Hamdi Türkmen

Hamdi Türkmen

hamdi-turkmen@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

KAZANMAK zordur. Kazandıktan sonra “başarılı olmak” çok daha zordur.
İzmir’de yüzde 55 oyla seçilen, 30 belediye başkanlığından 28’ini partisine kazandıran Aziz Kocaoğlu’nu işte bu nedenle önümüzdeki dönem zorlu bir süreç bekliyor.
Milliyet Ege’nin toplantı odasında Aziz Kocaoğlu’nu bu düşüncelerle dinledim.
Başkan tabii ki çok mutlu...
Nasıl olmasın ki?
Hem seçimi kazanmış, hem de fark yapmış.
Bunu saklama gereği duymuyor:
“29 Mart’a kadar meclisin başkanıydım. Şimdi İzmirliler’in büyükşehir belediye başkanıyım...”
*   *   *

İlk verdiği bilgiye sevindim.
“Sigarayı 30 Mart sabahı bıraktım” dedi.
Nedenini açıkladı:
“Sigara içerek bir beş yılı daha tamamlayamayacağımı gördüm. Ya sigarayı bırakacaktım ya da belediye başkanlığını...”
Doğru...
Ama benim bir dost uyarım var.
Sigarasız da olsa, Aziz Bey bu kadrosuyla İzmir’in beklentilerini karşılamakta çok zorlanır.
Sohbetimiz sırasında yüzüne de söylediğim için, yazmakta bir sakınca görmüyorum.
Yanıtını merak ediyorsunuz değil mi?
Suskun kaldı, müstehzi bir ifadeyle gülümsedi.
Bu gülümsemenin “kadro” değişikliği mi, yoksa “aynen devamın” işareti mi olduğunu anlayamadım.
Bekleyip göreceğiz.
*   *   *
Deniz Baykal, kendisini aramış mıydı?
“Hayır, ben aradım” karşılığını verdi.
“Neden?” diye sordum..
“Tebrik etmek için” dedi, ekledi:
“Genel Başkanımı alınan sonuçlarla ilgili olarak tebrik ettim. Biraz da sohbet ettik...”
Bu iyiye işaret...
Demek ki; Kocaoğlu’yla genel merkez arasındaki “buzlar” iyice çözülmüş, ilişkiler normale, hatta “sıcacık” bir havaya dönüşmüş..
Bu yorumuma kızdı.
“Benim ne genel merkezle, ne de sayın Baykal’la hiçbir zaman; ne sorunum, ne de saygısızlık anlamına gelebilecek bir davranışım oldu. Bazı İzmir milletvekilleri, arada bir sıkıntı varmış gibi göstererek, siyaseten ‘rant’ elde etmeye çalıştılar. Hakkımda hayali raporlar düzenleyip Sayın Baykal’a ve Genel Sekreterimiz Önder Sav’a gönderdiler. Söylentiler çıkartıp, genel merkezle aramda bir ‘sorun’ varmış havası yarattılar...”
*   *   *
Seçim sürecinde Aziz Bey’e kesintisiz destek olmaya çalıştım.
Bunu da İzmir için, İzmir’in geleceği için, İzmir’in kazanması için yaptım.
Aziz Bey kazandı.
Sıra şimdi İzmir’de. İzmir de kazanmalı...
Yüzde 55 gibi ezici çoğunlukla seçim kazanan bir belediye başkanına, henüz “zafer sarhoşluğu” geçmeden yazılacak “sıkıntılı” satırlar hoş karşılanmayabilir.
Bunu da biliyorum.
Seçim sonrası ilk sohbetimiz “samimi”, “sıcak” bir ortamda gerçekleşti.
Ne var ki Aziz Bey bu dönem çok ağır bir sorumluluk üstlendi.
Sanki biraz bunun farkında değil gibiydi.
Bu dönem, İzmir ve İzmirliler’in beklentisi “geçen dönemle” kıyaslanmayacak kadar yüksek.
Acil olarak, bir çalışma stratejisi belirlenerek kollar sıvanmalı.
Aziz Bey, İzmir’e yeni bir “vizyon” kazandıracak, “yatırım fakiri” olmaktan kurtaracak projeleri ortaya koyarak, koşmaya başlamalı.