Olayların içinden Dokuz bankanın hem aktifleri (varlıkları) artmış. Hem kârları artmış. Geçen yılın eylül sonunda toplam kârları 2.4 milyar YTL iken bu yılın eylül ayı sonunda kârları 3.5 milyar YTL'ye yükselmiş. Dokuz bankanın kârlarındaki toplam artış yüzde 45 oranında.Bizim bankalarımızın karları bu kadar artarken, Batı ülkelerindeki bankalar ciddi sorunlar içinde. Konut kredisi krizinden, tüketici kredilerindeki ve kredi kartı borçlarındaki ödeme zorluklarından kaynaklanan sorunlar önce ABD'deki büyük bankaların, daha sonra da Avrupa'daki büyük bankaların sarsıntı geçirmelerine neden oldu.ABD'deki ve Avrupa'daki büyük bankaların çoğu zarar açıkladı. Aktifleri azaldı. Sonuçta tepe yöneticileri değişti. Sarsıntı sona ermedi. Devam ediyor. İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda hisse senetleri işlem gören 17 bankanın 9'u, eylül ayı sonu itibariyle hesap durumlarını açıkladı. ABD'deki ve Avrupa ülkelerindeki bu olumsuz gelişmelerden doğrudan etkilenen bankalar var, dolaylı etkilenenler var. (1) Doğrudan etkilenenler, doğrudan konut kredisi, tüketici kredisi verenler, kart alacağı olanlar. (2) Dolaylı etkilenenler, konut kredisine, tüketici kredisine, kredi kartı alacaklarına dayalı olarak çıkarılan kâğıtlara para yatıranlar. Dolaylı olarak bu işlemleri finanse edenler. Hangi kâğıdın arkasında ne olduğunu bilemeden, kâğıtları portföylerinde taşıyan bankalar.Türkiye'deki bankalarda bu tür sorunlar yok. (1) Bizde konut kredilerinde, tüketici kredilerinde ve kredi kartı alacaklarında bugüne kadar önemli ölçüde ödeme gecikmeleri ortaya çıkmadı. (2) Bizde bu tür kredilerin bankaların toplam yatırımları içinde payı çok büyük değil. Bankalar ödemede ortaya çıkacak sorunları kendi imkânlarıyla karşılayabilecek durumda. (3) Bizde bu tür kredilerin "ikinci el piyasaları" henüz oluşmadı. Bu tür kredilere dayalı olarak çıkarılan kâğıtlar yok. (4) Yurtdışında bu tür krediler karşılığında çıkarılan ve sorun yaratan kâğıtlar bizim bankalarımızın portföylerine girmedi. O nedenle bizim bankalarımız bu kâğıtlardaki (dolaylı) krizden etkilenmiyor. Yabancılar dışarıda dökülüyor Bizim bankalarımızın krizden, sarsıntıdan etkilenmemeleri iyi de... Buna ek olarak acaba kârlılıklarındaki artış nereden kaynaklanıyor?(1) Yüksek faiz, ucuz döviz politikası bankaların kârlılıklarını artırıyor. Bankalar yurtdışından ucuz faizle döviz kredisi (ucuz kaynak) bularak Hazine'den (bono satın alarak) veya Merkez Bankası'ndan (gecelik mevduat yaparak) yüksek faiz alabiliyorlar. (2) Konut kredilerinin, tüketici kredilerinin kart borçlarının aylık faizleri yüksek. (Yüzde 60'lara kadar yıllık faiz getirisi sağlanabiliyor.) (3) Bankalar hizmet komisyonlarını/ücretlerini yüksek tutabiliyor. (4) YTL ve döviz tasarrufu olanlar için bankalarda mevduat hesabı açmanın alternatifi çok az. Mevduat sahipleri bankaların verdikleri faizi kabul etmek zorunda. Bankaların kaynak maliyeti ile mevduata ödedikleri faiz arasında fark var.İşte bu tablo yabancıların Türk bankalarına neden ilgi gösterdiklerini, neden bankalarımızı teker teker satın almak istediklerini açık seçik ortaya koyuyor. Yabancı bizim bankalara bayılıyor Aktifler Dönem kârı Kâr artışı milyar YTL milyon YTL (yüzde) 2007/ 2007/ 2006/ 2007/ 09 09 09 2006Akbank 64.3 1.574 1.281 22.87Albaraka Türk 3.3 57 45 26.01Denizbank 12.8 143 201 29.02İş Bankası 76.4 1.359 717 89.64Fortis Bank 9.1 133 63 110.69Şekerbank 5.5 108 12 803.44TSKB 4.5 82 74 10.46Tekstilbank 2.7 33 5 525.52TEB 10.8 104 75 39.45Toplam 189.8 3.598 2.475 45.37 Dokuz bankanın eylül sonu itibarıyla 12 aylık kârında yüzde 45 artış var guras@milliyet.com.tr Kaynak: İMKB