Mehmet Tezkan

Mehmet Tezkan

mtezkan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Okur soruyor.. TT Arena’daki ıslıklı protesto için ne diyorsun?
Susup kaldın da!
Haklı, iki kelam da bizim etmemiz lazım..
Öyle veya böyle..
Edemiyorum, bu işi bir yere oturtamıyorum..
Islıklı protestoyu değil, sonrasında yaşananları..
Mesela, savcının soruşturma açmasını..
13 bin davetiye dağıtan kongre üyelerinin sorgulanacak olmasını..
Polisin kamera kayıtlarını tek tek inceleyerek, ıslık çalanları tespit etmeye çalışmasını..
Galatasaray Kulübü Başkanı’nın ‘üç beş kişi sallandırılsa da ben yırtsam’ ucuzluğunu..
Anlamıyorum..
Bir yere oturtamıyorum..
*
Premier Lig’de olsa..
Tottenham- Manchester City maçında.. Başbakan David Cameron maç izlerken mesela!
Cameron’ın bir bürokratı Manchester taraftarlarını tahrik eden bir konuşma yapsa.. (Gerçi orada yaptırmazlar ama farzı mahal diyelim) seyirciler de ıslıklasa..
Londra savcısı soruşturma açar mı?
Londra polisi kamera kayıtlarını tek tek inceleyip ıslıkçıları belirlemeye çalışır mı?
Manchester Kulübü Başkanı; ‘bulun bulun üstüne de bir temiz dövün’ diye bağırır mı?
*
Geçelim Bundesliga’ya..
Köln- Borussia Dortmund maçına.. Orada da Angela Merkel ıslıklı protestoya maruz kalsın..
Köln savcısı anında soruşturmayı başlatır mı?
Köln polisi adam adama markaja başlayıp ilk ıslığı çalanı bulmaya çalışır mı?
*
La Liga’da olsa..
Barcelona- Real Socieded maçında..
(Gerçi adamlar İspanya milli marşını bile ıslıkla protesto ediyor bir şey olmuyor ama baştan farzı mahal dedik ya bozmayalım..)
Barcelona savcısı ne yapar?
Polisi..
Kulüp başkanı..
*
Çok uzağa gitmeyelim..
Suriye’ye geçelim mi? Hazır vize derdi de yok..
Ummaya - Majd maçına uzanalım.. Devlet Başkanı Beşar Esat’ı, Ummaya taraftarlarının ıslıkla protesto ettiğini düşünün..
Ne olur?
*
Bu soruların cevabını bulursam ıslıklı protestoyu yorumlayacağım..
Mail yoluyla fikrimi soran okura söz..

Haberin Devamı

İlk ıslık çalan ayağa kalksın
Soruşturma derinleştirildikçe derinleştiriliyor..
Düşünebiliyor musunuz, Galatasaray kulübünün kongre üyeleri tek tek soruşturulacakmış!..
Binlerce kişi!..
Onların kimlere davetiye verdiği bulunacak..
Aralarında ıslık çalan varsa devlet büyüklerine hakaretten dava açılacakmış!..
Bu iş acayip mühimleşti!..
*
Bence bu kadar zahmete gerek yok..
İşin kolayı var..
İlk ıslığı çalan Galatasaraylı ayağa kalksın.. Mesela Sivas maçında; o benim desin..
İlk ıslığı çalan bendim..
Sonra olan bitene bakalım..
Demokrasinin neresindeyiz hepimiz anlayalım..

Haberin Devamı

Sokaktaki Aziz Yıldırım
Tanımazdım.. Televizyon ekranlarında görür, sert üslubuna, kırıcı tavırlarına, tepeden bakan yaklaşımına, mahallenin kralı benim haline tilt olurdum..
Burnu bir karış havadaydı..
Değilmiş..
Erzurum gezisinde uzaktan uzun uzun gözlemledim.. Kesinlikle televizyon ekranlarından tanıdığım Aziz Yıldırım değildi..
Bambaşka biriydi.. (Yoksa ikizi olmasın, dublörü falan..)
Niye mi?
Kendiyle barışık, esprili, cana yakın, herkese takılan, halkın arasına pattadak dalan, çocuklarla muhabbet eden biri vardı..
Yüzde yüz eminim..
Televizyondaki Aziz Yıldırım
değildi..

Haberin Devamı

Tenisin farkı..
Spordan başladık, sporla noktalayalım..
Avusturya Açık’ı izliyor musunuz?
Veya şöyle sorayım: Tenis sever misiniz?
Niye mi soruyorum; çok farklı bir spordur da ondan.. Mesela geçen gün oynanan maçta iki rakip arasında 20 yaş fark vardı..
Japon Krumm, Avusturya Açık’a ilk kez 1990 yılında katılma hakkını kazanmış.. Polonyalı Radwanska henüz bir yaşındaymış..
Geçen gün Melbourne’de rakiptiler.. 2.5 saat mücadele ettiler..