Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Yılda 600 bin ton soya fasulyesi ithal ediyoruz. Bunlar sofraya margarin olarak geliyor, tencereye sıvı yağ olarak giriyor.Şimdilerde bir de mazotun yerine dizel araçlarda kullanılan "biodizel" üretmek için soya fasulyesi ithaline başladık.Son yıllarda enerji talebinin büyümesi ve petrol fiyatlarının artması karşısında bitkilerden benzin ve mazot yerine kullanılacak yakıt üretme çabaları arttı.Biodizel üretimi için 6.5 milyon euro dolayında bir yatırım ile biodizel üretim tesisi kuran Mustafa Ezici ile konuştum. Mustafa Ezici Gaziantep kökenli, zeytinyağı üreticisi bir aileden geliyor. Yağ sanayii yanında yem sanayiinde de üretim yapıyor. İzmit'te Dilovası'ndaki tesisin Avrupa'nın en büyük ilk on tesisinden biri olduğunu söylüyor. Ne günlere kaldık... Biz bir zamanlar yemeklik yağ açığımızı kapatmak için soya peşinde idik. Karadeniz'de soya üretmeye çalıştık. Soyalar üretilecek de yağ yapacağız diye soya yağı fabrikası kurduk. Bizim çiftçimiz soya yetişmeyince, dışarıdan getirmekten başka çare kalmadı. Soya yağı fabrikasında da fındık yağı çıkarmaya başladık. Günde 250 bin-280 bin litre biodizel üretecek kapasiteye sahip. Bu kapasite, halk ölçüsü ile, 15 büyük mazot tankeri dolusu biodizel demek.Biodizelde kullanılan soya yağında yüzde 10 gümrük vergisi var. Üretilen biodizel yüzde 18 KDV'ye tabi. Vergileriyle 1 litre biodizel 1.5 YTL'ye satılıyor. Halbuki vergileriyle 1 litre mazot 2.1 mazot 2.1 YTL dolayında.Biodizel yüzde yüz dizel yakıtı olarak kullanılmıyor. Bizde en fazla yüzde 2 oranında mazota katılmasına izin verilecek gibi görünüyor. Demek ki, günde 15 tanker dolusu saf biodizel, mazot ile karıştırıldığında 300 tanker dolusu biodizel-mazot karışımı elde edilecek. Dilovası'ndaki tesisin yıllık soya fasulyesi ihtiyacı 70 bin ton dolayında. Şimdilerde ithal bir ton soyanın maliyeti 750 dolar dolayında imiş. Mazottan ucuz Mustafa Ezici, dizel yakıtı pazarlayan ve dağıtan şirketlerin mazotu biodizel ile harmanlamaya hazır olduklarını fakat bu konudaki resmi düzenlemelerin henüz sonuçlanmadığını anlatıyor.Değişik kaynaklardan öğrendiğime göre, resmi düzenleme yapılmamasına rağmen, "merdiven altı" diye adlandırılan basit imalathanelerde, kullanılmış yemeklik yağlardan biodizel üretimi yaygınlaşmış. Ve bu yakıtlar değişik oranlarda mazota karıştırılarak satılıyor. Kullanılıyor. AB ülkelerinde çevre ve insan sağlığı bakımından biodizelin mazot ile harmanlanması 2005 yılından itibaren zorunlu hale getirildi.Bu durumda, biodizelde hammadde bakımından dışa bağımlı hale gelmemek için enerji bitkileri denilen bitkilerin üretimini artırmaya mecburuz. Bu yeni iş alanını köylümüze, çiftçimize anlatarak, onlara yol göstermek Tarım Bakanlığı'nın işi. guras@milliyet.com.tr Üretimini artırmalıyız