Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

       GÜNEYDOĞU Anadolu Sanayici ve İş Adamları Derneği (GÜNSİAD)'ın Adıyaman, Diyarbakır, Batman, Urfa, Mardin, Siirt, Bismil, Cizre ve Nusaybin'den 74 üyesi var.
Bu 74 üyenin yirmisi tekstil ve konfeksiyon sanayiinde faaliyet gösteriyor. Kalanları un, yem, makarna, bisküvi ve mermer sanayii ile meşgul.
GÜNSİAD Genel Sekreteri Celal Balık'ın verdiği bilgiye göre GÜNSİAD üyesi yirmi tekstil firması krizden şikayetçi. Diğer üyeler, un, yem, makarna, bisküvi, mermer işi ile uğraşanlar ekonomideki genel durgunluktan etkilenmelerine rağmen güç durumda değil.
Anadolu Kaplanı tekstil kuruluşlarının genel sorunu talep yetersizliğinden mal satamamak. İç piyasaya mal satamamak, dış piyasaya mal satamamak... Fakat hepsinin sorunu benzer ağırlıkta değil. Hepsi güç durumda değil.
Örneğin Diyarbakır'ın en büyük tekstil kuruluşu Akyıl Tekstil, Avrupa, Ortadoğu, Kanada ve ABD pazarlarına pamuk ipliği, kot kumaşı ve tişört ipliği ihraç etmeye devam ediyor. Fiyat sorunu vardı. Fiyatı düşürdü. Kaliteyi iyileştirdi. Dış talepteki daralmanın sebebi fiyat ve kalite düşüklüğü değil. Daralma dış piyasalardaki durgunluktan kaynaklanıyor. Her şeye rağmen Akyıl Tekstil üretimini sürdürüyor.
Bu çerçevede Anadolu Kaplanları'nı iki grupta toplamanın yararı ortaya çıkıyor!
1) Ülkede ekonominin olumsuz gelişmesinden etkilenen değişik sektörlerdeki Anadolu Kaplanları.
2) Tekstil sektöründeki özel krizden etkilenen Anadolu Kaplanları.
Tekstil dışındaki sektörlerde faaliyet gösteren Anadolu Kaplanları, ekonomideki sorunlar sürdükçe, sıkılacaklar ama, boğulmayacaklar. Ekonomide talep canlanınca sıkıntıyı atlatacaklar.
Amma velakin, tekstil sektöründeki Anadolu Kaplanları'nın durumu zor mu zor. Çünkü onlar sadece tekstil sektöründeki genel krizden etkilenmediler. Yanlış yatırımlarının da cezasını çekiyorlar. Ekonomideki sorunlar çözülse, iç piyasa canlansa, dış pazarlardaki durgunluk ortadan kalksa da, tekstil sektöründeki Anadolu Kaplanları'nın durumu büyük ölçüde değişemeyecek.
Çünkü o kaplanları "gaza getirdiler"... Yanlış yatırım yaptırdılar.
Her birinin eline bir teşvik belgesi verdiler. Git bol bol makine al. Git döviz borcu, Türk Lirası borcu altına gir dediler.
Fazla kapasite yaratıyorsunuz. Yanlış makine alıyorsunuz. Yanlış ürüne yatırım yapıyorsunuz. Satamayacağınız malı üretiyorsunuz diyen olmadı.
Koskoca bir Devlet Planlama Teşkilatı var. 1962 yılında kurulmuş. Deneyimli bir teşkilat. Koskoca Teşvik ve Uygulama Genel Müdürlüğü var. 1968 yılından bu yana teşvik belgesi kesiyor. Ne Devlet Planlama Teşkilatı ve ne de Teşvik ve Uygulama Dairesi tekstildeki fazla kapasite konusunda yatırımcıyı uyarmadı. Uyarmıyor. Yürürlükteki teşvik mevzuatı çerçevesinde hala, her başvurana yeni tekstil yatırımı için teşvik belgesi kesiliyor.
Gerçekçi olalım. Tekstil sektöründeki Anadolu Kaplanları'nın sorununun şu günlerde yaşayan ekonomik krizden kaynaklanmadığını görelim. Bu sorun yapısal sorundur. Kriz olmasa idi de Anadolu Kaplanları ipliklerini satamayacaktı. Kriz bittikten sonra da satamayacak. Bankaların kolaylık sağlaması, devletin borçlarının tamamını üstlenmesi, hükümetin devalüasyon yapıp ihracat fiyatlarını cazip kılması gibi olmayacak, yapılamayacak şeyler yapılsa bile, yaratılan fazla kapasitenin mallarını eritmenin imkanı yok.
Tekstildeki Anadolu Kaplanları'nın kurtuluşunun tek yolu, iç ve dış pazarın ürettikleri malı tüketecek ölçüde büyümesidir. Bu da zaman alacaktır.



Yazara E-Posta: g.uras@milliyet.com.tr