chardonnay-2010 yılı genelde kötü bir yıl ama bu Vinoluş istisnalardan biri.)
***
Elbette bunların yanı sıra çok güzel başka şaraplar var.
Kavaklıdere, Kayra, Tekirdağ yöre şarapları...
Onları ve diğerlerini bu köşede daha önce yazdım.
***
Bu ve daha pek çok şarap sohbetini hafta sonunda saat 1’den başlayarak saatlerce sürdürdük. Nişantaşı Frankie’de İstanbullu somelier dostlarla harika bir tadım eşliğinde sohbet. Somelierler kendi aralarında “gömü” dedikleri çok özel şaraplarını getirmişlerdi.
Frankie’nin Midilli adasından şefi de şaraplarla uyumlu bir menüde lezzet sörfü yaptırdı.
Ertuğrul Özkök, Eyüp Can’la beraberdik.
Sonradan Selçuk Yöntem de gruba katıldı.
Şarap sohbeti yaptığımız ve çoğunu zaten tanıdığımız somelier dostlar her hafta bir araya geliyor. Türkiye’deki bütün şarap bağlarını üretim tesislerini, ayrıca, Avrupa, Amerika ve Afrika’daki bağları da geziyorlar.
Önemli bilgi ve deneyim birikimleri var.
***
Somalier de lezzet köşelerinin içki uzmanıdır.
Müdürden sonra gelen ikinci adamdır.
Kavları onlar düzenler, içki alımlarından, listelerde fiyatlandırmaya kadar kararlarının altındaki imza onundur.
Somelier masada müşteri siparişini verirken, yemek seçimlerine uygun içki (genellikle şarap) tavsiye eder.
Bu anlamda “uzmanlığın” yanı sıra “psikologdur.” Örneğin...
Seçtiği yemeklerden, müşterinin ödemek istediği bedeli hissetmeli ve kafasındaki bütçeye uygun “fiyat/kalite” oranıyla dengelenmiş bir şarap markası önermelidir.
Dünya somelierleri sayısı 15.
Bunlar arasında biri de Türk.
Londra’da dünyanın en iyi restoranı seçilen “Fat Duck”ın Somelieri İsa Bal...
Türkiye’de Somelier, bir kariyer olarak önemli gelişme gösterdi.
Artık Türkiye Somelier Derneği tıpkı barolar gibi sınavla sertifika veriyor.
Ya yasaklar?
Galiba yasakların genişlemesi ile oluşacak psikoloji şarap satışlarını tırmandırabilir.