BAKÜ - Ceyhan boru hattı yapılmayacak. Türkmen gazı Türkiye'ye gelmeyecek. İşin başında bunun böyle olmayacağı belli idi. Sayın Demirel'in iyi niyeti ile, Türkiye "gaza geldi". Aliyev ile Türkmenbaşı'na ödünler ve ödüller verdi... Ama Aliyev ile Türkmenbaşı'nın yapacağı bu idi!
Önce bu projeyi birbirinden ayırmak gerekir. Biri petrol boru hattıdır. Diğeri gaz hattıdır.
(1) Petrol boru hattı (Bakü - Ceyhan boru hattı) olmasa da olur. Siyasi ağırlığı dışında ekonomik ağılığı yılda 100 milyon dolarlık boru hattı geçiş ücretidir. Getireceği hayır, ürkütülen kurbağaya değmez. Türkiye parası olduğunda dünya fiyatı ile istediğinde istediği kadar petrol bulabilir.
(2) Gaz boru hattı (Türkmen gazını doğrudan Türkiye'ye getirecek bir hat) çok önemlidir. Çünkü gaz boru hattı ülke ekonomisini besleyecek hattır. Gaz satın almak petrol satın almaya benzemez. Ancak ülkeye boru ile getirilebilir.
Türkiye başlangıçtan bu yana, Rusya'yı karşısına alıp, Rusya'ya rağmen ABD desteği ile Aliyev ve Türkmenbaşı ile dostluk kurarak, onlara alaturka şarkı dinletip, ziyafet çekerek, yanaklarından öperek petrol ve boru hattını Türkiye'den geçirebileceği hayali ile yaşatıldı. Sayın Demirel gitti oralarda ağırlandı. Onlar geldi "gardaş - gardaş" diyerek Sayın Demirel'i kandırdı.
Ama sonunda görüldü ki, karşıda koskocaman bir Rusya faktörü var. Putin yönetimi Kafkasya'da ve Avrasya'da daha da iddialı bir yaklaşım sergileyince, "takke düştü - kel göründü".
Olacak şudur:
(1) Bakü - Ceyhan boru hattı yapılmayacak. Bakü'den çıkan petrol şu anda 12 -20 milyon ton dolayında. Bir kısmı içeride kullanılıyor, bir kısmı eski bağlantılarla Rusya'ya ve komşulara satılıyor. Kalan petrolü taşımaya 300 km.'lik Bakü - Supsa ve 500 km.'lik Bakü Novorossisk hattı yetiyor. Bu iki hattın her biri bugün yılda 5 milyon ton petrol taşıyabilecek kapasitede.
Petrol üretimi arttığında bunların her birinin kapasitesinin 15 milyon tona çıkarılması mümkün.
Bu iki hattın petrol taşıma maliyeti düşük.
Aliyev işbaşında kalsa da, kalmasa da, Azerbaycan petrolü bu hatlardan akacak.
ABD'nin politik desteği işin ekonomisini kurtarmadığından BP - Amaco konsorsiyumu da bu konuda bir şey yapamayacak.
Bu biline... Bu biline de... Bunun bizim için çooookkk büyük bir kayıp olmadığı da biline ki... Aliyev'e bundan böyle yüz verilmeye...
(2) Türkmen gazını Türkiye'ye doğrudan getirecek boru hattı hayali ile Türkiye bugüne kadar "alternatif" projeleri ihmal etti. Fırsat ve zaman kaybetti. Türkmenbaşı, Türkiye ile oynadı. Türkmenbaşı iş başında kalsa da kalmasa da gazını Rusya üzerinden satacaktır. Bu biline... Bu biline ki... Türkmenbaşı'na bundan böyle "milli şarkıcı hanımlar ve mankenler gönderilmeye..." Türkiye'nin onuru rezil edilmeye...
Şimdi olacaklar nedir?
(1) Rusya'dan halen 8 milyar metreküp gaz geliyor. Tekfen, Gama, Entes ve Enka'nın içinde bulunduğu Transbalkan Grubu'nun teşebbüsü ile döşenen ek boru hattı ve yeni kompresör istasyonları inşası ile bu yıl kasım ayında Rusya'dan 4 milyar metreküp daha gaz alma şansı doğuyor. Gelecekte 4 milyar ton daha alınabilecek.
(2) Böylece kısa sürede gazda bir artış olacak ama, bu artan sanayiin ihtiyacını karşılayamayacak.
(3) Bu durumda "Mavi Akım Doğal Gaz Projesi"nin önemi çok büyük. Bizim parlamento hala bu projeyi onaylamadı. Top bizde... Aliyev ve Türkmenbaşı uyutması ile bugüne kadar geciktik. Daha fazla gecikmemek durumundayız.
Özet: Bakü - Ceyhan petrol boru hattının olmaması bir kayıp değildir. Üzülmeye değmez. Türkmen gazı boru hattının olmayacağının anlaşılması, alternatif projelere yönelmeyi zorunlu kılmaktadır.
(1) Önemli bir alternatif kaynak da Irak'tır. Türkiye ambargonun kalkması konusunda aktif desteğini sürdürür ve ambargo kalkar ise Irak'tan önemli miktarda gaz alınabilecek. Botaş, TPAO ve Tekfen'in içinde bulunduğu Irak - Türkiye Konsorsiyumu bu projenin altyapı çalışmalarını bitirmek üzere.
(2) Bir başka alternatif kaynak "sıvılaştırılmış" (gemi ile taşınabilecek hale getirilmiş) doğalgaz ithalatıdır. Şimdilik bu mümkün değil. Çünkü bu konuda Botaş'ın tekel hakkı var. İthalat serbest bırakılır ise, yılda 5 milyar metreküp doğalgazın bu yoldan ülkeye girebileceği tahmin ediliyor.
Bütün bunlardan sonra bir şey daha anlaşılmalıdır ki, Rusya, Türkiye için önemli bir ülkedir. Türkiye, Rusya ile siyasi ilişkilerini düzeltmeye mecburdur. Rusya, Türkiye'nin enerji kaynağıdır. Rusya, Türkiye için en yakın pazardır.
Ve de şu anlaşıla ki, şarkıcı - türkücü ve manken göndererek kurulan dostluklar bu ülkeye bir şey getirmez... Götürür.
Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr