Dünyanın en büyük şirketlerinin hemen tamamı "kurumsallaşmış şirket". Aileler tarafından değil, (yabancıların CEO "Chief Executive Officer" adını verdikleri) tepe yöneticiler tarafından yönetiliyor.Tepe yöneticiler kurumsallaşmış şirketlerin, genel kurullarınca atanıyor.Tepe yöneticinin başarısının üç göstergesi var: (1) Şirketin hisse senetlerinin borsadaki fiyatı artıyor mu, artmıyor mu? (2) Şirketin bilançosundaki net kar rakamı bir önceki yılın rakamının üzerinde mi, değil mi? (3) Şirketin Pazar payı ve iş hacmi büyüyor mu, büyümüyor mu?Bu göstergeler olumlu ise, tepe yönetici yerinde kalıyor. Göstergeler olumsuz ise tepe yönetici kendiliğinden işi bırakıyor.Son yıllarda Avrupa ve ABD piyasalarında büyük dalgalanmalar oldu. Bu nedenle şirketlerin tepe yöneticilerinin işbaşında kalma süreleri kısaldı. Patrick Mc Geehanın New York Times gazetesinde yayımlanan yazısında verilen rakamlara göre, tepe yöneticilerinin işlerini kaybetmelerinde şirket hisselerine iyi getiri sağlanamamasının etkisi yüzde 85 dolayında.Şirketlerde ortaklara iyi getiri sağlayan tepe yöneticilerinin yüzde 55inin ise yıl içinde ödüllendirildikleri veya terfi ettikleri belirtiliyor.Şirketlerin tepe yöneticisi değişeceği zaman, yerine şirket içinden mi, yoksa dışından mı birinin atanması daha doğrudur? Bu sorunun cevabı da araştırılmış. Bulgulara göre şirket içinde tepe yönetime atama yapıldığında, şirketler daha karlı sonuç verebiliyor. Şirket içinden tepe yönetime getirilenler yıl sonlarında ortaklara, şirket dışından tepe yönetici olanlardan daha yüksek getiri sağlamış.Sermaye piyasasında ağırlığı olan bazı büyük şirketlerin, isimleri "marka" olmuş profesyonel yöneticileri istihdam ederek şirket markasını güçlendirmeye çalıştıkları görülüyor.2003 yılında Avrupada 100 tepe yöneticinin 9.7si işten ayrılmış. Bu oran ABDde yüzde 9.6 olarak gerçekleşmiş. ABDde 2001 yılında tepe yöneticilerin işini kaybetme oranı yüzde 17.9, 2002 yılında 10.6 imiş.Geçen yıl İngilterede her 15 tepe yöneticinin biri, Almanyada her 12 tepe yöneticinin biri işini kaybetmiş.Dünyanın en büyük 2500 şirketinde tepe yöneticilerin ortalama görev süresi Avrupada 7.6 yıl. ABDde 8.7 yıl imiş. 1995lerde tepe yöneticilerin görev süresinde dünya ortalaması 11.4 yıl iken 2003 yılında 10 yıla düşmüş.Türkiyedeki şirketlerin tepe yöneticilerinin görev süreleri konusunda bir araştırma mevcut değil. Türkiyede büyük şirketlerin tamamına yakını aile şirketi yapısından kurtulamadığından tepe yönetime genelde aile fertleri hakim durumda. Profesyonel tepe yöneticiden, aileyle uyum içinde çalışması, ailenin beklentilerini yerine getirmesi bekleniyor.Türkiyede ortaklık payı büyük ölçüde halka açılmış şirketlerde bile, şirketin hisse senetlerinin borsadaki değerinin değişimi ve halka satılan hisselere her yıl ne kadar net getiri sağlanacağı şirketin hakim (aile) ortakları tarafından dikkate alınmadığı için, en büyük şirketlerin tepe yöneticilerinin bile "başarılarını" Avrupa ve ABD şirketlerinin tepe yöneticileri için önem taşıyan ölçülerle değerlendirmek mümkün olamıyor.Bu açıdan bakıldığında, Türkiyedeki büyük şirketlerin çoğunda profesyonel (aile fertleri dışındaki) yöneticilerin henüz gerçek anlamda (CEO) tepe yönetici olarak çalışamadıkları ve bu nedenle de performanslarının, Avrupadaki ve ABDdeki tepe yöneticiler için geçerli kıstaslarla ölçülemeyeceği ortaya çıkıyor. guras@milliyet.com.tr Dünyanın en büyük 2500 şirketinin yaklaşık yüzde 10unun 2003 yılında tepe yöneticisi değişmiş. Bu değişim oranı son beş yılın en düşük oranı imiş.