Banka titiz...

18 Mayıs 2002


<#comment>Siyasetçi, bürokrat, hortumcu işbirliği ile kamu bankalarından 30 milyar dolar hortumlandı. Paraları batakçılara aktaran banka yöneticileri af yasasıyla kurtarıldı. Hortumlanan paraların geri alınması için bankaların çaba göstermediği söylenirken... Ankara büromuzdan bir arkadaşımız anlatıyor:
- Emlakbank’a ödediğim son kredi borcumdan 500 bin TL borcum kalmıştı. Emlakbank Halkbank’a devredildi. Üç ay kadar önce Halkbank’tan bir mektup aldım. Benden, 500 bin TL borcumu istiyorlardı. Bankaya gitmeye üşenince ikinci bir mektup geldi. Faiziyle birlikte borcum 600 bin lira gibi bir rakama yükselmişti. Üşendiğim için onu da ödemedim, son olarak dün yeni bir mektup daha aldım. Borcum bu kez "812 bin" liraya yükselmişti... Banka çok sıkı takipte... Acaba borcum "812 milyar lira" olsa bu hassasiyeti gösterecekler miydi? Gösterseler bankalar bu duruma gelirmiydi? Ne dersiniz?

Bir genç kız için en zor şey, bir erkeğe niyetinin ciddi olduğunu anlatabilmektir.


Yazının Devamı

Gurbetçiler...

17 Mayıs 2002

Araştırma Almanyadaki 330 bin Türk ailesiyle (yaklaşık 1 milyonu aşkın insan) yüz yüze görüşme yöntemiyle yapılmıştı. Anket Almanyada okuyan Türk öğrenciler aracılığıyla yürütülmüştü. Çalışmanın belli başlı sonuçlarını şöyle özetleyebiliriz:- Almanyadaki Türkler arasında laiklik derecesi şaşırtıcı biçimde yüksektir. Türklerin yüzde 77si Hıristiyanlığı da eşit bir din olarak gören hoşgörülü İslamiyete inanmaktadır. (Sonuç şöyle değerlendiriliyor: Dinci partilerin Almanyadaki Türkler arasında hiç şansı yok)- Türkler Alman medyasına yüzde 36, Türk medyasına ise yüzde 25 oranında güven duyuyorlar.- Alman kurumlarına karşı güven duygusunda en düşük oran Federal Almanya ordusuna aitti. Türklerin ancak yüzde 26sı Alman ordusuna güven duyuyorlardı. (Araştırmacılar bunun sebebini bulamıyoruz dediler.)- Almanyadaki Türklerin yüzde 78i çocuklarının bu ülkedeki geleceğinin kendilerinden daha iyi olacağına inanıyorlar. Konrad Adenauer Vakfı "Almanyadaki Türkler" adlı araştırmasını önceki akşam İstanbulda Goethe Enstitüsü binasında açıkladı. Su (H2O) 2 hidrojen ve 1 oksijenden oluşur. Onu su yapan üçüncü bir unsur vardır ki, ne olduğunu hiç kimse bilmez. Günün fıkrası... - Buyrun Sayın

Yazının Devamı

Gurbetçiler...

17 Mayıs 2002


<#comment>Konrad Adenauer Vakfı "Almanya’daki Türkler" adlı araştırmasını önceki akşam İstanbul’da Goethe Enstitüsü binasında açıkladı.
Araştırma Almanya’daki 330 bin Türk ailesiyle (yaklaşık 1 milyonu aşkın insan) yüz yüze görüşme yöntemiyle yapılmıştı. Anket Almanya’da okuyan Türk öğrenciler aracılığıyla yürütülmüştü.
Çalışmanın belli başlı sonuçlarını şöyle özetleyebiliriz:
- Almanya’daki Türkler arasında laiklik derecesi şaşırtıcı biçimde yüksektir. Türklerin yüzde 77’si Hıristiyanlığı da eşit bir din olarak gören hoşgörülü İslamiyete inanmaktadır.
(Sonuç şöyle değerlendiriliyor: Dinci partilerin Almanya’daki Türkler arasında hiç şansı yok)
- Türkler Alman medyasına yüzde 36, Türk medyasına ise yüzde 25 oranında güven duyuyorlar.

Yazının Devamı

Şerefli tahlil..!

16 Mayıs 2002

- Efendim, siz birkaç gün önce televizyon kameraları karşısında çilek yiyerek bu meyvenin hormonlu olmadığını vatandaşa kanıtlamaya(!) çalışmıştınız.- Evet. - Benim merak ettiğim şu; acaba herhangi bir Avrupa ülkesinin tarım bakanı, bir meyvenin hormonlu olup olmadığını sizin yönteminizle kanıtlamaya kalksaydı o ülkenin kamuoyu bunu nasıl karşılardı? - Ben gıda profesörüyüm kardeşim. Yıllarca bunun dersini verdim, bu alanda dünya çapında tanınan biriyim. Ayrıca da tam 26 doktora programı yönetmiş bir insanım.- O çileği yemeden önce laboratuvarda tahlil ettirmiş miydiniz acaba? - Benim bilimsel haysiyet ve şerefimi bütün dünya biliyor.- Sorum, o çileği yemeden önce tahlil ettirmiş miydiniz şeklindeydi. - Cevabımı tekrar ediyorum; benim bilimsel haysiyet ve şerefimi bütün dünya biliyor.* Arkadaşımız Fahrettin Fidan, dün Mecliste Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalple karşılaşınca sordu: IMF gözden geçirme çalışmalarına başlamış. Bir tek kulağımızın arkasıyla gözümüz kalmıştı. Naci Dere Radikal Türkçe! (Radikal Futboldan bir alıntı) Gelelim gol insanlarına... Arif Erdemin bu sezonki özelliği, meslekten golcü olmamasına ve oyun akışı içinde pek az "görünmesine" karşılık, inanılmaz

Yazının Devamı

Şerefli tahlil..!

16 Mayıs 2002


<#comment>Arkadaşımız Fahrettin Fidan, dün Meclis’te Tarım Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp’le karşılaşınca sordu:
- Efendim, siz birkaç gün önce televizyon kameraları karşısında çilek yiyerek bu meyvenin hormonlu olmadığını vatandaşa kanıtlamaya(!) çalışmıştınız.
- Evet.
- Benim merak ettiğim şu; acaba herhangi bir Avrupa ülkesinin tarım bakanı, bir meyvenin hormonlu olup olmadığını sizin yönteminizle kanıtlamaya kalksaydı o ülkenin kamuoyu bunu nasıl karşılardı?
- Ben gıda profesörüyüm kardeşim. Yıllarca bunun dersini verdim, bu alanda dünya çapında tanınan biriyim. Ayrıca da tam 26 doktora programı yönetmiş bir insanım.
- O çileği yemeden önce laboratuvarda tahlil ettirmiş miydiniz acaba?

Yazının Devamı

Otyam sergisi

15 Mayıs 2002

- Aman çocuklar lütfen kimseyi geri çevirmeyin. Hamal dahi gelse bırakın girsin. Ben onların resimlerini yapıyorum!YYYİP lideri Doğu Perinçek, Fikret Otyamın sergisindeydi. Konu resimden siyasete kayıverdi. İP son dönemde adından çok söz ettiriyordu. Peki bu durum seçmene nasıl yansıyordu? Perinçek soruyu kuvvetli bir kaynağa dayanarak açıkladı:- MGKnın yaptırdığı anketlere göre yüzde 10luk seçim barajını iki parti aşıyor. Biri Tayyip Erdoğanın AKPsi, diğeri biz...Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlunun gara serilen resminin oradan kaldırılmasında da İPnin rolü vardı. Perde arkasını Perinçek şöyle açıkladı:- Fransız istihbaratının dinlediğini bildiğim telefondan oradaki arkadaşlarımıza dedim ki, o haritanın üzerine kezzap atın, olmazsa bombalayın! Demiryolları idaresi güvenlik gerekçesiyle haritayı vaktinden önce kaldırdı. * Gazeteci, yazar, ressam, fotoğraf sanatçısı Fikret Otyam İstanbulda yeni resim sergisini önceki akşam açtı. İstiklal Caddesi Şekerbank Kemal Sunal Salonundaki sergide "sıkı" güvenlik önlemleri alınmıştı. Bu yüzden elinde davetiyesi olmayan içeri sokulmuyordu. Kapıdan dönenleri görünce Otyam görevlilerin yanına gelerek dedi ki: "Yukarıdan ambara istediğin kadar

Yazının Devamı

Otyam sergisi

15 Mayıs 2002


<#comment>Gazeteci, yazar, ressam, fotoğraf sanatçısı Fikret Otyam İstanbul’da yeni resim sergisini önceki akşam açtı. İstiklal Caddesi Şekerbank Kemal Sunal Salonu’ndaki sergide "sıkı" güvenlik önlemleri alınmıştı. Bu yüzden elinde davetiyesi olmayan içeri sokulmuyordu. Kapıdan dönenleri görünce Otyam görevlilerin yanına gelerek dedi ki:
- Aman çocuklar lütfen kimseyi geri çevirmeyin. Hamal dahi gelse bırakın girsin. Ben onların resimlerini yapıyorum!
YYY
İP lideri Doğu Perinçek, Fikret Otyam’ın sergisindeydi. Konu resimden siyasete kayıverdi. İP son dönemde adından çok söz ettiriyordu. Peki bu durum seçmene nasıl yansıyordu? Perinçek soruyu kuvvetli bir kaynağa dayanarak açıkladı:
- MGK’nın yaptırdığı anketlere göre yüzde 10’luk seçim barajını iki parti aşıyor. Biri Tayyip Erdoğan’ın AKP’si, diğeri biz...
Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu’nun gara serilen resminin oradan kaldırılmasında da İP’nin rolü vardı. Perde arkasını Perinçek şöyle açıkladı:

Yazının Devamı

Umutsuz Ecevit

14 Mayıs 2002

DSPnin oyları ise 591den 226ya gerileyerek en büyük yenilgiyi oluşturdu.Neden böyle oldu?DSPli bir milletvekili dedi ki:- Çünkü DSP gelecek için hiçbir şey vaat etmiyor. Ecevitin fiziki durumu geleceğe yönelik olarak hiçbir umut vermiyor. Ecevitin liderliğinde girilecek bir genel seçimin sonucu da korkarım bundan farklı olmayacak... İzmire bağlı Armutluda yapılan Belediye Meclisi seçimini bir önceki seçime göre yüzde 15 dolayında oy kaybetmesine rağmen ANAP kazandı. En güçlü parti olan CHP ise ÖDP, HADEP ve TKPye kaptırdığı oylar yüzünden ikinciliğe düştü. ANAPın yanında MHP de küçük oy kaybına uğradı. Ödülü hak edip sahip olamamak, sahip olup hak etmemekten iyidir. Günün fıkrası... - Nolur, demiş, bize bi kıyak daha yap. Kirazda hormon var, de...- Neden?- Çilekte hormon var, dedin. Fiyatı düştü, sayende bol bol çilek yedik. Biraz da kiraz yiyelim! Erman Toroğlunu yolda gören gariban, ellerine sarılarak: Yorumsuz haber... Çanakkale Muharip Gaziler Derneği Başkanı Kamil Kardaş, madalyaların Milli Savunma Bakanlığının izniyle bastırıldığını ve gazilere 25er milyon liraya mal olduğunu bildirdi. Törende Vali Yardımcısı Halil Yavuz Kaya ve İl Jandarma Komutanı Turgut Alpı hazır

Yazının Devamı