Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Bodrum bir yarımada. Şehir yarımadanın güneyindeki bir koyda gelişmiş. Yarımadanın kuzeyi Mandalya Körfezi, güneyi Gökova Körfezi, batısı Ege Denizi. Yarımadanın üç yanında küçücük küçücük koylar var. Ben diyeyim yüz, siz deyin dört yüz küçücük koy... Her koyun denizi farklı, rüzgarı farklı. Bir koyda rüzgar eserken öbürü sakin. Bir koyda güneşin doğuşunu seyretmek güzel, öte yandakinde batışını.
Yarımadanın kuzeyinde Mandalya Körfezi'ne cepheli koylardan biri de Türkbükü. Türkbükü koyunda, kıyı boyu dizilen küçük kahveler ve lokantaların, denize uzanan ahşap iskelelerini gün boyu denize girenler kullanıyor. Akşamları bu iskelelerin üzerine dizilen masalarda yemek yeniliyor.
Türkbükü'nün eskilerinden Safiye, "Fortessimo" isimli barının işletmesini bırakmış. Halbuki "Safiye'nin yeri" yaz, kış Türkbükü'ne gelenlerin buluşma mekanı idi.
Safiye'nin biraz ötesinde Ufuk Çakır'ın Mey'i, "up - grade" olmuş. İskelenin üzerine İngiliz "teak" sandalyeler dizilmiş. Salih Oturak, yol üzerinden gelene geçene güler yüzüyle selam veriyor. (252 - 377 51 18)
Mey'in hemen yanındaki lokantayı işleten "Giritli", Şaban Güven ile eşi Handan Güven yer değiştirmiş. Koyun ucunda, Palmira Otel ve Ship Ahoy'dan hemen sonra denizin kıyısında yeni açılan "Granca Klüp"ün işletmesini almış. (252 - 377 50 69).
Giritli, bundan böyle müşterilerini Granca Klüp'te ağırlayacak. Handan Güven mutfağa girmiş, "Girit usulü" zeytinyağlılar hazırlıyor, balık pişiriyor. Şaban Güven güler yüzüyle müşterilerini yeni mekana alıştırıyor.
Onun hemen yanında Türkiye'nin ve Bodrum'un en lüks butik oteli olduğu söylenen "Ada Otel"in sahipleri Süreyya ve Vedat Semiz, "Ada Sahil" ismi ile güzel bir tesis açmış. Tesisin yönetimini Mehmet Özdoğan üstlenmiş. Dekorasyonu, mutfağı, barı, duşu ve tuvaletleriyle beş yıldızlı otel çizgisinde bir tesis. Bahçedeki asırlık ağaçlar ve karşıdaki deniz insanı büyülüyor. (252 - 377 52 66)
Hem "Granca Klüp" hem "Ada Sahil"de gün boyu denize girmek isteyenlere yardımcı oluyorlar. Gün boyu hafif yiyecekler ve alkolsüz içki servisleri var. Akşam yemekleri 10 milyon lira dolayında.
Granca Klüp ve Ada Sahil'den bir önce Fidel Model, ondan önce de Türkbükü'nün klasiği Zafer Tarlan'ın Ship Ahoy'u var. Ship Ahoy, gün boyu denize girenlerle, akşamları yemek yiyenlerle, sabaha karşı da bara takılanlarla dolu. Zafer Tarlan'a bu yıl Cemal Yarar yardımcı oluyor. Sertaç Cesur servisi ile müşterileri memnun ediyor. (252 - 377 50 70)
Ne kadar kalabalık olursa olsun Ship Ahoy'un mutfağı ve servisi aksamıyor. Aynı çizgiyi koruduğundan da müşterisi eksilmiyor, artıyor.
Şehir içinde ise Küba ve Sapa tıklım tıklım dolu. Sahiplerinin her zaman işlerinin başında olması bu iki müessesenin başarısının sırrı. Küba'da Bülent Şenol sadece müşteri ile değil, mutfak ve servis ile de ilgileniyor. Hüseyin Çam ve Şefik Kaya serviste kaliteyi sağlıyor. (252 - 313 44 50). Yurtsev Çolakoğlu'nun Sapa'sı (252 - 317 11 83) ise, Figen ve Hümeyra'nın çizgisinde açık büfesi ile bir başka Bodrum klasiği oldu.