Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

PAZAR akşamı Sinan Erdem Spor Salonu’nda (WTA) dünya kadınlar tenis finalini izlemeye gelenlerin sayısı 15 bin dolaylarındaydı.
Aynı gece Beşiktaş-Sivasspor maçı oynanırken tribünlerde bu sayı yoktu.
İstanbul’da “beyaz spor” diye anılan tenise futbolu bile geride bırakan müthiş bir ilgi olduğunu mu düşünmeliyiz?
Yoksa...
Futbol seyircisinin hızla azalmakta olduğuna, şike iddialarının taraftarı soğuttuğuna mı hükmedelim?
Neyse...
“Yorumsuz” diyelim.

Tenis > Futbol seyirci sayısı

Tribün görüntüleri her şeyi konuşuyor.
Hele bir de “oran” sorunu var ki tribün dilinin en iyi sözcüsü.
15 bin kişilik salonun -neredeyse- tamamı dolmuşsa, “yüzde yüz” oranı konuşulur.
35-40 bin kişilik bir stadın tribünlerinde sadece 13 bin seyirci varsa “yüzde 33”e düşer ilgi oranı.
....................
Bu rakamlar ve bu oranlar futbolun “lordlar kamarası” için kırmızı alarmdır.
Yöneticisi, futbolcusu başta olmak üzere futbol gezegenindeki bu soğuma ve buzullanma iklim değişikliğinin gelmekte olduğunu gösteriyor.
Futbol gezegenindeki kirlenme ozon tabakasında tahribatıyla yeşil sahalarda yaşamı zorlaştırmakta.
Biz sporun akciğerleri olan sahaların tertemiz yeşilini özledik.

TENİSİN TANRIÇALARI
CUMARTESİ WTA‘nın çiftler yarı finallerine yetişebildim.
Tribünlerdeki kalabalık mutluluk vericiydi.
Arkadaşlar “seyircinin yarısı gitti, bu gördüğün salonun yarı yarıya boşalmış hali” dediler.
Çetin Altan’ın fütüroloji fantezilerini hatırladım.
Kalkınmış, çıtayı Batı düzeyine yükseltmiş bir Türkiye hayalinde “her köyde piyano, her köyde tenis kortu” vardı.
Piyano çalınan, tenis oynanan köyler aşamasına gelemedik ama Türkiye’de yarı final tenis karşılaşmasında 7-8 bin seyircinin olması bile eminim Çetin Altan hayallerine aralanan kapıdır. (“Olacak şey mi” demeyin. Onu ilk okumaya başladığım yıllarda Türkiye’de 7 buçuk milyon sarışın turist başı dalgalanacağı bir gelecek kurgulardı. O hayal ufku çoktan aşıldı. Köylerde piyano ve tenis kortu da olacaktır.)
Tenis Federasyonu Başkanı Ayla Uluç ve Federasyon üyelerinin mutluluklarını görmeliydiniz.
Pazar akşamı finale yetişebildim.
En yukarılarda bir iki sıra dışında salon doluydu.
Sonraları o koltuklar da kapışıldı.
Futbol Federasyonu’nun “kadın ve çocuklara” kontenjanı gibi bir teşvik olmadığı halde kadınlar, gençler, çocuklar da tribünlerdeydi.
Ve inanılmaz bilinçliydiler.
Servis atışı öncesinde alkışlar, oyuncular topu yere birkaç kez vurmaya başladığında bıçakla kesilmişçesine noktalanıyordu.
Oyun servisi öncesi tempolu alkış yankılanıyordu. Tam zamanında kesin sessizliğe dönüşüyordu.
Çizgi hakemleri Wimbledon mabedindekilerden aşağı değildi.
Top toplayan çocukların düzeni ve disiplini tiyatro sahnesinin figüranları kadar ölçülüydü.
Skorbord ve anonslar için ses düzeni, tercümeler kusursuzdu.
Türkiye bu ince ayarlı seçkin ve prestijli spor organizasyonu sonrası iyi anılacak.
“Aşk kanatlandırır” derler.
Kimsenin dikkatini pek çektiğini sanmıyorum...
Çek şampiyon Petra Kvitova’nın erkek arkadaşı tenisçi Adam Pavlasek de tribünlerin ön sırasındaydı.
Bundan etkili doping olur mu?

Haberin Devamı

FORMULA 1 ISKALANMASIN
PEKİ gene çok prestijli ve yerkürede milyarların izlediği F1 ne olacak?
Çok büyük paralarla, gerçekten güzel ve iddialı bir pistimiz var.
Her yıl Türkiye’nin tanıtımına önemli katkıda bulunuyor.
Ama...
Galiba yolun sonuna geldik.
Soluksuz kaldık.
20 milyon dolar esirgeniyor. 200 milyon dolar verilse yapılamayacak Türkiye reklamı ıskalanıyor.
Ne acı!
Rusya aportta. F1’i kaptı sayılır.
ABD aptal mı ki önümüzdeki yıl iki eyaletinde F1 düzenlemek için anlaştı.
Şu F1 işini Türkiye Tenis Federasyonu’na verseler inanıyorum ki hem finansmanını bulur hem de çok iyi organize eder.

Haberin Devamı

Tenis > Futbol seyirci sayısı

TÜTAV’A ALKIŞ
TÜTAV karargâh... Başkanı Kemal Baytaş ordusuz tanıtım komutanı.
TÜTAV’ı devletten ve tanıtım fonlarından bir kuruş almadan 20 yılda tanıtımın doruklarına taşıyan Baytaş’a bir kez daha alkış.
Çin’in Xian kentinde Tang West Market Business Administration Company’nin 720 milyon dolara inşa ettiği “batı pazarı” projesi yeni bir ufuk.
Bu proje kapsamındaki İpek Yolu Caddesi’nde 12 ülkeye birer bina tahsisi öngörülmüştü.
Baytaş’ın girişimiyle bu İpek Yolu’nda Türk kültür ve sanat etkinlikleriyle, Türk ürünlerinin tanıtılması -pazarlanması- için 4 bin metrekarelik bina 20 mağaza, gösteri ve sergi salonu, restoranlardan oluşuyor.
Bu bina organizasyonu TÜTAV ve Baytaş’ın kurucusu/Başkanı olduğu Türk-Çin Dostluk Derneği’ne tahsis edildi.
Protokol geçen hafta Çin’de şirketin yönetim kurulu başkanı, Xian genel valisi ve Kemal Baytaş arasında imzalandı.
Xian’a yılda 140 milyon turist geliyor. Bu çekim merkezinde böyle bir Türkiye varlığı önemli.