PARİS
İngiliz Kralı "George V" Fransızları çok sevdiğinden Fransızlar Paris'in ana caddesi "Champs Elysees"den "Seine" Nehrine inen geniş caddelerden birini "George V" olarak adlandırmışlar.
1920 yılında Amerikalı zenginlerden Joel Hillman da bu cadde üzerinde inşa ettirdiği 300 yataklı "saray" benzeri otele caddenin adını, "George V" adını vermiş. 1928 yılında hizmete açıldığında, her odasında telefon olduğundan bu otel Paris'in en lüks oteli olarak anılmaya başlamış. Bir özelliği de her odasındaki iki tuvalet ve de iki lavabo imiş. "Böylece karı - kocanın aynı zamanda tuvaletlerini tamamlayabilecekleri ve de birbirlerini beklemelerine gerek kalmayacağı" otel ilanlarında belirtilen özelliklerden biriymiş.
1928 yılında otelin inşaatı ve içinin döşenmesine harcanan para 31 milyon dolar, iki banyolu dört odalı bir "süit/daire" fiyatı ise 21 dolarmış.
George V Oteli'nin binasını 1987 yılında Suudi Prensi Abdülaziz El Suud satın aldı. Binanın eşyaları açık artırma ile satıldı. İçi boşaltıldı. İçi dışı soyuldu. Yenilendi. Paris'in 6 lüks oteli arasında tümü yenilenen ilk otel oldu. Yenileme için harcanan para 125 milyon dolar. Odaları büyütüldüğünden oda sayısı 245'e düştü. Şimdilerde en ucuz odası 550 dolar. Dubleks balayı daireleri 2500 dolar. En, en, en büyük, en, en en lüks dairesinin geceliği 6500 dolar.
George V Oteli'ni şimdi "Four Seasons Hotel" grubu işletiyor. Bilindiği gibi bu grubun İstanbul'daki oteli "Sultanahmet'teki eski hapishane binası" da İstanbul'un en lüks ve gecelik ücreti en yüksek oteli.
Four Seasons Hotel Grubu'nun 18 ülkede işlettiği 44 otelde hep aynı çizgi korunuyor. Four Seasons Hotel Grubu'nun kurucusu, tepe yöneticisi ve oy çoğunluğuna sahip sermayedarı Isadore Sharp isimli bir Kanadalı. Prens El Suud bu grubun da yüzde 20 hissesini satın aldı. Paris'in en ünlü, en lüks 6 otelinin çoğu Arap işadamları tarafından satın alınmış durumda.
George V, Prens El Suud'un Meurice ile Plaza Athenee, Bruney Sultanı'nın Ritz, Prenses Diana'nın kayınpederi Harrods mağazaları sahibi El Fayed'in. Kalıyor geriye 2 büyük otel. Bristol, bir Alman sermaye grubunun. Sadece Crillon, şampanya üreticisi Fransız Taittinger firmasının.
Bunlar Paris'in en lüks otelleri ama oteller zamanla eskidiğinden yenilenmesi gerekiyor. Örneğin George V yenilenirken her odaya 2 hatlı telefon, faks konulmuş. Her odada internet bağlantı ve görünümü var. Tuvaletler, yataklar yenilenmiş. Her şey pırıl pırıl. Diğer 5 büyük otelden "Meurice" bütünüyle yenilenmek üzere. Plaza Athenee, kısım kısım yenileniyor. Kalanı yenilenme sırasında.
Otelin binası önemli. İçi önemli. Yenilenmesi önemli ama her şeyin üzerinde önem taşıyan "insan faktörü". Oteli otel yapan yöneticisi ve çalışanı. Aynı binayı, aynı yatağı daha yüksek fiyatla sattıran da bu insan sermayesi.
Ben İstanbul'da Sultanahmet'teki Four Seasons Hotel'den de etkilenirim. George V'in kapısından girince insan bir başka etkileniyor. Mermerin iyisi, sandalyenin iyisi, odanın iyisi, yatağın iyisi nasıl olurmuş, onların yanında servisin iyisi nasıl olurmuş insan onu görüyor. Paris'te "St. Germain" semtindeki küçük otellerde kalırım. Şimdi onlar da yenilendi. Pırıl pırıl oldu. İki kişilik oda fiyatları 100 dolar ile 200 dolar arasında değişiyor. İş gezisinde daha önce "Crillon"da ve "George V"te kalmıştım. Bu defa da öyle oldu. George V'in yenilenen halini görme fırsatı doğdu.
Yazara E-Posta: guras@milliyet.com.tr