Devlet İstatistik Enstitüsü şu günlerde belediye yerleşim alanı olan 3.212 il, ilçe, bucak ve köyde sokakları tarayarak tüm binaları sayıyor.
Bina sayımının esas amacı, ekim ayında yapılacak nüfus sayımı için insanların yaşadığı binaların tespiti ve de numaralanması. Ama bunun yanında bina sayımı ile (1) ülkemizdeki bina stoku, binaların özellikleri belirlenecek. Böylece ekonomik ve sosyal konularda karar alacaklar için bilgi derlenecek. (2) Plansız şehirleşmeden ve gecekondulaşmadan doğan sorunların çözümüne yardımcı olacak bilgiler elde edilecek. (3) Göç hareketleri ve şehirleşme hareketinin yönü belirlenecek. (4) Milli gelir hesapları için temel veriler oluşturulacak.
İçinde insan yaşasın yaşamasın, imar mevzuatına aykırılığına bakılmaksızın inşası tamamlanmış binalar ile içinde ikamet edilen yarı tamamlanmış tüm binalar sayılacak.
Bu sayımda "bina" tanımı, bir veya birden fazla odası veya diğer yerleri kapsayan, bir tavan veya çatı ile örtülmüş, temelden tavana kadar uzanan dış duvarları ile kaplanmış, kendi başına kullanılabilen ve insanların oturma, çalışma, eğlenme, dinlenme veya ibadet etmelerine imkan sağlayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılar olarak belirlenmiş.
Devlet İstatistik Enstitüsü'nün 484 danışmanı, 3.111 kontrolörü ve 11.023 sayım memuru eylül ayına kadar binaları sayacak. Sayımdan önce ise binalar belediyeler tarafından numaralanacak.
Bina sayımında, binanın bitiş yılı, kullanım amacı, kimin tarafından yaptırıldığı, sahibi, taşıyıcı sistemleri, büyüklüğü ve kat sayısı, daire sayısı, ısınma sistemi, kullandığı yakıt, fiziki durumu, işyeri olarak kullanılan binaların kullanım amacı, atık su tesisi belirleniyor.
Devlet İstatistik Enstitüsü Başkanı Şefik Yıldızeli'nin açıklamalarından öğrendiğimize göre bundan önce 3 defa, 1965, 1970 ve 1984 yıllarında bina sayımı yapılmış. 3. sayımdan bu yana geçen 16 yılda yasal ve kaçak çok sayıda bina inşa edilmiş olmasına rağmen, kaçak binalarla ilgili hiçbir bilgi yok. Hatta çoğunun kapı numarası yok. Nüfus sayımı için tüm binaların tespiti ve numaralanması zorunlu. Numaralama çalışması yapıldıktan sonra ayrı bir bina sayımı ile Türkiye'deki bina stokunu ve stokun özellikleri ile kullanım şeklini belirlemenin de büyük yararı var. Son 16 yılda Türkiye'de ciddi bir şehirleşme, yasal ve kaçak yapılaşma oldu. İnsanlar nerede, nasıl yaşıyor?
Ülkeyi yönetenler bunları bilmeli ki doğru ve sağlıklı kararlar alabilsin.
Bir açıklama: İnşa halinde olup da içinde yaşanmayan binalar, şantiye binaları, belediye mücavir alan sınırları dışında kalan köy, mezra ve benzeri yerleşim yerlerindeki binalar, çadır, mağara, kovuk, baraka gibi bina tanımına girmeyen yerler sayılmayacak.
Ama, bu demek değil ki, 22 Ekim 2000 tarihinde yapılacak olan 14. genel nüfus sayımında bu gibi alanlarda, binalarda ve yerlerde yaşayanlar nüfus sayımı dışında tutulacak. Hayır, nüfus sayımında mağarada ve çadırda yaşayan, sokakta dolaşan da sayılacak.
Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr