Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

ALES’e İstanbul Bayrampaşa Rıfat Canayakın Lisesi’nde giren bir okurdan notlar:
- Yıllardır ilk kez bir devlet lisesine girdim. Tuvalet pislik içindeydi. Tuvaletin içindeki kabinlerin kapısı kapanmıyordu. Bu kadar pis bir tuvaleti en son Suriye Halep’de görmüştüm. Böyle okulda nasıl öğrenci yetişir?
- Sıralar lise olmasına karşın oldukça alçaktı. 3 saatlik sınavdan çıktığımda bacaklarım ağrıyordu.
- Sınav başlamadan üzerinde Fatih yazan 2 kalem, Faber Castle yazan 1 silgi, 1 kalemtıraş, Kent marka 3 şekerleme, 1 peçete verildi. Bana yabancı olan o kalem ve silgi ile 180 dakikada 150 soruyu çözerken çok zorlandım. Adaylar neden alıştıkları kalem ve silgiyi kullanmıyorlar anlamadım. Herkes biliyor ki kopya kalem ve silgiyle değil başka yollardan yapılıyor!
ÖSYM sınavı olur da skandal olmaz mı? Yine skandal patladı. İzmir’de sorular karıştı. Yedek kitapçık yetişmedi. Adaylar açıkta kaldı...
Mevcut ÖSYM Başkanı Prof. Ali Demir istifa etmedikçe, YGS sınavı iptal edilmedikçe kuşku her sınavda egemen olacaktır. Bir başka okur yazıyor:
“Eskiden soru kitapçıkları A - B - C- D- E şeklindeydi. Şimdiyse kişiye özel. Her kitapçık kapalı naylon poşette ve üzerinde kendi resmin var. Ne kadar kuşkulandırıcı... Kiminin kitapçığında cevaplar işaretlenmiş bile olabilir, nereden bileceğiz? Bu kadar zahmetli işe neden soyunsunlar? Bilgisayarı 17 liseye yalnızca kız öğrencileri toplayacak şekilde ayarlayanlar bazı öğrencileri kayıracak düzenlemeleri de rahatça yapabilir...”
Milyonlarca gencin geleceğini belirsizliğin içine atanlar büyük vebal altındadır.

Haberin Devamı

Boş zaman yoktur boşa geçen zaman vardır.
Tagore

Sık sık rüya görenin IQ’su daha yüksek oluyormuş.
Tersi de mümkün... IQ’su düşük olanlar da siyasetçilerin vaatlerine bakıp gelecekle ilgili bol bol tatlı rüya görebilir...
* * *
Soru: “ÖSYM” ne oldu?
Yanıt: “Öğrencilere Sorun yaratma Merkezi”...
Haldun Ertem

Serj Takdiryan!
Ermenistan Devlet Başkanı Serj Takdiryan... Pardon, Serj Sarkisyan önceki gün Erivan’daki “soykırım” anıtı önünde yaptığı konuşmada, sözde soykırımı tanıyan ve tanınması için çaba gösteren “Türk aydın”larını takdir ettiğini söyledi.
Bizim “Türk aydınları” Obama’nın bile alamadığı bu takdirden pek memnun kalmışlar, mutlu olmuşlardır kuşkusuz. Fıkrayı bilirsiniz...
Sadece kendi köyünde değil, civar köylerde de fingirdeyip duran genç kızı ailesi sonunda aynı köyden saf bir delikanlıyla evlendirmeyi başarmış. Düğünden bir süre sonra köyün yaşlı kadınları gelinin annesine, “hayırlı olsun”a gelmişler. Çaylar, kahveler içilerken kadınlardan biri taze kaynanaya;
- Nasıl Emine Bacı, senin oğlan senin gelinden memnun mu, diye sormuş.
Taze kaynana derin bir iç geçirdikten sonra;
- Benim oğlanı bilmem emme demiş, köyün delikanlıları bizim gelinden pek bi memnunlar!

Haberin Devamı

Tekke ile zaviye
CHP Parti Meclisi üyesi ve Ankara milletvekili adayı Bülent Kuşoğlu Zaman gazetesine verdiği röportajda “Tekke ve zaviyelerin kapatılmasının toplumu yozlaştırdığını” söyleyerek dedi ki:
“Şu anda toplumu kültür ve inanç konusunda besleyecek bu damardan yoksunuz. Onun için de bu tür kurumlara ihtiyaç var, yeniden kurulması için gerekli hazırlıkların yapılması gerekir. Tekke ve zaviyeler, çağdaş kurumlar olarak tekrar benimsetilmeli. Bunlar irtica yuvaları mı? Yok öyle bir şey. Tam tersine kültür yuvaları.”
Bu kurumların yeniden kurulması için gerekli hazırlıkların yapılması gerekir, diyen Kuşoğlu CHP’nin artık bu tür sosyal kurumlara eskisi gibi olumsuz bakmadığını sözlerine eklemiş.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun talebiyle CHP’ye katılan Kuşoğlu Bey, Atatürkçü, laik tabanını partiden soğutmak için özel görevli mi bilmiyoruz. Ama bu söylemler seçmeni müthiş rahatsız ediyor. Parti yönetiminden bir tepki gelmemesi tedirginliği arttırıyor.
CHP’nin kendilerini temsil etmediğini düşünenlerin de mecburen CHP’ye oy vereceklerini düşünenler yanılıyor. İstanbul’da birçok okurumuz bağımsızlara oy vermekten söz diyor. Özellikle İkinci bölgede e. Org. Çetin Doğan’a ilginin giderek büyüdüğünü kaydedelim... CHP oyları çantada keklik gibi görünmüyor...

Haberin Devamı

Yaban mersini diye “ayı üzümü” satıyorlarmış.
Gerçek ayılar kesinlikle böyle bir şey yapmaz!
Fahrettin Fidan

Bisiklet turu
Cumhurbaşkanlığı bisiklet turuna Türkiye iki takım halinde katılıyor: Manisaspor ve Konya Torku Şekerspor... Her takım 8’er bisikletçiden oluşuyor. Böylece Türkiye yarışlarda 16 Türk bisikletçiyle temsil ediliyor... Diye düşündük ama bizim bisikletçilerin adları biraz tuhaf geldi: A. Petrov, Gerganov, Kirilov, Koev, D. Petrov... Bunlar Bulgar isimleri değil mi? Öyleymiş. Bizim 8 kişilik Manisa takımının 3 yarışçısı Türk, 5 yarışçısı Bulgarmış. Hepsi de 30 yaş civarında. Biri 38 yaşında... Konya takımının da yine üçü Türk 5’i yabancı... Hüzün verici değil mi? 16 iyi bisikletçi yetiştiremedi mi bu ülke?