İstanbul'un her köşesinden fışkıran "sanat"ın özelliği, "şehir ve şehirde yaşayan insanlarla bütünleşen, 'genç bir sanat' olması".İstanbul, "Avrupa'nın önemli bir sanat merkezi" haline geliyor. Tarihi eserleri doğal güzellikleri ile ilgisini çekemediğimiz yabancılar, İstanbul'daki bu sanat hareketinin cazibesi ile İstanbul'a gelmeye başladı. Sanat merkezlerinde yerliden çok yabancı izleyici var. İstanbul'un otellerinde boş yer kalmadı...Ekonomide, iç ve dış politikada olumsuzluklardan bunalan halkımız bu iyilikleri, bu güzellikleri, gelişmeleri maalesef fark edemiyor. Bunların mutluluğunu paylaşamıyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı'nın (İKV) şemsiyesi altında düzenlenen bienallerin 9'uncusu 16 Eylül'de başladı, 30 Ekim'e kadar devam edecek. İki yılda bir tekrarlanan bir sanat şöleni olan "İstanbul Bienali" sayesinde İstanbul'un her köşesinden "sanat fışkırmaya başladı". Bu bienalin küratörleri (yaratıcıları) Vasıf Kortun ile Charles Esche, "Bu bienal, İstanbul için ve İstanbul hakkında. İşler ile sergilenecek mekânlar arasında yakınlık kurmak istedik" diyorlar.Bunun için bienale katkıda bulunacak sanatçılardan şehirde yaşamaları, yeni işler üretmeleri istenmiş.Sanatçıların başka şehirlerle karşılaştırıldığında İstanbul'un öne çıkan özelliklerine ışık tutabilecek çalışmaları, İstanbul'un özelliklerini yansıtan farklı bölgelerde, farklı binalarda sergileniyor. Karaköy'de Liman İşletmesi'ne ait 5 No'lu Antrepo'da, resim, fotoğraf, sinema, video ve yerleştirmelere yer verilmiş.Ljubljana'da 1983 yılında kurulan bir sanatçı grubu olan Irwin'in yüze yakın kolajlanmış ikonu Antrepo'nun alt katının tek bir duvarını kaplıyor.Antrepo girişindeki İstanbul'un yapısal karmaşasını sergileyen fotoğraflar ile bütünleşen yerleştirme çok etkileyici. Bienali izleyiniz Bienale katılan sanatçıların eserleri sadece 5 No'lu Antrepo'da sergilenmiyor. Şişhane'nin en görkemli binalarından olan ve İstanbul Kültür Sanat Vakfı için sanatseverlerin bağışlarıyla satın alınan Deniz Palas, Tophane'deki tütün deposu, 1882 yılında İtalyan Amele Cemiyeti için inşa edilen Garibaldi binası, Tünel'deki Bilsar binası, Bankalar Caddesi'ndeki Garanti binası, Beyoğlu'ndaki Platform Garanti Güncel Sanat Merkezi binası, bienale katılan sanatçılara ev sahipliği (daha doğrusu sergi sahipliği) yapıyor.Bienal bütünü ile iyi düşünülmüş, iyi uygulanmış, ilgi çekici bir sanat olayı. Bienale ev (sergi) sahipliği yapan binaların içinde dolaşanların sayısı, binalar arası gidip gelenlerin sayısı da bunu gösteriyor.Bienal, aynı günlerde İstanbul'da çok sayıda sanat olayının (eşzamanlı olarak) gerçekleşmesine davetiye çıkardı.İstanbul'da yaşıyorsanız, İstanbul'a yolunuz düşüyor ise bu sanat olaylarından mutlaka yararlanınız. Gençlerimizin, çocuklarımızın bu sanat olaylarına ilgi duymalarını teşvik ediniz. guras@milliyet.com.tr Görülecek çok şey var
