Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

DÜNKÜ gazetelerin birinci sayfalarında aynı fotoğraf büyük ebatlarda basılmıştı.
Çocuklarını çatışmada kaybeden ya da çocukları hâlâ dağda olan Kürt anneler, Çukurca’da 13 Mehmetçiğin şehit düştüğü yere gitmişlerdi, kanın durması ve barış olmasını dilemişlerdi.
“Türk-Kürt hepsi evlatlarımız.
Türk anneleri de bizimle omuz omuza bir araya gelmeli” demişlerdi.
İçimi ısıttılar; güzel ve gerçekçi sözlerimizi hatırlattılar:
“Ağlarsa anam ağlar, gerisi yalan ağlar...”
“Ana gibi yar olmaz...”
Fotoğrafta, “anaların acı olayın gerçekleştiği yere beyaz başörtülerini bıraktıkları” da görünüyor.
“Beyaz”, arınmışlığın, temizliğin, barışın simgesi.
.........................
Ana yüreğine düşen ateş bir başka yakar...
Hangi ana yüreği süt verdiği, özenle yedirdiği, boyunca büyüttüğü evladının daha henüz genç bir fidanken koparılmasını, yok edilmesini kaldırabilir ki!

Haberin Devamı

ADAMLAR DEĞİLİNSANLAR

BU köşenin devamlı okurları iyi bilir ki, uzunca süredir “bilge adamlar” formülünü öneriyorum.
Yansız, insani değerleri tartışmasız, olgun ve demokrat “bilge adamlar, kanın durması için, hakça çözümler üretmeli” diye yazarım.
Onlar, taraflarla görüşerek adil ve demokratik yaşamın gerektirdiği değişim sürecine yol haritası çizebilirler.
İtiraf edeyim ki bu önerimde “bilge (akil) adamlar” söylemimde bir boşluk bırakmışım.
Çukurca’da 13 şehidin ardından olay yerine gelerek “beyaz başörtülerini” bırakan Kürt anaları, bana eksiğimi gösterdi.
“Anaları” da katmalıydım.
“Türk ve Kürt analarının” da çözüm üretecek “bilgeler” arasında yer almaları gerekir.
Birbirlerini en iyi onlar anlar.
Küresel literatür sözcükleri bile “kadınları” da kapsayan evrimler geçiriyor.
Örneğin...
“İşadamları” yerine artık “iş insanları” söylemi kullanılmakta.
“Bilge (akil) adamlar” yerine bundan böyle yazılarımda “kadınları” da kapsayan “bilge insanlar” sözcüğünü kullanacağım.

ANALAR IRMAĞI

KONU “kanın artık durması” olunca muhayyilem taşıyor.
Kendi kendime, “bilge insanların çözüm çabalarının önünü analar açamaz mı” diye soruyorum.
Türk-Kürt milyonlarca ana bembeyaz başörtüleri, omuzlarına attıkları beyaz şallarla sokaklardan, caddelerden, meydanlardan hatta kırsaldan aksalar, çözüme engelleri sel suları gibi önlerine katıp götürseler, sürece nasıl da yardımcı olurlar.
Böyle bir “psikolojik alan temizliği”, bilge insanların kanı durdurmak üzere çıktıkları “kutsal çile yolunu” daha kısaltır. Onlara artık hayatta olmayanların eşleri, kardeşleri, nişanlıları, sözlüleri, sevgilileri de eşlik etmeli...
Ve babasız kalmış çocukları da...

Haberin Devamı

KADININ GÜCÜ

YAZININ başına dönelim.
Çukurca’daki beyaz başörtülü anaların fotoğrafları, gazetelerde büyük ebatlarda basılırken -sağduyusu olan herkesin desteklemesi gereken- aydınlar bildirisinden tutunuz da politikacı söylemlerine kadar çeşitli odaklardan ve kanaat önderlerinden “kan dursun” çağrıları -haklılığına rağmen- neden birer/ikişer sütunda kaldı, bazıları neden hiç görülmedi bile?
Bu sorunun cevabını anlatmaya girişmek gereksiz.
Fotoğrafın yansıttığı görüntü, yeterli cevaptır.
Diliyorum ki o görüntü donmuş tek bir fotoğraf karesi olarak kalmasın, çoğalsın ve milyonlarca anayı hareketlendiren bir nehir gibi aksın.