Hakan Kütahya

Desen kullanımı her zaman sorulan ve herkesin kafasını karıştıran bir konu. Deseni nerede, nasıl kullanmalıyız? sorusunu çoğu kez yanıtladım ama hazır yaz geliyorken yine üzerinden geçmek ve kafanızdaki soru işaretlerini en aza indirmek isterim.

Desen kullanımı gerçekten çok zor, ben kendimi bu konuda birkaç pratik gruplandırmayla sınırlayıp, sabitliyorum. Mesela çift desen kullanacaksam; aynı desenin farklı renkleri ile işlenmiş kumaşlar seçip mekanın içine dağıtıyorum. Örnek vermek gerekirse; geçenlerde bir salon için kumaş seçimine gittim, pudra tonlarında gül desenli kabartmalı bir kumaş seçtim. Ancak arkasına gelecek yemek bölümünün sandalye kumaşlarını ise mavi tonda seçtim. Böylelikle başka, onunla yarışabilecek bir desen koymadığım için hiçbiri birbirinin önüne geçmedi ve orada harika bir uyum sağlandı. Diğer seçenek ise benzer desenleri bir araya getirmek. Yine örnek vermek gerekirse; karteladan seçtiğim bu ürünün aynı kumaş türü olup, benzer ama aralarında farklılık

Son zamanlarda artık malzeme kavramımız iyice değişti. Artık zeminlerde merdivenlerde mikro beton kullanmaya başladık. Eskiden oteller, restoran ve kafelerde kullanılan malzemeler yerini evlerde almaya başladı.

Seramik ve parkenin derz sıkıntısını yaşayıp, hangi yöne döşemeliyiz sorusundan bizi kurtaran mikro beton yüzeyi tertemiz ve dümdüz çıkaran bir seçenek oldu. Sadece zeminlerde değil artık tezgahlarda ve dolap kaplamalarında 4mm halinde sürülen bu malzeme, bize bohem hayatın keyifli görüntülerini sağlıyor. Banyo tezgah ve duvarlarında yakın zamanlarda sıkça göreceğimiz bir malzeme olacak.

Poliüretan malzemeler, plexinin daha kalını. Oturma alanları, aydınlatmalar, tabureler de bu malzeme kullanımı başlandı. Bu da farklı malzemelerle yapılan benzer ürünlerin önüne geçti. Kullanım rahatlığı, silinebilirliği ile hayatı kolaylaştırmasının yanı sıra özellikle bahçelerde yağmur ve kış şartları altında daha rahat kullanım sağlıyorlar. Her mevsim başı ve sonu içeri kaldırıp, dışarı çıkartmaktan bizleri kurtaran yeni seçimler gitgide artıyor. Aynı

Ev dekorasyonu da tıpkı kıyafet gibi kombinleri bir araya getirerek anlamlı hale geliyor. Ama genel olarak bu kombinleri yaparken herkesin zorlandığını görüyorum. En zorlanılan kombinlerin başında ise koltuklar geliyor. Mesela kapitoneli büyük koltuklarla gidip yine kapitoneli bir koltuğu takım yapmak en büyük yanlışlardan biri. Hem iki koltuğun birbirinden ayırt edilememesine yol açıyor hem de sıradanlığa davetiye çıkartıyor. Bunun yerine bir kapitoneli bir düz modelle ortak rengi yakalamak veya ton sürton renkleri kullanmak daha başarılı olacaktır.

Renk konusunda ise gri tonlarında bej ve ekru, kahve tonlarında ise krem, kirli beyaz renklerle takım oluşturabilirsiniz. Bunlara ilave etmek istediğiniz berjerleri ise ahşap ağırlıklı seçip kumaşlarını da iki koltuktan birinin renginde seçebilirsiniz. Ebatlar konusunda ise düşünmeniz gereken tek şey ise yaklaşık ölçüleri değerlendirmeniz.

Desenli kumaşları seçersek peki dediğinizi duyar gibiyim. Onda da en fazla birini desenli seçip içindeki tonlardan düz bir kumaşla diğer koltuğu kombinleyebilir böylelikle

Bu hafta sizlere iç mimari de malzeme açısından yeri her zaman ayrı olan, dünyanın dört bir yanından gelmiş tablo gibi yüzeylere sahip mermerlerin kullanım alanlarından bahsedeceğim.

Mermer bulunduğu coğrafi bölgeye göre şekillendiğinden ülke bazlı farklılıklar sergiliyor. Mermer ocağının toprak özelliklerine göre oluşan renkleri ve dokuları farklı. Mesela Portekiz’den gelen rose bir ürünü ülkemizde bulamıyoruz. Ki bu pencereden bakıldığında örneğin Uzakdoğu’dan çıkartılan bir mermerle Avrupa’da çıkartılan mermerler arasında gerek renk gerekse doku farkı oluşacağı aşikar. Dolayısıyla ben de hem ev sahibinin tercihlerini hem de tasarımın unsurlarını tamamlayacak olan ürünler arasından seçim yapıyorum eğer projemde mermer kullanacaksam.

Masa ve tezgahlarda mermer kullanımının daha zor olduğunu biliyoruz. Ama mermerin dekorasyona kattığı o hissiyatı da fazlasıyla seviyoruz... Bu noktada da mermeri daha rahat kullanacağımız alanlarda konumlandırdık. Tv ünitesinin arkasında, kenar yüzeylerde mermer kullanmaya karar verdik. Özellikle bazı

İki ay sonra en sevdiğim mevsim ilkbahar kapımızda… Ben ufak ufak evimi bahara hazırlamak için çalışmalara başladım. Bu konuda bir kaç tüyo da sizlere vermek istedim…

Bu sezonda bohem mi devam edeceğiz diye soranları duyar gibiyim… Ama bu sene biraz tarzımız değişiyor. O bohem havadan çıkıp, daha çok 80’lerin renklerini kullanmaya başlayacağız.

Renkseverler, müjdemi isterim:) Pembeler, sarılar ve yeşiller geliyor 80’ler ile birlikte. Açık ahşaplarla destekleyici olarak kullanacağımız bu renkler için açık renkli mobilyalarınızı ve açık renkli hasır objelerinizi hemen gözden çıkartmayın. Sadece minderini, koltuk şalını renklendirin yeter:) Bunları değiştirmek bile mobilyanızı farklılaştıracaktır.

Bitkilerde ise kaktüsler ve tropik ağırlıklı seçimler bizleri bekliyor. Sıcağa dayanıklı bu bitkilerin saksı detaylarında ise toprak tonları daha da öne çıkıyor. Bu tercihlerde evimize Meksika havasını taşıyarak balkonlarımızı, bahçelerimizi şenlendirecek.