Havuzlu proje!

28 Mayıs 2015

ABD’de yayımlanan Defence News (Savunma Haberleri) dergisinin 10 Mayıs sayısında “Türkiye 1 Milyar Dolarlık Havuzlu Çıkarma Gemisi Projesi Anlaşmasını imzaladı” başlıklı bir haber yer alıyor. TSK’nın en büyük deniz aracı olarak hizmet verecek 1 Milyar Dolarlık Havuzlu Çıkarma Gemisi Projesine ilişkin sözleşme Savunma Sanayii Müsteşarlığı ile Sedef Gemi İnşaat A.Ş. arasında imzalanmış. Böylece Türkiye, ABD, Avustralya ve İspanya’nın ardından havuzlu çıkarma gemisine sahip dördüncü ülke olacakmış.

CHP milletvekili Osman Korutürk soruyor:

- Proje gerçekten milli hedef ve ulusal çıkarlarımız doğrultusunda mıdır?

- Patriot gibi acil ihtiyaçlar dururken bu projeye neden öncelik verilmiştir?

- Defence News haberine göre 2021 yılında tamamlanması planlanan proje kapsamında üretilecek çıkarma gemisi gerektiğinde Hint Okyanusu ile Atlantik Okyanusu’nda kullanılabilecektir. Gelecekte anılan alanlarda TSK’nın görev üstlenmesi mi öngörülmektedir?

- Proje başladığında maliyeti 500 milyon dolar olarak açıklanmış ve ben TBMM Genel Kurulu’nda bu projeyi sorgulayan bir konuşma yapmıştım. Şimdi bedelin 1 milyar dolara yükselmesinin gerekçeleri nelerdir?

- Yoksa amaç bazı tercihli gemi üreticilerine

Yazının Devamı

Çerez fiyatı!

27 Mayıs 2015

“Sözü edilmeye değmez para” anlamına
gelen “Çerez parası” halk arasında kullanılan bir deyimdi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in kamudaki lüks araçlar için “Toplam bütçe içinde çerez parası” demesiyle siyasi literatürümüze de girdi. Fındık, fıstık türünden atıştırmalıkların ortak adı olan çerezin fiyatı eskiden belki düşüktü. Ama bugün öyle mi? Dün bir kuruyemişçiye girerek fiyatlara baktık. Kilo itibarıyla etiketlerdeki rakamlar: Çiğdem, leblebi 16 TL, fıstık 25 TL, kabak çekirdeği 35 TL, kuru kayısı 44 TL, dut kurusu 45 TL, kaju 48 TL, gün kurusu kayısı 50 TL, çiğ badem 58 TL, Antep fıstığı 62 TL, süper ceviz 64 TL, iç fındık 82 TL, iç Antep fıstığı 133 TL...
Fiyatlar hiç de çerez değil!

Seçmen avı...

Adil bir seçimi zedeleyen uygulamalar birbirini izlerken okurumuz şunu anlatıyor...
“Bu seçimde ilk kez oy kullanacak olan lise öğrencisi kızıma Başbakan imzalı, AKP’ye oy verilmesini isteyen bir broşür postalanmış. Ayrıca çevremdeki arkadaş ve dostlardan da aynı mektupları aldıklarını duydum. Seçim döneminde propaganda, reklam yaparsın ama bu işte bir terslik var. Bir siyasi parti nasıl olur da ilk defa oy kullanacak seçmenlerin kimlik ve adres bilgilerine ulaşır?

Yazının Devamı

Bursa’da sürpriz MHP’den bekleniyor

27 Mayıs 2015

Muhalefet Bursa’da yarışa iddialı giriyor ve söylemleri oylarının arttığı yönünde. Ak Parti ise Davutoğlu’nun mitingine ilgi düşük olsa da seçmenine güveniyor

En az 50 yıldır gidip geldiğimiz Bursa, geçmişte bir yeşil vaha idi. Örneğin Tophane’den ovaya baktığınızda uçsuz bucaksız bir yeşillik sizi alır, adeta sonsuzluğa taşırdı. Şimdi aynı yerden ovaya baktığınızda önünüze TOKİ’nin bir şehir cinayeti sayılan gökdelenleri dikiliyor. Bu gökdelenler önce iki üç katlı konut gibi yapılmış, sonra aniden yükseltilmişler. Oysa Cumhuriyet hükümetleri Bursa’nın Osmanlı başkenti kimliğini ve dokusunu korumaya özel önem vermişler, silüeti bozacak yapılara kesinlikle izin vermemişlerdi. Rant Bursa’yı yemiş.

Yazının Devamı

Teslimatın sırrı!

26 Mayıs 2015

Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, geçenlerde yaptı açıklamayı. Dediğine göre son iki yılda tam 946 PKK’lı kendi ayaklarıyla gelerek devlete teslim olmuş. Özellikle son aylarda teslim olan PKK’lı sayısında adeta patlama yaşanıyormuş. Bakan Yılmaz durumu, “Türkiye’de hayatın normalleşmeye devam ettiğinin göstergesi” olarak izah etti.

Doğu’yu yakından izleyen bir dostumuz ise apayrı bir açıklamada bulundu. Dedi ki:

- Açılım gerekçesiyle uzunca süredir kırsalda PKK’ya karşı herhangi bir operasyon düzenlenmiyor. Teröristler, askeri birliklere saldırmadıkça dağlarda istedikleri gibi dolaşıyorlar. O zaman bu adamlar durup dururken niye teslim oluyorlar? Kendilerine rahat mı batıyor?

- Biz de onu soracaktık...

- Durum şudur... Teslim olanlar herhangi bir terör eylemine karışmamışlarsa, yapılan sorgulamanın ardından derhal serbest bırakılıyorlar. Pişmanlık ifade etmelerine bile gerek yok. Serbest bırakılanların hemen tamamı HDP’nin seçim ve propaganda çalışmasında görev alıyor. HDP’ye oy istiyorlar. Kendinizi Güneydoğu Anadolu’nun herhangi şehrinde ya da kırsalında yaşayan herhangi biri olarak düşünün. Bir PKK’lı yakasında parti rozetiyle sizden oy istiyor. Hayır deme şansınız var mı?

VALE

Yazının Devamı

“Gelin konuşalım”

24 Mayıs 2015

Tarihçi Prof. Justin McCarthy, Kuram Yayınları tarafından Türkçeye çevrilerek yayımlanan “Amerika’daki Türk İmgesi”,”Osmanlı Türkleri” ve “1915 Van’da Ermeni İsyanı” adlı üç kitabının tanıtımı nedeniyle Türkiye’deydi. ABD arşivlerinde yaptığı çalışmaları anlatırken:

- “Bu çalışmalarım sırasında milyonlarca Osmanlı Müslümanı’nın katledildiğini veya evinden sürüldüğünü keşfetmekle kalmadım, Amerika’da hiç kimsenin bu olup bitenlerden haberdar olmadığını da fark ettim. Gazeteler ve ders kitaplarında sadece Ermenilerin ve Rumların çektikleri yazılıyordu” dedi.

Türkiye’ye tavsiyesi:

- Aktif olun, olan biteni dünyaya yüksek sesle anlatın...Ermenilerin evlerinden ettiği 1 milyon Türk’ü ve Ermeni’yi, Van’da Müslümanların 3’te 2’sinin katledilmesini anlatın...

McCarthy’ye göre Ermenilerin üç amacı var: Türkiye’nin soykırımı kabul etmesi, 80 milyar doları aşkın tazminat ödemesi ve Erzurum, Bitlis, Van, Trabzon ve Tunceli gibi illerin bulunduğu bölgeyi Ermenilere terk etmesi...

Türkiye’de yapılan tek taraflı, karşı görüşe yer vermeyen konferanslara da değinen McCarthy:

“Soykırım yapıldığını iddia eden insanlar konuyu bizimle yüz yüze tartışacak cesarete de sahip olsalar iyi olurdu. Tartışmaktan

Yazının Devamı

Yüzyılın projesi

23 Mayıs 2015

CHP’nin Anadolu’ya bir mega kent kurulmasını, dünya ticaretine merkez olmasını ve 2 milyon kişiye istihdam imkânı sağlanmasını öngören projesi ilgi gördü. Projeye göre... Karadeniz ve Akdeniz’deki tüm limanları dünyaya bağlayan, otoyol ve demiryollarının tam ortasında yer alan bir megakent kurulacak... Tüm Akdeniz’deki limanları bu merkezden dünyaya bağlayacak.
Bir sanayici dostumuz dün dedi ki:
“Projenin en önemli yanı
ulaşımın önemine vurgu yapmasıdır. Bizim Gebze Organize Sanayi bölgesinde bir fabrikamız var. Limana uzaklığı neredeyse 5 kilometre. Ama ürünü limana TIR’la taşıyoruz. Bayramdı, tatildi derken ulaşım müthiş gecikiyor. Basit bir demiryolu yapılmıyor. Yapılsa ürünü demiryolu ile limana nakledip müthiş tasarruf sağlayacağız. Bölgedeki yüzden fazla fabrika bizimle aynı durumda.”
Başbakan Davutoğlu ‘Ben bunları kitabımda yazmıştım’ diyerek projedeki fikirlere destek verdi.
O zaman bu projenin veya benzerinin uygulanmasını AKP’den de bekleyebiliriz...

SİLAH

Yazının Devamı

Bozuk araba!

22 Mayıs 2015

Yargıtay Onursal Başsavcısı Vural Savaş’la sohbet ediyoruz...
Söz “Türkiye nasıl düzelir” sorusunda düğümleniyor.
Vural Savaş bir anısını aktarıyor...
- Genç bir hâkim olarak ilk tayin yerim doğuda Aralık ilçesiydi. Orada kaymakamın bir şoförü vardı. Bu adam sık sık neyle övünürdü biliyor musunuz?
- Neyle?
- Benim bozduğum arabayı kimse tamir edemez, diye övünürdü...
Gülüşüyoruz... Vural Bey:

Yazının Devamı

İnce mesajlar!

21 Mayıs 2015

Arkadaşımız Fahrettin Fidan, Yalova’da CHP milletvekili Muharrem İnce’nin peşine takıldı... Yalova caddelerinde İnce’yi izlerken gördüklerini şöyle aktarıyor:
- Bir özel iletişim yöntemi geliştirmiş. Bir kahvehanenin önünden mi geçiyor? Okey oynamakta olanlara bol şanslar anlamında “çift okey”ler, tavla oynayanlara “bol düşeş”ler diliyor. Ayakkabı mağazasının önünden geçerken kapıya çıkmış mağaza sahibine, “Boş ayakkabı kutusu var mı?” diye sesleniyor. Sorunun nedenini, “Biraz birikmiş dolarım var, onları istifleyeceğim de” diye açıklıyor!
Saatçinin önünden geçerken sorduğu yine mekâna uygun soru:
“Sende 700 bin liralık saat var mı?”
Saatçi gülerek, “Yok” işareti yapınca, “Tüh” diyor, “O zaman Zafer Çağlayan’a soracağız.”
Askerlik şubesinin önünden geçiyoruz. Nöbet tutmakta olan askere sesleniyor.
- Merhaba tertip, şafak kaç?

Yazının Devamı