Yükselen burcumuz “Atatürk...”

Atatürk dün gene sevgi selleriyle anıldı.
Çağının diğer liderlerine bakınız.
Hitler...
Sevgilisiyle birlikte sığınağında intihar etti.
Stalin...
Mezarını bilen var mı, bilenler de uğruyor mu?
Mussolini...
Ayaklarından baş aşağı sarkıtılarak infaz edildi.
Daha sonraki kuşak diyebileceğimiz Komünist Çin’i kuran Mao’nun mezarı duvarın dibinde. Koca Mao unutulmuş öylece yatıyor.
Çavuşesku’yu ve onun gibileri yazmıyorum bile.
Oysa...
Dün 10 Kasım “resmi anma törenleri” ötesinde milyonlarca Türkiye insanı modern Türkiye’yi kuran büyük Atatürk’e sevgi ve teşekkür sunan mega ölçekli çiçek yığınları gibiydi.
Böyle sevgi hangi lidere nasip olabilmiştir ki?
Her geçen yıl onun ilkeleri, onun yüreklerdeki izleri daha da anlam kazanıyor.
En karşıtı olanlar dahi zaman içinde onun karşısında eğiliyorlar.
Bir genç dün bana şöyle seslendi:
“Nesillerimiz, doğum tarihlerimiz, burçlarımız ayrı ama hepimizin yükselen burcu Atatürk...”
Sevdim bu söylemi.
Sizinle de paylaşıyorum.

YENİ BİR PARTİ

BUGÜNLERDE “yeni parti” söylemleri yoğunlaştı.
“Aklı başında” bildiklerim de “Yeni parti kurulmalı” diyorlar.
Hatta...
“4’üncü parti olmazsa, tren kaçar” gibi gerekçeleri de var.
Zaten 4 parti yok mu?
Var.
AK Parti, CHP, MHP, HDP...
Onlar HDP’yi saymıyorlar.
.........................
Nasıl bir parti?
Cevap: “Merhum Turgut Özal’ın Anavatan’ı gibi... 4 görüşü de temsil eden... 4 görüşü de çatısı altında toplayacak bir parti.”
Yani...
CHP, MHP, AK Parti ve HDP’nin de yaslandığı Kürt kökenli yurttaşlar...
Hepsini temsil eden ve kucaklayan bir parti, kamuoyunda tutulan isimlerle umut verebilir.
Bu görüşü açayım:
CHP’lidir ama sandık başında eli oy vermeye gitmiyor.
AK Parti’lidir ama artık soğumuştur.
MHP’lidir ama umudu zayıflamıştır.
Kürt kökenlidir ama HDP’nin dağ bağlantılı söylem ve eylemlerini yanlış bulmaktadır.
.........................
Teorik olarak “kâğıt üzerinde” kulağa hoş geliyor.
Fakat...
Anavatan’ın seyir çizgisini iyi izlemek gerek.
4 görüşün temsil ettiği Anavatan, ihtilali izleyen ilk genel seçimlerde tek başına iktidara gelmişti.
Karşısındaki tek parti (SHP) solun 3’üncü, 4’üncü takımından hiç tanınmamış isimlerle oluşmuştu.
Daha sonraki seçimlerde Anavatan’ın bina kurduğu parsellerin sahipleri seçimlere girince “4 görüş partisi Anavatan’ın” sihri bozuldu.
Süleyman Demirel DYP’nin, Erdal İnönü CHP’nin, Alparslan Türkeş MHP’nin, Necmettin Erbakan DSP’nin başına geçerek seçimlere girince Anavatan’daki “emanet” oylar asıl adreslerine döndü.
Anavatan’ın artık esamesi bile okunmuyor.
........................
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sencer Ayata’nın açıkladığı sosyopolitik araştırma önemli göstergeleri ortaya koymakta.
Bu konuya ayrıca gireceğim.