Sevgilim bak geçip gidiyor zaman / Aşındırarak bütün güzel duyguları / Bir yarım umuttur elimizde kalan / Göğüslemek için karanlık yarınları... Bu dizelerin yazarı Metin Altıok, Pir Sultan Abdal Şenliği için gittiği Sivas'ta Madımak Oteli'nden ağır yaralı olarak kurtarıldı ise de 9 Temmuz 1993 günü yangında yaşamını yitiren 36 arkadaşının kaderini paylaştı.
Genç müzik adamımız Fazıl Say, Metin Altıok için bir oratoryo besteledi. Oratoryonun dünya prömiyeri İstanbul Müzik Festivali programı çerçevesinde 3 Temmuz Perşembe akşamı Açıkhava Tiyatrosu'nda yapıldı. Fazıl Say, 1970 doğumlu. 1994 yılında New York'ta düzenlenen kıtalararası "Genç Konser Sanatçıları" yarışmasında dünya birinciliği elde ederek tanındı. 1995 yılından bu yana yılda ortalama yüz konser veriyor. Yazdığı konçertolar alkış topluyor. Üç konçertosu, iki oratoryosu var. Solist olarak dünyanın en ünlü orkestralarıyla çalıyor.
Oratoryo, "çile"yi anlatan şarkı türüdür. Opera müziği ile bir ölçüde ilişkisi vardır. Ahmet Adnan Saygun'un Yunus Emre'nin şiirlerine dayanan oratoryosu (1946) ve Nevit Kodallı'nın Cahit Külebi'nin uzun bir şiiri üzerine bestelediği Atatürk Oratoryosu (1953) bizde ün yapmış eserlerdir. Fazıl Say'ın ilk oratoryosu Nazım Hikmet Oratoryosu'dur. Perşembe akşamı prömiyeri yapılan oratoryo bütünü ile Metin Altıok'un şiirleri üzerine kuruludur. Fazıl Say diyor ki: "Metin Altıok oratoryosu, 9 aydan beri üzerinde çalıştığım, aslında 9 yıldan beri kafamda evirip çevirdiğim bir epik eser türü... Metin Altıok'un benim imge dünyamda çok özel bir yeri var... Bu soylu şair babamın en yakın dostlarındandı... Babam o yıllarda Ankara'da Türkiye Yazıları adlı bir edebiyat dergisi çıkarıyordu. 1980'li yılların başında Metin Altıok Bingöl Lisesi'ne felsefe öğretmeni olarak gittiğinde 10 yaşındaydım..."
Fazıl Say oratoryoyu "solo ses, koro, piyano ve orkestra" için yazmış. Prömiyerde piyanoyu Fazıl Say çaldı... Duyarak, dinleyenleri büyüleyerek çaldı. Fazıl Say'ın anlatımıyla "Müzikçi ve tiyatrocu Zuhal Olcay, müzik ile sahne arasındaki dokusal bağı sağladı... Ölüm temasını işlerken müzikal duyarlılığı doruğa çıkardı... Genç koloratur soprano Burcu Uyar ve "çocuk solist" Kıvanç Tire, çok başarılı idi. Oda orkestrasını ve 70 sanatçıdan oluşan Devlet Çoksesli Korosu'nu Fazıl Say'ın Ankara Devlet Konservatuvarı'ndan arkadaşı, genç şef İbrahim Yazıcı yönetti.
4 bin kişi dinledi
Bu büyük müzik olayını İstanbul'da Açıkhava Tiyatrosu'nu dolduran 4 bin kişi izledi, dinledi... Olayın kahramanı Fazıl Say idi... Sonra kahramanın sahne ordusu... Şef İbrahim Yazıcı, solistler, koristler ve orkestradaki müzisyenler alkış aldı. Bu gibi müzik olaylarının izleyici önüne çıkmasının bir faturası var... İstanbul festivallerinde müzik olaylarını belli kuruluşlar "destekliyor". Metin Altıok oratoryosunun sponsoru (destekçisi) Pirelli firmasıydı. Pirelli, 1964'ten beri Türkiye'de lastik, 1998'den bu yana kablo üretiyor. Her iki üretim grubunun başında Alberto Moggi isminde Türkiye'yi seven bir yönetici var. Lastik grubunda 1200, kablo grubunda 440 kişi çalışıyor. Lastik grubunun cirosu 306 milyon euro, ihracatı 122 milyon euro, kablo grubunun cirosu 137 milyon euro, ihracatı 86 milyon euro.
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025