Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Kemal Derviş'in açıklamaları hafta sonu ortalığı kaplayan kara bulutları dağıttı.
Ankara'nın bir yanda devamlı olarak "krizin büyüklüğünden yakınırken" öte yanda "krizi çözmek için tedbir almakta gecikmesi" karşısında "kamuoyu" giderek kötü, daha kötü bekleyişlere girdi. Kamuoyu her söylentiye inanır hale geldi.

Geçen hafta sonu çok kişi, Kemal Derviş'in kötü haberlerini duymaya hazır hale gelmişti. Kimi "moral" olarak kimi "parasal" olarak kendine göre tedbir almıştı.
Kişi ve kuruluşlar kendi ilgi alanlarında "olumsuz" kararlar, "olumsuz" uygulamalar bekleyişine girmişti.
- Para Kurulu kurulacak, Merkez Bankası'nın Türk lirası ve döviz konusunda bağımsızlığı dizginlenecek, eli kolu bağlanacaktı.
- Bankalardaki döviz hesaplarına ya kısıtlama, ya vergi getirilecekti.
- İç borçlarda konsolidasyona gidilecek. Hazine bono ve tahvilini elinde bulunduranlar zarara uğrayacaktı.
- Bankalardaki mevduata vergi gelecekti.
- Doların fiyatı 1 milyon 400 bin liraya çıkarılıp, 1 milyon 400 bin lira ile milyon 500 bin lira arasındaki bantta oynaması sağlanacaktı.
- Döviz giriş çıkışları vergi konularak güçleştirilecekti.
- Servet vergisi, lüks vergisi gelecekti.
Kemal Derviş'in açıklamaları bunların hiçbirinin (hiç değil ise şu kısa dönemde) düşünülmediğini, olmayacağını ortaya koydu, kamuoyunu ferahlattı.

Kemal Derviş, "Sadece istikrar yetmez, yapısal düzenleme olmadan istikrar gelmez... Tabii ki, kemerleri sıkacağız" diyor ama... Kemer sıkma konusunda "kafinin ötesinde" iyimser.
- Yeni vergiler gelmeyecek.
- Kamu sektörü harcamaları keserek, gelir gider açığını kapatacak.
- Üç aylık sıkıntıdan sonra işler açılacak.
- Yılın ikinci yarısında ihracat ve turizmdeki canlanmaya bağlı olarak ekonomi büyümeye başlayacak.
- Enflasyon yıl sonuna doğru ayda yüzde 2 fiyat artışında kalacak. Gelecek yıl yıllık enflasyon yüzde 20'lere düşecek.
- Halen 1 milyon 250 binlerde dolanan dolar kuru olması gerekenin yüzde 20 üzerindedir. Demek ki, dolar için şimdilerde 1 milyon liralık fiyat normaldir.
- Dış destek var. Yakında 10 - 12 milyar dolarlık bir dış yardım gelecek.
- İş güvencesi yasası çıkarılarak, çalışanların işten çıkarılması durumunda zarara uğramaları önlenecek.
Bütün bunlar yapılabilir ise, uygulanabilir ise herkese iyilik getirecek şeyler... Tereddüt yaratan bu kadar ciddi bir krizin bu kadar "yumuşak" bu kadar "acıtmayan" bir program ile tedbirler paketi ile çözülüp çözülemeyeceği.

Kemal Derviş, "Eve yorgun döneceğiz ama her sabah umut ile güven ile kalkacağız" dedi.
İşte o biçim... Cuma akşamı "yorgun" biçimde kapanan piyasalar pazartesi sabahı "umut" ile açılacak.
Ümidin ve güvenin boyut ve ölçüsünü pazartesi sabahı Tahtakale'de oluşacak dolar ve mark fiyatı gösterecek.
Bir iktisatçı olarak Kemal Derviş'in açıklamaları ile ilgili 2 noktadaki "tereddüdümü" açıklamak istiyorum: (1) Kemal Derviş programın genel stratejisini, ilkelerini anlattı. Bunları anlatmak için bu kadar beklemeye gerek var mı idi? (2) Dış kaynağın büyüklüğü tüm dengeleri etkiler. Dış kaynak belli olmadan açıklanan enflasyon, kamu açığı, ekonomik kalkınma hedefleri ne ölçüde gerçekçi olabilir?
Kafaları karıştırmayalım. İyimser olalım. Ümidimizi kırmayalım. Kemal Derviş "Bol bol gol atacağımızı ümit ediyorum" diyor. Golleri bekleyelim. Bakalım görelim... Golü kim atacak, kim yiyecek?