Beceriksizlikten elleri ayaklarına dolanan (Enis Berberoğlu’nun anlatımı ile) "Kahvaltı Ekonomistleri" destekli "Ankara Takımı", şimdilerde halkı doğrudan karşısına almış durumda.
Halk, madem ki oların bekleyişleri doğrultusunda paracıklarını ucuz faiz ile devlete vermiyor, fiyatına bakmadan koşa koşa dolar ve mark satın alıyor... Bu halk cezalandırılmalıdır!
Halk nasıl cezalandırılacak? "Kahvaltı Ekonomistleri" destekli "Ankara Takımı" politikayı belirlemiş durumda. "Dolar alanın eli yanacak!.." Bunun için, Ankara bırakacak doların ipini... Dolar fiyatı yükselecek... Sonra Ankara ipi bir çekecek. Dolar fiyatı "paaaatttt" diye düşecek. Dolar alanlar zarar edecek. Dövünecek...
Sormazlar mı? Ey Ankara, doları ucuz satma imkanı var ise, dolar fiyatını aşağıya çekecek politikalar var ise, bu piyasayı bu kadar rezil etmek günah değil mi? Ey Ankara, devlet insanları zarara uğratmak için mi vardır, yoksa insanları mutlu etmek, varlıklarını korumak için mi vardır?
Sayın okuyucularım, yükselen fiyatlar eski çizgisine dönemez. Mal ve hizmetlerin üretim teknolojisindeki değişim, arzındaki bolluk, talebindeki gerileme nedeniyle fiyatının ucuzlaması mümkündür ama milli geliri düşen, kriz darbesi yemiş bir ekonomide, milli paranın değer kazanması, dövizin fiyatının tırmandığı noktadan paaaatttt diye gerilere düşmesi imkansızdır.
Ekonomide bunu sağlayacak üretim yok. Merkez Bankası’nda bunu sağlayacak birikim yok. "Kahvaltı Ekonomistleri" destekli "Ankara Takımı" "döviz fiyatını yükseltip, sonra alçaltarak halkın elini yakmak" için "oyunlar kurarken" dolardaki tırmanıştan halk kadar devletin de yandığı, perişan olduğu unutuluyor.
En büyük dolar borçlusu devlettir. Devletin dış borcu dolar ile işliyor. Dolar fiyatı arttıkça borcun anaparasını ve faizini ödemek için devlet dövizi daha pahalıya alıyor. İç borç Türk lirası idi. Devlet bankaların Türk lirası iç borç kağıtlarını dolara çevirdi. Daha sonra dolar karşılığı veya dolara endeksli bono satarak borçlanmaya başladı. Önümüzdeki günlerde dolara endeksli bir yıl vadeli bono satışı başlıyor. Dolar fiyatı yükseldikçe, devletin iç borç faiz yükü ile iç borç anapara yükü de otomatik artacak.
Dolar fiyatının yükselmesinden dolar alanlar yanmayacak ama devlet yanacak.. Unutulan bir başka şey daha var... Devlet devamlıdır... Ankara Takımları ise devamlı değişir. Yapılan yanlışlar, beceriksizlikler yapanların yanına "kar" kalır. Onlar gider, geride bıraktıkları faturayı halk öder.
Türkiye’de varlıklarını dövize dönüştürenlerin, döviz satın alan ve bu nedenle döviz artışından kazançlı çıkanların sayıları çok azdır. Ama döviz fiyatının tırmanışı nedeniyle hayatı kayan 40 milyon, 60 milyon insan var. Koskoca bir Türkiye ekonomisi var. "Kahvaltı Ekonomistleri" destekli "Ankara Takımı" "yakan top oynamıyor". "Dolar alanın eli yanacak" hikayeleri ile halkı uyutmayı bırakıp, marifetlerini göstermek zorundalar.