Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

DAĞLARDAKİ PKK’lıların geleceği ne olacak? “Demokratik özerklik” formülünde bu sorunun cevabı -bazı kaynaklara göre- bulunmuş bile.
Sürpriz...
“Dağdakilerin demokratik özerk Kürt yönetiminin güvenlik güçlerini oluşturması” masaya konulacak dosyalardan biri.
Kimin aklına gelirdi ki bu.
Anlatayım:
“Barış halinde” dağdaki PKK’lıların ve Kandil’deki eşrafın durumları üzerine planlar yapılıyordu.
Öne çıkan plan eskizi söyledi:
“Geniş kapsamlı bir afla dağdakilerin büyük bölümünün düze indirilmesi, kalanlarının Kuzey Irak, Suriye gibi ülkelerde dağıtılması... Kandil’deki yöneticilerin ise İsveç başta olmak üzere Kuzey Avrupa ülkelerine servis edilmeleri... Yaşamlarını oralarda sürdürmeleri...”
Buna Abdullah Öcalan’ın yaşam koşullarının iyileştirilmesi, gelişmelere göre “ev hapsine” bile geçilmesi konuşuluyordu.
Toplum psikolojisi de böyle bir çerçeve içinde örülmüştü.
Demokratik özerklik yerine ise bu kavrama yakın tanımlı “bütün bölgelere güçlendirilmiş yerel yönetimler” düşünülmekteydi.

Haberin Devamı
PKK’dan “öz savunma gücü”

İMRALI’YI SOLLAMAK

ANCAK...
Öcalan’ın tam “devletle anlaştık, protokol hazır. Çözüm sürecine girdik, artık ateşkesin devam edeceğini söyleyebilirim” mesajını verdiği gün, PKK’nın eyleme geçmesi anlam verilmesi güç bir çelişki oldu.
PKK bu eylemlerini sürdürerek, eylemleri sahiplenerek Öcalan’ın söylemini boşlukta bıraktı.
Artık namlulardan tüten dumanların arasından bu zıtlığın “menfaat çatışmasına (conflict of interests)” dayandığı anlaşılıyor.
Öcalan’ın menfaati “ev hapsi” statüsüne geçebileceği, örgütle aracısız iletişim kurabileceği, harekete yeniden yön verebilecek imkana kavuşacağı bir statüyü sağlamaktır.
Kafasında, daha sonra serbest kalmak, siyasi haklarını elde etmek ve meşru liderlik hedeflerinin olduğunu bilmek için doğaüstü beyin okuma gücüne gerek yok.
Barışı bu ekseni doğrultusunda oluşturmak istiyor.
Kandil ise kendi dünyasını kendi yararlarının ekseninde döndürmek taraflısı.
İmralı’nın “hazır” dediği protokolün, onlara İskandinav ülkelerinde siyasi muhacir statüsü vermesini kabullenmeleri uzak ihtimal.
İsveç’te, Norveç’te sıradan göçmenler olmayı kendilerine yedirmiyor.
Anlaşılan, İmralı’da protokol imzalanmadan, Öcalan’ın açıklama yaptığı gün “demokratik özerklik” kararının alınması, kanlı eylemlere geçişin “zorlu” sebepleri var.

Haberin Devamı
PKK’dan “öz savunma gücü”


“Demokratik özerk yönetim” kararını milletvekili Aysel Tuğluk açıklamıştı.

LEGO PARÇALARI


DÜNKÜ TARAF‘ta yazılarını ilgiyle okuduğum ve sık sık önemli haberler bulduğum Emre Uslu “PKK çevresinin istediği barış” için maddeler şöyle sıralanmıştı.
1- PKK’yı muhatap alıp görüşmeler yapacaksınız; (Sadece İmralı’yla olmaz mesajı bu G.C)
2- Demokratik Özerk Kürdistan’ı ilan edeceğiz;
3- “Öz savunma gücü” olarak PKK militanlarını bu gücün unsurları olarak sonuçlandıracağız; (Kimse bana böyle talepler yok demesin. PKK’nın aslında istediklerinin özünde bu olduğunu bölgenin önemli bir şehrinin belediye başkanı ifade etti.)
..........................
“Demokratik özerk yönetim” söylemi daha ilk kez telaffuz edildiğinde bile “öz savunma gücü” dile getirilmişti.
Anlaşılan, dağlardaki PKK’lılar için bir çözüm olarak daha o zamandan düşünülmüş.
Herhalde Kandil’deki “başlar” da o güçlerin komutasına geçecekler!
“Lego parçaları” yerlerine oturtuldukça, büyük resim ortaya çıkmakta.

Haberin Devamı

BARIŞ BİR SERAP MI?


BÜTÜN bunlar çözümün ne kadar zor olduğunu, en yakın sandığımız anlarda nasıl da elimizden kaydığını gösteriyor.
Öcalan’la Kandil arasındaki “çıkar çatışması” tam bir örtüşmeye dönüşse bile Türkiye’nin böyle planlara yeşil ışık yakması mümkün mü?
Dahası...
PKK da kendi içinde bir bütün değil.
“Güvercinleri, şahinleri, Suriye gibi başka ülkelerin Kürtlerinden devşirmeleri” var.
PKK’nın Suriye Kürtleri, bugünkü haliyle kaynayan kazan Suriye’ye dönmeyi göze alamazlar, Türkiye’yle çatışmaları sürdürmek hatta barış olasılığını çıkmaza sokmak için şiddete gaz verirler.
ETA ve İRA’nın bile içlerindeki marjinal unsurlar hala silah bırakmış değiller.
Yani... Çok bilinmeyenli bir denklem bu.
..........................
Çok bilinmeyenli denklemler bilinenle başlayarak çözülür.
Bilinmeyenler sırayla azaltılarak sonunda sıfırlanır.
Türkiye’nin önündeki bilinen “Kürt yurttaşlarımıza mümkün olan tüm demokratik hakları sunmaktır. Hiç geri adım atmadan, silahlı saldırıları rota değişiminin nedeni olarak görmeden açılımı etkinlikle sürdürmektir. Her alanda eşitliği bütün kuralları ve kurumlarıyla sağlamaktır.”