Yakınları Uluğbay'ın "fevri hareketlerden kaçınan", her adımını düşünerek, taşınarak atan bir kişi olduğunu söylüyor. Böyle bir kişinin televizyondaki bir habere sinirlendikten sonra çekip silahı kendini öldürmeye kalkması akıl dışı bir senaryodur. Çok büyük boyutta bir olay veya çok büyük boyutta olaylar zinciri Uluğbay'ı intihara itmiş olabilir.
Kim olursa olsun bir kişinin intihara karar verecek ölçüde bunalıma girmesi ve intihar teşebbüsü hem kendisi için, hem ailesi için çok kötü bir şey...
Bu kişi Türkiye ekonomisinden sorumlu bir kişi ise, o zaman kötülük kendisinin ve ailesinin sınırını aşar ve ülke için de kötü, çok kötü bir durum yaratır.
Bakan Uluğbay, devlet ciddiyeti ile tanınmış, tanıyanların namusuna kefil olduğu, adı hiçbir kanun dışı olaya karışmamış pırıl pırıl bir Mülkiyelidir. İntihar teşebbüsünün nedeni Japonya'da ve Avrupa'da daha önce isimleri yolsuzluğa karıştığından intihar eden politikacılarınkinden farklıdır. Japonya'daki ve Avrupa'daki intihar teşebbüslerinin nedeni şahsi sorumluluktur. Uluğbay'ın durumunda böyle bir şey yoktur. Bu nedenle Uluğbay'ın intiharı, ilgili olduğu alanda, konularda Türk ekonomisi ile ilgili ciddi şüphelerin ortaya çıkmasına ve bu şüpheler üzerinde spekülasyona neden olmuştur. Olacaktır. Mülkiyeli Uluğbay, "basit bir şekilde istifa edecek yerde", çıkış yolunu intiharda aramasının ülke ekonomisine getireceği zararı bilecek, ölçüp tartacak kafa yapısında ve sorumluluk duygusunda bir kişi iken, çaresiz kalıp, "tetiği çekecek" noktaya gelmesi, durumun "vahametini" daha da artırmaktadır.
Uluğbay'ın intihara teşebbüsü çok kötü oldu... İçeride çok kötü oldu. Dışarıda çok kötü oldu.
Önce dışarıda neden kötü olduğunu özetleyeyim:
- Türkiye sırat köprüsünün üzerinde. Henüz köprüden geçmek için adımını bile atamadı. Yabancı finans çevreleri şüphe ile, dikkat ile Türkiye'yi izliyor. Türkiye uzun süredir yabancılara güven aşılamaya, ciddiyetini anlatmaya çabalıyor. IMF ile ilişkiler kuruluyor, Avrupa finans çevreleriyle acil kredi anlaşması için ön hazırlıklar yapılıyor.
- İşte tam bu sırada ekonomiden sorumlu, Hazine'den sorumlu Devlet Bakanı intihara teşebbüs ediyor.
- Böyle bir tabloda yabancı finans çevreleri Türkiye'ye tabii ki şüphe ile bakmaya başlar. Elini uzatacak olanlar, bir süre beklemeyi tercih eder.
İçeride de bu iş kötü oldu.
- Hikmet Uluğbay, bürokrasideki birikimi, eski ilişkileri, önceki hükümette sağladığı saygınlık ile ekonominin kaptanlığını yürütüyordu. Yerine yeni birinin getirilmesi, yeni gelenin koltuğuna alışması, ekibini kurması, işi öğrenmesi zaman alacaktır.
- Hikmet Uluğbay ciddi bir Mülkiyeli olarak kanun çizgisi içinde kalan bir devlet adamı idi. Popülist isteklere, politikalara direnme başarısını gösteriyordu. Yerine gelecek politikacının aynı çizgiye girmesi biraz zordur.
- Türkiye'de piyasalarda zaten tedirginlik var. Devlet güven tazeleme arayışında. İntihara teşebbüs tedirginliği artırdı... Güveni zedeledi.
- Ekonomiden sorumlu, Hazine'den sorumlu bakanın masasında karar için, acil karar için bekleyen dosyalar sahipsiz kaldı. Bunların en önemlileri bazı bankalarla ilgili dosyalardır.
Ne taraftan baksanız kötü... Kendisi için kötü, ailesi için kötü... Ama en önemlisi Türkiye için kötü...
Özay Şendir
‘Diyalektik bir şey’ olarak Lozan tartışması...
16 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Sosyolojik hatalar!
16 Mayıs 2025
Zafer Şahin
Sanatçılar ‘Terörsüz Türkiye’ istemiyor mu?
16 Mayıs 2025
Abdullah Karakuş
Krizler, görüşmeler ve sonuçları
16 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
İttifak’ta görüş ayrılığı çıkmadı
16 Mayıs 2025