Ecevit'in "Birinci Vergi Reformu", faiz geliri elde edenlerin her yıl vergi beyannemisi doldurmaları zorunluğunu getiriyordu. Ve faiz gelirinin küçük veya büyük olmasına göre, gelir elde edenler faizin yüzde 15'i ile yüzde 40'ı oranında Gelir Vergisi ödüyordu.
Ecevit'in "Birinci Vergi Reformunu toprağa gömmek için hazırladığı İkinci Vergi Reformu" ile faizde beyanname doldurma zorunluğundan vazgeçildi. Faiz geliri elde edenler gelirin miktarı ne olur ise olsun kaynakta yapılacak yüzde 13.2 vergi kesintisi ile (buna stopaj diyorlar) kurtulacaklar. 100 lira faiz gelirinden de yüzde 13.2 oranında kaynakta vergi kesintisi yapılacak, 100 milyar lira faiz gelirinden de yüzde 13.2 oranında kesinti yapılacak.
"Reformdan dönüş reformu"nun vergi gelirlerindeki olumsuz etkisine karşılık, paranın yurtdışına kaçmasını önlemesi bekleniyor.
Çünkü, faiz gelirlerine beyanname doldurma zorunluğu ve de faizin yüzde 40'ına kadar Gelir Vergisi ödeme yükü gelince, yurt dışına önemli ölçüde mevduat kaçtı. Yurtdışına bazı kimseler "servet transferi için para kaçırır". Bunların amacı başkadır. Bu para genelde geri gelmez. Ama "mevduat kaçışı" farklı bir kaçıştır. Mevduat kaçıranların arayışı faiz geliri için beyanname vermemek ve faizin büyük kısmını vergi olarak ödememektedir.
Ecevit'in son paketi, bu tip kaçakların geri dönmesine davetiye çıkarıyor.
Türkiye'de Türk lirası mevduatın reel faizi yüksek döviz mevduatına Türkiye'de daha fazla faiz ödeniyor. Bu yüksek faizden yüzde 13.2 oranında vergi kesintisi yapılsa bile başkaca bir vergi mükellefiyeti, beyanname doldurma zorunluğu olmadan yüksek gelir elde etme şansı doğuyor.
Bu uygulamalarla yurt dışındaki bankalarda özellikle off - shore denilen kıyı bankaları ile Türk bankalarının yabancı ülkelerdeki şubelerinde para tutmak "riskli hale geldi."
(1) Yurtdışındaki off - shore diye adlandırılan bankalarda, banka şubelerinde veya yabancı bankalarda mevduat hesabı olan ve faiz geliri elde eden Türk vatandaşları, faiz gelirleri ne kadar olur ise olsun (100 lira, 100 dolar olsun veya 100 milyar lira veya 10 milyon dolar olsun) eskiden beri vergi beyannamesi doldurmak ve faiz gelirinin büyüklüğüne göre faizin yüzde 15'i ile yüzde 40'ını vergi olarak ödemek zorundadır. Bu eskiden de böyle idi... Bugün de böyle. Bunu yapmayan vergi kaçakçısı durumuna düşer. Maliye'nin yurtdışına off shore iştiraki bulunan veya şubesi olan bankalardan bu hesaplara para gönderenlerin listelerini isteyerek, vergi kaçıranları tespit etmesi çok kolaydır.
(2) Yurtdışındaki bankalara yatırılan paralar, "Devlet Güvencesi"nden yararlanamıyor. Bu paraların Türkiye'deki şu veya bu banka aracılığıyla havale edilmesi, bu mevduat hesaplarına şu veya bu Türk bankasının aracılık etmesi hiçbir şey ifade etmiyor. Türkiye'deki bankalarda açılan Türk lirası veya döviz mevduat hesaplarındaki (miktarı ne olursa olsun) ana paranın tamamı yüzde yüz devlet güvencesinde. Bu da çok önemli bir avantaj.
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025