Seçime katılın...

28 Ağustos 2015

Seçim için 1 Kasım tarihini Yüksek Seçim Kurulu değil Cumhurbaşkanı Erdoğan ve kurmaylarının tespit ettiği yaygın bir kanı. 1 Kasım 3.5 günlük Cumhuriyet Bayramı’nın son günü olan pazara tesadüf ediyor. Tatile gidip dönmeyecek olanlar vardır. 1 Kasım’ın da zaten bu yüzden yani katılımın düşmesi için 8 Kasım’a tercih edildiği söyleniyor.

Seçime katılım oranının düşmesi çok önemli mi? Çok önemli.

Bu konuda KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır’ı dinlemekte fayda var:

- “ Kutuplaşma nedeniyle zaten 37 - 38 milyonun oyu belli. 8 Haziran’a giderken, seçimin kaderini kutuplaşmadan hareket etmeyen 9 milyon serinkanlı seçmen belirleyecek, demiştik. Ki öyle oldu. Bu kez o serinkanlı dediğimiz dokuz milyon seçmenin bir kısmı çatışma ortamının etkisi ile veya tepkisel olarak “Bir şey değişmiyor” hissi ile sandığa gitmeyebilir. Böyle bir şıkta son seçimde kullanılan 47 milyon oy, bu kez 43 milyona düştü diyelim. Bu rakam 43 milyona düştüğünde Ak Parti’nin 18 buçuk milyon oyunun yüzde karşılığı yüzde 43 buçuk olur. Seçime katılan seçmen sayısının düşmesi farklı bir matematik sonuç getirir.”

Seçime katılım görüldüğü gibi özellikle muhalefet partileri açısından önemli...

3.5 günlük tatilden daha önemli!...

Yazının Devamı

IŞİD tamamdır!

27 Ağustos 2015

Türkiye ve ABD’den yapılan açıklamalarda... Türkiye’nin IŞİD ile mücadelesi konusunda tüm teknik detaylarda anlaşıldığı ve Türkiye’nin de koalisyon ile birlikte örgüte karşı operasyonlara “en kısa zamanda” katılacağı belirtiliyor.
Türkiye ile IŞİD arasında bugünlere gelene dek önemli bir çatışma yaşanmadı.
Gerçi 20 Temmuz Suruç katliamının bir IŞİD üyesi tarafından yapıldığı öne sürüldü. Ancak IŞİD olayı o gün bugün üstlenmedi. Canlı bomba pekala başka örgütlerce manipüle edilmiş olabilirdi. Ne var ki bu ihtimaller üzerinde durulmuyor. ABD Ankara’yı IŞİD’e karşı kullanmaya kararlı görünüyor.
Muhtemel gelişme ne olabilir?
MHP Milletvekili Profesör Ümit Özdağ önceki gün basın toplantısında diyor ki:
- Türkiye ve ABD, yapılan İncirlik Mutabakatı çerçevesinde IŞİD ile de mücadeleye başlamıştır. PKK gibi IŞİD’e de uzun süre müsamaha gösteren AKP Hükümeti, IŞİD’in Türkiye içinde örgütlenmesine ve Türkiye’yi lojistik merkez olarak kullanmasına izin vermiştir. Şimdi ise ABD ile Türkiye birlikte IŞİD’i vurmaktadır. IŞİD, bu saldırılara saldırı ile cevap verecektir. IŞİD, Ankara, İstanbul ve İzmir gibi kentlerde sivil hedeflere yönelik saldırılar ile kamuoyunu derinden sarsmayı

Yazının Devamı

PKK’ya sorular...

26 Ağustos 2015

PKK liderlerinden Duran Kalkan, HDP’nin ateşkes çağırılarına şu cevabı veriyor:

“HDP siyasette yeterince yaratıcı ve başarılı olamadı. Başkalarına çağrı yapıyorlar, ama kendileri neyi başardılar da çağrı yapıyorlar?”

Peki PKK asker öldürmekten başka neyi başardı... Hangi amaca hizmet ediyor?

Gazeteci Levent Gültekin, “Diken”deki yazısında PKK’ya kimi sorular soruyor...

“Hepimiz görüyoruz ki iktidarın bir amacı var: Kaos yaratıp bölge halkını HDP’ye oy verdiğine pişman etmek. Siz de iktidarın istediği şekilde kaosu artırmak, insanları canından bezdirmek için her şeyi yapıyorsunuz. HDP’nin baraj altında kalması Erdoğan’ın işine yaradığı için tüm bunları yapıyor. Peki siz niye yapıyorsunuz?

Yaptıklarınız Kürtlere yaramıyor. Peki bunları kimin için yapıyorsunuz?

‘Öz savunma yaptığınızı’ söylüyorsunuz. Yolcu otobüsündeki yolcuları indirip otobüsü ateşe vermek nasıl bir öz savunmadır? Kürtlerin yaşadığı şehirlerdeki köprüleri havaya uçurmak, yolları kapatmak, şehirleri silah deposuna çevirip hendekler kazmak, araçları yakmak, sivil, asker, polis demeden insanları öldürmek nasıl bir öz savunmadır?

“Barış sürecinde iktidar samimi ve dürüst davranmadı” Bunda haklısınız. Peki siz davrandınız mı?

Yazının Devamı

Paspas yasa!

25 Ağustos 2015

İki garip açıklama...

- Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçimler 1 Kasım’da yapılacak” dedi.

- AKP Genel Başkanı Davutoğlu, kurulacak seçim hükümetinde bakanlık tekliflerini doğrudan milletvekillerine götüreceğini söyledi.

Garipliklere gelince... Önce Erdoğan’ın demeci... Eski Adalet Bakanı Prof. Hikmet Sami Türk yorumluyor:

- Anayasamıza göre Cumhurbaşkanı sadece seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Seçimin hangi tarihte yapılacağına karar verecek olan ise ilgili yasa ve o yasayı uygulayacak olan Yüksek Seçim Kurulu’dur.

- Ahmet Davutoğlu’nun, bakanları ben seçerim, sözüne gelirsek...

- Seçim hükümeti için Cumhurbaşkanı henüz bir görevlendirme yapmış değil. Ayrıca Anayasamıza göre hükümet kurma görevini en çok milletvekiline sahip partinin genel başkanına vermek zorunda da değil. Dolayısıyla Sayın Davutoğlu’nun hükümet kurma görevini almış gibi konuşması doğru değil. Hangi isimleri bakan olarak vereceğini siyasi parti grupları bildirmeli, Başbakan sadece görevlendirmeyi yapmalıdır. Aksi uygulama siyasi nezakete de uymadığı gibi partilerin iç işlerine karışmak olur.

İki yol var...

Yazının Devamı

Münazaracılar!

23 Ağustos 2015

Siyasette, yazarlıkta, entelektüel hayatta öne geçmenin yolları bellidir...
Bilgili, birikimli, donanımlı, zeki olacaksınız, iyi konuşacaksınız, kitleleri etkileyeceksiniz vs...
Son yıllarda bir meziyet daha öne çıktı... Nedir o?
İyi münazaracı olmak...
90’lık delikanlı Ali Nejat Ölçen, iki ayda bir yayımladığı “Türkiye Sorunları” adlı minik dergisinde bu konuya dikkati çekiyor.
Kimdir iyi münazaracı?
“Yanlışı en etkili biçimde doğruymuş gibi savunan kişi...”

Yazının Devamı

Vitesi ararken...

22 Ağustos 2015

Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim tarihini verdi... Tekrar seçim 1 Kasım’da yapılacak... AKP tek başına iktidara gelme şansını bu seçimle zorlayacak.
Bazı anketlerde AKP oyu 7 Haziran’dan bu yana yüzde 2 artmış görünüyor. Parti kurmayları seçime kadar daha da artacağını hesaplıyor. Bu noktada şu soru ortaya çıkıyor:
- Bir siyasi parti ülkeyi bu kadar büyük sorunların kucağına oturttuğu halde oyları artar mı? Neden artar?
Artabilir... Muhalefet güven vermiyorsa, halk muhalefet partilerinin ülkeyi bataktan çıkaracağına inanmıyorsa... Kurtuluşu yine ülkeyi uçurumun kıyısına getiren partiden bekleyecektir. Bir karikatür vardı geçenlerde. Kadın direksiyonda. Adam yanında. Kadın otomobili uçurumun tam dibine getirmiş. Adama dönmüş:
- Kocacığım izin ver de geri vitesini kendim bulayım, diyor...
Eğer adam kadından daha acemiyse... Geri vitesini arama görevini yine aynı kadın üstlenecektir...
Çok parti görünümlü tek parti modeli bu!

Yazının Devamı

Tribünlere oyun!

21 Ağustos 2015

“Silahlar sussun”, “Barış gelsin”, “Gençler ölmesin”, “Analar ağlamasın”... Bizim malum entellerle onların dümen suyundaki TMMOB, DİSK, KESK, TTB gibi kuruluşların ikide bir imza kampanyaları açarak yaptıkları “Barış çağrıları”ndaki klasik sloganlar aşağı yukarı bunlardır.
Sürekli bu klişeleri kullanırlar... Terör örgütüne tek laf etmeyip sürekli “Savaşı çıkartan” taraf olarak devleti suçlayıp dururlar ama o barışın nasıl geleceğini... Formülün ne olduğunu asla açıklamazlar.
Kendilerine buradan bir kez daha soralım; Silahlar sussun, barış gelsin, tamam da... O istediğiniz şey nasıl gerçekleşecek? Sizin bu konuda... Devletin, PKK’nın ve Türk halkının üzerinde mutabık kalacakları bir formülünüz var mı? Varsa nedir? Barış derken neyi anlıyorsunuz... Teröristlerin silahlarını bırakıp çekilmesi barış için yeterli değil mi? Neden o çağrıyı yapmıyorsunuz? Devletin ne yapması lazım? PKK’nın taleplerini kabul etmesi mi? Neden o talepleri yüksek sesle dile getirip Türk halkına ve devlete “Bunları kabul edin de barış olsun” diye mertçe bir çağrı yapmıyorsunuz...
Neden alengirli konuşuyorsunuz...

CHP neden yok?
CHP, kurulacak erken seçim hükümetine bakan vermeyeceğini açıkladı.

Yazının Devamı