Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Başkan iyimser. (Her gün gazetelerde çeyrek sayfa resmi yayımlanan TMSF Başkanı Maşallah film artisti gibi yakışıklı. Manken gibi giyiniyor. Devamlı gülüyor. Böyle birinin iyimser olmamasına imkan var mı?) Diyor ki, "15 yıllık ödeme süresini 12 yıla çektik. Borç faizi yüzde yarımdı, yüzde 1e çıkardık. Banka batıranlarla protokol yapıyoruz. Ellerindeki malları alıyoruz. Onları borçtan düşüyoruz. Bugüne kadar nakit olarak bir şey ödemediler ama 12 yıl içinde inşallah borçlarını öderler." Zaman çok şeyi unutturuyor. Neredeyse banka batıranlardan özür dilenecek bir hava yaratılıyor. Batık 46 milyar doları tahsilden sorumlu TMSF Başkanı bile "Zavallı banka sahiplerinin (batırdığı değil) kullandığı krediler 17 milyar dolardır. Bunun üstü (yani 29 milyar dolar) onların günahı değil, bankaların operasyon zararları, faiz ve kur dalgalanmalarının getirdiği yüktür" diyor.Sizin anlayacağınız, zaman geçtikçe "Fatura küçültülecek, küçültülecek" sonunda bütünüyle silinecek. Çünkü, bu faturayı nasıl olsa "saf ve bakir Türk halkı tıkır tıkır ödemektedir..." Banka batıranlarla yapılan anlaşmalar, (Anadolu deyişiyle) yaz tahtaya, al haftaya uyutmasıdır.Elinde bankası varken, banka kaynaklarıyla sanayi işletmelerini beslerken, başka bankalardan, back - to - back kredi kullanırken para kazanamayanlar, para batıranlar, bundan sonra bankaları batmış, sanayi şirketleri çökmüş durumda nasıl para kazanacak da TMSF ile yapılan protokol şartlarını yerine getirecek, batırdığı paraları ödeyecek? Bunu TMSF Başkanı görmüyor mu? Bunu protokole imza atan batık banka sahipleri bilmiyor mu? Görüyor, biliyor ama bu yolla defter kapatılıyor. Kanuni takibat sona eriyor, banka batıranların "zuladaki paraları"nı daha rahatça harcamalarına, yatlarında katlarında daha rahat yaşamalarına, hiçbir şey olmamışçasına iş aleminde salına salına dolaşmalarına, sosyetede boy göstermelerine imkan yaratılıyor. Batan bankaların sahiplerinin hemen tamamını tanıyorum. Bu yazıya üzüleceklerini biliyorum ama onların üzüntüleri manevi, benimki hem manevi hem maddi. Çünkü saf ve bakir bir TC vatandaşı olarak ben onların batırdıkları paraların faturasını kendi çapımda ödüyorum. Fatura kapatılıncaya kadar da ödemeye devam edeceğim.TMSF Başkanı iyimser dedim ya.... Bu iyimserlikle "Banka batıran A - B - C ile de görüşmeler sürüyor. Onlarla da anlaşma yapacağız" diyor. Yapınız, yapınız. 12 yıllık anlaşmalar yapınız. 12 yıl uzun süre... 12 yılda Allah kerim! Türkiyede neler olur, neler olur... Siz bugün banka batıranları rahatlatınız da... üst tarafı kolay.Hikayeyi tekrarlamak zorundayım: "Hükümdar kafayı bozmuş, çok sevdiği atına konuşma öğretilmesini istiyormuş. Ülkenin dil bilgelerini teker teker saraya çağırıyor, "Bu ata konuşma öğret" diye buyuruyormuş. "Ata konuşma öğretemem" diyenin de kellesini kestiriyormuş. Bir, üç, beş... Huzura en son getirilen dil bilgelerinden biri, "Ben ata konuşma öğretirim ama beş yıl süre isterim" deyince hükümdar çok sevinmiş. Dil bilgesinin teklifini kabul etmiş, onu altına boğmuş. Dil bilgesine dostları, "Sen ne yaptın, hiç ata konuşma öğretilir mi?" diye sorunca, cevaplamış: "Beş yıl uzun bir süre, beş yılda ya hükümdar ölür, ya at ölür, ya ben ölürüm. Bir günde kelleden olmak varken, beş yıl sefa sürmek fena mı?"Sayın okuyucularım, özetle bizim TMSFnin banka batıranlarla imzaladığı 12 yıllık ödeme anlaşmalarının bu hikayedekinden farkı yoktur. guras@milliyet.com.tr Batan bankaların faturası (şimdilik) 46 milyar dolar. Bugüne kadar banka batıranlardan yapılan tahsilat 1.8 milyar dolar. Milliyet Ekonomide dün Derya Sazakın Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanıyla yaptığı söyleşi yayımlandı.