Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Başbakan Sayın R. T. Erdoğan, dün Davos‘a hareket etmeden önce yaptığı basın toplantısında, “IMF’nin geçen yıl mayıs ayından bu yana Türkiye’nin önüne yeni maddeler getirdiğini, bu noktalara cevaplar verilmesine rağmen hâlâ bunların farklı biçimlerde önlerine geldiğini” söyledi.
Önceki gün, IMF yetkilileri, “müzakerelerin önümüzdeki haftalarda devam edeceğini” açıklamışlardı. Bu açıklamadan sonra Başbakan Erdoğan 10 günlük bir aradan söz etti. Bu arada Türkiye’deki IMF heyetinin ABD’ye döndüğü duyuldu. Son olarak da Davos’ta bulunan Merkez Bankası Başkanı CNBC-e’de yayımlanan söyleşide Servet Yıldırım’ın sorusu üzerine, “IMF müzakerelerinin ertelenmesinden haberinin olmadığını” belirtti.
Görülüyor ki IMF ile ilişkiler tam anlamıyla bir “Pehlivan tefrikasına dönmüş durumdadır... On aydır süren bir güreş var. Sonucu belli değil. Uzadıkça uzuyor. İzleyenlere gına geldi.

Uzadıkça risk büyüyor
IMF ile anlaşma imzalayan başka ülkeler kısa sürede anlaşabilirken, Türkiye’nin müzakerelerinin on ay sürmesinin bir nedeni olmalıdır.
- Acaba bizim sorunlarımız başka ülkelerinin sorunlarından daha mı ciddi?
- Acaba biz başka ülkelerin istediklerinden farklı isteklerde mi bulunuyoruz?
Hükümet, IMF ile önceki anlaşmanın süresi sona ererken, yeni bir anlaşma yapmaya istekli görünmüyordu. Hükümetin böyle bir politika kararı almaya hakkı vardı. IMF ile ilişkiyi sürdürmeme kararı alınmış olsaydı, (1) Hükümet bu kararın gereği olan politikaları belirleyecek ve uygulayacaktı. (2) Ekonomiyi değerlendirenler bu karara göre değerlendirme yapacaklardı.

‘Biz çağırdık’
Fakat bir süre sonra hükümet, IMF ile anlaşma yapmak üzere yola çıktı. (Zaman çabuk geçiyor. Demek ki yola çıkalı 10 ay olmuş.) Yurtdışında ve yurtiçinde ekonomiyi değerlendirenler (ekonominin oyuncuları ve seyircileri) beklentilerini IMF anlaşmasına endekslediler.
İşte bunun içindir ki, IMF anlaşmasının gecikmesi, anlaşmayla ilgili olumsuz haberler, içeride ve dışarıda büyük hasara yol açıyor.
Söylentilere göre, Başbakan, IMF anlaşmasının sonuçlanmasını mahalli idare seçimlerine bağlamış durumda. Başbakan seçime bir hafta kala IMF ile anlaşmayı bir başarı olarak açıklayacak. IMF anlaşmasına bağlı olarak alınacak tedbirleri bir müjde olarak halka duyuracak. IMF rüzgârını seçimde oya dönüştürecek.

Haberin Devamı

Orhan Duru’nun iskemlesi boştu
Dün çarşambaydı. Beşiktaş’ta Balıkçılar Çarşısı içindeki Turgut’un Yeri’nde Orhan Duru’nun her çarşamba katıldığı dostlar sofrasındaki iskemlesi boştu. Masadaki boş tabağın yanına bir kırmızı gül ve de bir bardak kırmızı şarap koymuşlardı.
Halbuki sofranın müdavimlerinden Murat Katoğlu, Orhan Duru’nun sağlığına dokunacağı endişesiyle son zamanlarda bir bardak şarap içmesine izin vermez, Orhan Duru ısrarcı olunca da bardağın yarısının suyla doldurulmasını sağlardı. Cahit Kayra ise tuz müfettişliği yapar, balık çorbasına tuz serptirmezdi. Hasan Pulur ise, “Eve giderken bir kutu börek al. Yoksa Sezer Hanım gelecek, çarşamba seni yollamaz” diyerek takılırdı.
Orhan Duru bütün bunları sakin ve mütebessim dinlerdi. Ama dünkü çarşamba iskemlesi boştu. Çok zarif bir insandı. Fiziğiyle, duruşuyla, kafasıyla, ruhuyla...
Allah rahmet eylesin.