Görülen o ki, bu bayram öncesi piyasalar beklenen ölçüde hareketlenemedi. Bayram alışverişi "cansız ve neşesiz" geçti.Halbuki bayram öncesi, "reel piyasa" için, iç piyasaya üretim yapanlar ve iç piyasada mal satanlar için, tüccar ve esnaf için önemli bir "alışveriş" dönemi idi.Geleneksel olarak bizde, özellikle sonbahar mevsimine rastlayan bayramların öncesinde piyasada büyük hareket yaşanır. Çünkü sonbahar, hasat sonu, tarımsal gelirin insanların cebine girdiği dönemdir. Kışa hazırlık dönemidir. Önceki gün, bayram alışverişini izlemek için önce orta ve üst gelir grubunun alışveriş ettiği Bağdat Caddesi'nde, sonra da orta ve alt gelir grubunun alışveriş ettiği Tahtakale ve Mahmutpaşa'da dolandım. Daha önce de Karadeniz ve Doğu Anadolu'da dolanarak işlerin nasıl olduğunu anlamaya çalışmıştım. Alış-verişin cansız ve neşesiz olmasının temel nedenleri şunlardır: Bu yıl tarım ürünleri genelde para etmedi. Tarım ürünü geliri halkın cebine henüz giremedi. Memur, emekli, işçi ücretlerinde önemli ölçüde artış gerçekleşmedi. Taksitli satış ve kredi kartı borçları halkın harcama imkânlarını kısıtladı. Büyük mağazalar ve marketler, geleneksel satış kanallarının müşteri potansiyelini emdi, bitirdi.Önceki gün İstanbul'un Bağdat Caddesi olağandışı tenhaydı. Sadece bankaların paramatikleri önünde veya kapılarında kuyruk vardı. Ünlü yabancı markaları ve yerli markaları satan mağazalara giren çıkan sayısı pek azdı.Ziraat Bankası şubesine girdim. On gişede görevliler bayram öncesi emekli maaşını ve maaş farklarını almaya çalışanlara ödeme yapıyordu. O tek şubede 4 bin SSK emeklisine, 4.500 Emekli Sandığı emeklisine ödeme yapılıyormuş. Anadolu'da piyasa hareketsiz İşportacıların yayıldığı Yenicami'nin arkasında, Tahtakale'de, Mısır Çarşısı'nda önceki yıllarda görülen bayram kalabalığı yoktu. Gıdacıların, özellikle Kurukahveci Mehmet Efendi ile Namlı Şarküteri'nin önünde kuyruk oluşmuştu.Mahmutpaşa'daki hareketsizlik dikkat çekiyordu. 175 üyeli Mahmutpaşa Esnaf Dernekleri'nin başkanı Nuh Çetinsaya ile konuştum. "İnsanların kazancı boğazlarına yetişmiyor. Ayda 1.200 YTL geliri olan biri günde 40 YTL ile geçinmek zorunda. Bununla ekmek, peynir alacak. Tencere kaynatacak. Dolmuşa binecek. Nasıl alışveriş yapar?" diyor.Sonra anlatıyor. "Mahmutpaşa kabuk değiştiriyor. Çarşılar, marketler bizim müşteriyi çekti. Biz kredi kartına taksit yapamıyoruz. Onlar 12 taksit yapıyor. Bu bayram öncesi buraya gelenler, cebine 10-20 YTL koyarak bir şeyler almaya çalışanlar..."Kürkçü Han'a uğradım. Kürkçü Mustafa'nın dostları Ayakkabıcı Tuncay Sileli ve Kenan Aşan'ın, Çocuk eşyası satan Fuat Yılancıoğlu'nun, Konfeksiyoncu Hayati Yeşil'in de bayram alış-verişinden mutlu olmadıklarını öğrendim. Kuyumcuların 12 ay vade, yüzde 15 vade farkıyla altın sattıklarını görünce şaşırdım... guras@milliyet.com.tr Halkta para yok