"Ucuz doların kime ne zararı var? Bankalar mevduata verdikleri faizi üç kuruşa, beş kuruşa düşürdü. Faiz oranı insin, dolar fiyatı binsin diyenlerin derdi ne?" diye sordu.Ben de anlattım. "Dünyada faiz oranları çok aşağılara indi. Parası olanlar en fazla geliri sağlayacakları ülkede dövizlerini değerlendirmek istiyor. Türkiye'de Hazine bonosu faizi yüksek. Döviz fiyatı değişmiyor. Yurtdışından Türkiye'ye döviz göndererek Türk Lirası'na çevirmek, Türk Lirası ile bono satın almak, yüksek faiz getirisi elde etmek, sonra tekrar Türk Lirası ile ucuz döviz satın alarak dışarıya çıkarmak, yüksek getiri peşinde olan döviz sahiplerine "gel, gel" yapıyor.Bu şekilde gelen döviz o kadar bol ki, bir bölümü bizim bu yıl 20 milyar doları aşacak olan döviz açığımızı kapatıyor. Bir bölümü artıyor. Piyasaya dökülüyor. Piyasaya dökülen döviz de dolar fiyatının artmasını önlüyor. Hatta döviz fiyatı bazı dönemlerde ucuzlar gibi oluyor! Ayşe Hanım Teyzem'in bu günlerde en büyük merakı, "dolar fiyatının ne olacağı". Bunun için devamlı beni sorguluyor. "Ucuz döviz, yüksek faiz politikasının ne olduğu"nu öğrenmek istiyor. Ayşe Hanım Teyzem, "Anladım" dedi. "Dolar bolluğu ve ucuzluğunu sen faizin cazibesine, dışarıdan döviz çekmesine bağlıyorsun... Bunu yapan kim?"Cevapladım. "Bunu yapan Merkez Bankası. Merkez Bankası, enflasyonu düşürmeye odaklandı. Yüksek faiz hem içeride talebi kısıyor. Hem döviz girişi sağlıyor. Hem döviz fiyatının artmasını önlüyor. Böylece enflasyon düşüyor."Ayşe Hanım Teyzem, "Fena mı?" dedi... "Bak ne güzel, hem dolar bolluğu var... Hem de dolar fiyatı ucuz... Hem enflasyon düşüyor. Neden illa da döviz fiyatı artsın, halkın mevduatından aldığı üç kuruşluk faiz düşsün diye çırpınanlar var?""Ayşe Hanım Teyzeciğim" dedim, "Ucuz döviz nedeniyle ihracat yavaşlıyor, ithalat artıyor. Sonuçta döviz açığı büyüyor. Döviz açığını kapatmak için dışarıya borçlanılıyor. Yüksek faiz nedeniyle Hazine pahalı borçlanıyor. Hazine'nin faiz yükü artınca bütçe açığı büyüyor. Bütçe gelirlerinin bir bölümü faiz dışı fazla adı ile borçlara ayrılınca halka hizmet için harcanacak para kalmıyor. Ucuz döviz, yüksek faiz enflasyonu düşürüyor Unutmayınız... Döviz açığı ve bütçe açığı büyüyünce ekonomi krize girer... Ucuz dolar-yüksek faiz kısa sürede fiyat istikrarını sağlayarak enflasyonun aşağı çekilmesini sağlar ama, uzun sürede mali istikrarı rezil ederek krize neden olur. Kriz demek enflasyonun tekrar yükselmesi demektir."Ayşe Hanım Teyzem, "Anlaşıldı" dedi. "Sen arkadaşın Ege Cansen'in tesirinde kalmış, aklını yüksek faize takmışsın...""Ayşe Hanım Teyze" dedim, "Yüksek faizi ben ödüyorum, siz ödüyorsunuz... Halkımız ödüyor. KDV, ÖTV gibi zengin-fakir herkesten eşit miktarda alınan vergilerin toplam vergi geliri içindeki payı yüzde 70'e ulaştı. Devlet, büyük kısmını fakirlerin ödediği bu vergileri topluyor. Az sayıda yerli yabancı bono sahibine faiz olarak ödüyor. Onlar ise genelde bu faizi yurtdışına çıkarıyor. Açık anlatımıyla 'Fakirden devlete, devletten zengine, zenginden yurtdışına' para akıyor. Bu iyi bir şey mi?Ayşe Hanım Teyzem, "Gene aklımı karıştırdın" diyerek kalktı gitti. guras@milliyet.com.tr Bütçe ve döviz açığı büyüyor