Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

2010’da ihracat 11.7 milyar dolar, 2011’de 21.1 milyar dolar artmıştı. 2012’de 17.6 milyar dolar arttı. Bu artışta, İran’a petrol ve gaz karşılığı gönderilen külçe altının payı 13.3 milyar dolar.
Külçe altın hariç, 2012 yılı ihracatı bir yıl önceye göre sadece 4.3 milyar dolar arttı. Buna karşılık, talep kısıldığı için, ithalat harcamaları azaldı.
2010’da ithalat 44.6 milyar dolar, 2011’de 55.3 milyar dolar artmıştı. Geçen yıl ithalat bir yıl önceye göre 4.3 milyar dolar azaldı. 2012’de 236.5 milyar dolarlık ithalat harcaması yaptık. 152.5 milyar dolarlık ihracat gelirimiz oldu. İthalat ile ihracat arasındaki farka “dış ticaret açığı” denir. 2011’de 105.9 milyar dolar olan dış ticaret açığı, 2012’de ithalatın gerilemesi sonucu 22.0 milyar dolar azaldı. Açık, 105.9 milyar dolardan 83.9 milyar dolara geriledi. Dış ticaret açığı “cari açık” denilen olağan döviz gelir giderleri arasındaki açığı (döviz açığını) büyüten en büyük kalemdir.

İhracat artışı 17.6 milyar $, artışın 13.3 milyar $’ı altın


Dış ticaret açığı büyüdüğü için 2011 yılında cari açık 76.9 milyar dolara yükselmişti. Milli gelirin yüzde 10’u büyüklüğüne ulaşan açığın daha fazla büyümemesi için Ankara frene basmış, talebi ve büyümeyi yavaşlatmıştı. Görülüyor ki uygulama başarılı olmuş. İthalat harcamaları artacak yerde azalmış. Sonuçta 2012 yılı cari açığının 50 milyar dolar dolayında kaldığı, milli gelire oranının yüzde 7’ye indiği tahmin ediliyor.
2012’de toplam ihracatımızda Avrupa ülkelerine yapılan ihracatın payı yüzde 55.8’den 48.2’ye geriledi. Afrika ülkelerine ihracatın toplamdaki payı henüz yüzde 8.8 dolayında. 2012’de Asya ülkelerinin toplam ihracattaki payının yüzde 28.3’den yüzde 34.8’e çıkması dikkati çekiyor. Bu ise Yakındoğu ülkelerinin ihracattaki payının yüzde 27.9’a yükselmesi kaynaklı.
Ne var ki Yakındoğu ülkelerine yapılan ihracatın büyük bölümü İran‘a doğrudan ve BAE üzerinden yapılan ihracattan oluşuyor.
2012 rakamlarına bakarak bu yıl için nasıl bir değerlendirme yapılabilir?
- İthalatın büyümemesinin nedeni büyümeden fedakârlık olduğuna göre, 2013 yılında da düşük büyümeye razı olur isek, dış ticaret açığı ve sonuçta cari açık 2012 yılı büyüklüklerinde kalabilir. Belki de daha da küçülebilir.
- Kıymetli Türk Lirası (ucuz döviz) ile ve de bugünkü üretim yapısı ile tüm çabalara rağmen ihracatta önemli (dişe dokunur) bir artış sağlanamayacağı anlaşılıyor.
Görüldüğü kadarı ile 2013 yılında ihracatta büyük değişiklik olamayacak. İthalatın artıp artmaması ise Ankara’nın ayağını frenden çekip çekmemesine bağlı.