Başbakan uzun aradan sonra Putin ile konuşma fırsatını buldu. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre buluşmanın ana konusu “Suriye” imiş. Keşke Başbakan bu fırsatı (Ne işe yarayacağı belli olmayan Suriye tartışması için harcayacağı yerde) Rusya ile aramızdaki soğukluğun giderilmesi ve de ekonomik ilişkilerdeki tıkanıklığın açılması için kullansa idi.
Rusya için Türkiye ne kadar önemlidir bilemeyiz ama Türkiye için Rusya çok, hem de çok önemlidir.
* Rusya, sınır komşumuz. Karadan, denizden burnumuzun dibinde koskoca bir ülke. Arabaya binen karadan, takaya binen denizden Rusya’ya ulaşıyor. Bırakınız kurumsal ticareti, kişisel olarak çok sayıda Türk insanı Rusya’da iş yapıyor. Ekmek parası kazanıyor.
* Enerjide Rusya’ya göbekten bağlıyız. Bağlı kalmaya mahkumuz. Nükleer santral bu bağı daha da artıracak.
* Rusya’dan aldığımız enerjinin güvenilir, kesintisiz ve ucuz olması bizim için önemli.
* Rusya pazarı bizim için çok önemli pazar. Öncelikle tarım ürünleri, gıda ürünleri, dayanıklı tüketim malları ihracatında büyük potansiyeli olan bir pazar.
* Rusya Türk inşaat firmalarına uzun süredir geniş imkân tanıyor.
İşte bu nedenledir ki, (politik ilişkilerin önemi bir yana) Rusya ile iyi ekonomik ilişkiler kurmakta, ilişkileri sıcak tutmakta yarar ve mecburiyet vardır.
Çözüm bekleyen sorunlar
Başbakan’ın Putin ile “Suriye” konusunda neler konuştuğunu biliyoruz da çözüm bekleyen ekonomik sorunların konuşulup konuşulmadığı konusunda açıklama yapılmadı.
* Başta İstanbul olmak üzere Marmara Bölgesi’ni besleyen Batı Hattı diye bilinen 6 milyar m3 kapasiteli hattan yılbaşından bu yana gaz gelmiyor. Önümüz kış. Özel sektör firmaları Ruslar ile anlaşamazlar ise gaz açığımız olacak.
* Rusya’nın Ankara Büyükelçisi temmuz ayı başında Moskova’da açıklama yaptı. Akkuyu’da Rusların inşa edecekleri nükleer santralın faturası 20 milyar dolardan 25 milyar dolara çıkacakmış. 5 milyar dolarlık maliyet artışının Türkiye’ye ne yük getireceği belirsiz.
* Rus petrolünün, Boğazlardan geçen gemilerle taşınmasının yerine, Samsun’dan Adana’ya boruyla akıtılması konusundaki belirsizlik bitti denilirken, devam ettiği görüldü. Rusya’nın bu hattan yılda 70 milyon ton petrolün taşınmasını ve Ceyhan’da bu petrolü işleyecek bir rafineri kurulmasını kabul ettiği, bu konuda anlaşma imzalandığı açıklanmıştı.
Rusya, ithalat yaptığımız ülkeler listesinde ilk sırada. 2011’da 23.9 milyar dolarlık, bu yılın ilk 5 ayında 10.2 milyar dolarlık ithalat yaptık. İthalatı karşılayacak kadar ihracat yapamasak da, Rusya bizim için önemli pazar. 2011 yılında 5.9 milyar dolar ihracat yaptık. 7’nci sırada idi. Bu yılın ilk 5 ayı 2.6 milyar dolarlık ihracat yaptık. 5’inci sıraya yükseldi.
Dış ticaretimizde bu kadar ağırlığı olan Rusya ile ilişkileri Suriye uğruna daha da soğutmak ne kadar doğru olur?
Herhalde büyüklerimizin vardır bir bildiği!
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025