Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı




ABD’de on sekiz ay sonra başkanlık seçimi var. Ama Bush’un başkanlık döneminde ABD ekonomisinde işler hiç de iyi gitmedi. Ekonomi durgunluktan çıkamıyor. Üreticilerin aldıkları yeni siparişler şubatta yüzde 0.1 geriledikten sonra martta yüzde 2.1 artmıştı. Nisanda siparişlerde tekrar yüzde 2.9 gerileme görüldü. Açıklanan rakamlar işsizlik oranının yüzde 6.1’e yükseldiğini gösteriyor. Bu oran son dokuz yılın en yüksek işsizlik oranı. Bütçe açık veriyor. Ödemeler dengesi açık veriyor. Dolar değer kaybediyor... Ama Bush ve partisi bu durumdan endişe duymuyor. Çünkü Bush’un partisi Cumhuriyetçilerin iktidar anlayışları ve öncelikleri farklı. Cumhuriyetçi Parti zenginlerin partisi. İçeride büyük ölçüde kadrolaşmaktan, dışarıda ABD hakimiyetini güçlendirmekten başka şey düşünmüyor. Afganistan ve Irak savaşlarının başarısı ile gündemi dolduruyorlar. Terör tehlikesini devamlı canlı tutuyorlar.
Cumhuriyetçiler sadece başkanlığı değil, yıllar sonra "Kongre"yi de ele geçirmiş durumda. İstedikleri kanunu Kongre’den geçirme imkanına sahipler.
Ekonominin durumu, Cumhuriyetçilerin sosyal sorunlar ile ilgilenmemesi Clinton’ın partisi Demokratların öne çıkmasını sağlayabilir. Fakat Demokratların sesleri hiç mi hiç çıkmıyor, Demokratlar başkanlık seçimi için güçlü bir aday bile bulamadı. Halbuki Demokratların, Bush’un başarısızlıklarını sergileyerek Cumhuriyetçilere "duman attırabilecekleri" bir ortam mevcut.
Demokratların giderek oy kaybetmesi, uzun dönemli politikalar ortaya koyamamalarına bağlanıyor. Demokratlar sosyal güvenlik, sağlık ve ilaç yardımı, fakirlere yardım, azınlık hakları gibi güncel konulara önem veriyor. Demokratların içinde siyahlar, beyazlar, işçiler, feministler, farklı tellerden çalıyor. Halbuki Cumhuriyetçilerin tamamı muhafazakar. Son yapılan kamuoyu yoklamalarında Amerikalıların yüzde 30’u kendilerini Cumhuriyetçi, yüzde 32’si Demokrat olarak tanımlıyor. Cumhuriyetçiler 1940’lardan bu yana ilk defa Demokratlara bu kadar yaklaşmış durumda.
Demokratların perişan durumu ve seslerinin çıkmaması Cumhuriyetçileri rahatlatıyor ve de güven veriyor olmalı ki, ekonomideki başarısızlıklara aldırmıyorlar, sosyal sorunlara eğilmeye gerek bile görmüyorlar.