Diyanet'in Aile Danışmanlık Merkezleri, koca dayağından şikâyet eden kadınlara yukarıdaki çözüm tavsiyeleriyle gündeme gelmişti geçen hafta... Haber gazetelerde yer alınca Başkanlık hemen bir açıklama yaparak olayla ilgili soruşturma başlattığını bildirdi. Soruşturmadan bakalım ne sonuç çıkacak diyor, geliyoruz dünkü Akşam'ın yine Diyanet'le ilgili manşetten verdiği "Aşı niyetine abdest suyu" başlıklı haberine...Bursa merkez vaizi Selim Arık Diyanet'in "İlmi Dergi"sine hurafelerle ilgili bir yazı yazmış... Arık'a göre nazar hurafe değilmiş... Aksine İslam alimleri tarafından ittifakla kabul edilen bir olaymış... Nazar değen kişinin abdest suyu ile tedavi edilmesi aşı etkisi uyandırabilirmiş... Zira derisi ile solunum yapan insan devamlı terlemekteymiş... Bu ter ile vücuttaki bazı zararlı maddeler de atılmaktaymış... Dolayısıyla abdest suyu ile toplanan bu maddelerin nazar değen kişide aşı etkisi uyandıracak tedavi etkisinin olabileceği düşünülebilirmiş... Türkiye'de imam hatip okulları ve ilahiyat fakültelerinde öğrencilere böyle bilgiler verilmez. Anlaşılan kimi Diyanet mensupları tarikat eğitiminde edindikleri kimi bilgilerle hareket ediyor, orada öğrendiklerini uygulamaya çalışıyorlar. Diyanet Başkanı Prof. Bardakoğlu'nun ve ülkenin işi zor. 100 tane Felak, 100 tane Nas oku... Okunmuş su iç... Gel umreye gidelim de, vs. BM Genel Sekreteri Annan "asker istemeye" geliyormuş. ABD'nin emri, NATO'nun kavliyle Mehmetçiğimizi, İsrail'ine isteyecek!.. Bravo çocuklar... Bravo, kiminin daha sakalları çıkmamış 12 dev adam... Bravo dev adamların dâhi çalıştırıcısı Bogdan Tanjevic... Kadını erkeği, büyüğü küçüğü ekran başına bağladınız, göğüslerimizi kabarttınız... Üstelik de sizi oraya Hido'suz (Hidayet Türkoğlu), Memo'suz (Mehmet Okur) Milli Takım olmaz, bu takım hezimetle döner diye uğurlamıştık. Bizi utandırdınız. Umarız görevden kaytaran Hido'yla Memo da mahcup olmuşlardır. 12 Dev ABD'nin eski Ankara büyükelçisi Pearson, 3 Kasım seçimlerinden sonra Washington'a mesaj çekmiş: "Halk böyle gelmiş, böyle gider anlayışına tepkisini ortaya koydu." Evet, daha sonra görüldü ki, böyle gelmiş, böyle geri gider... Anadolu Yakası Umum Pazarcılar Odası Başkanı Hurşit Aydın aradı... Kuşdili Çayırı'na kurulan en az yarım asırlık Salı Pazarı'nın akıbetini anlattı. Anakent Belediyesi pazaryerini önümüzdeki hafta düzenlenecek bir ihaleyle tek bir firmaya otopark, alışveriş merkezi vs. kurması için 30 yıllığına kiralayacakmış... Böylece Salı Pazarı tarihe karışıyor. Hurşit Aydın diyor ki:- Buraya her hafta 2500 tezgâh kuruluyor. 20 bin kişi ekmek yiyor. İhale kararı almışlar. Bize hiç danışmadılar. Haber de vermediler. Biz durumu geçen hafta tesadüfen öğrendik. Anakent'e başvurduk. Gidin Kadıköy Belediyesi size yer göstersin dediler. Kadıköy Belediyesi'ne gittik. Durumdan onların da haberi yok. 2500 pazarcı ortada kaldık...İşte, Anakent'in insanı yok sayan icraatına bir örnek daha. Pazar Tatil beldelerinde harem selamlık uygulaması genişliyormuş. Sağlıklı bir harem selamlık uygulaması istiyorsak.. Karadeniz'i erkeklere, Ege'yi kadınlara ayırmalı. CHP Grup Başkanvekili Prof. Haluk Koç'un önceki günkü konusu Lara Kent Parkı idi. CHP konuyla ilgili Meclis araştırması isteyecek. Lara'nın öyküsü uzun. 1992'de sit alanı ilan edilmiş. 2000 - 2003 yılları arasında Antalya halkı ve sivil toplum örgütlerinin katılımıyla bir plan ortaya çıkarılmış, "Kent Parkı" olması kararlaştırılmış. Burası, kumul ekosistemi, florası, faunası, endemik türleri ve sürüngen kızılçamları ile çok özel bir alan. Disneyland'ı bir başka alanda kurabilirsiniz ama Lara'yı bir başka yerde kuramazsınız. Halk o yüzden parka sahip çıkıyor. Ne var ki AKP iktidarında halkın yaptığı plan bir kenara atılıyor. Allem kallem... Tahsisler, ihaleler... Sonunda Lara Parkı, temalı park olarak düzenlenmek üzere turizmci Fettah Tamince'ye veriliyor... Projeyi de ihaleyi alan kişi yapacak. Ortaya ne çıkacak? Bilinmiyor... İlginçtir... Rixos otellerinin patronu Fettah Tamince, 26 Nisan 2004 tarihinde, yani bundan 2.5 yıl önce Hürriyet'te Yener Süsoy'a bakınız aynen ne diyor:"... Antalya'da 5 yıldızlı otellerde kalan insanların 7'den 70'e eğlenebileceği bir yer yok. Bunlar eğlence parkları olur, hayvanat bahçeleri olur, müzeler olur, konser alanları olabilir. Biz bunların hepsinin bir arada olduğu bir proje geliştirip Antalya'nın hizmetine sunmak istiyoruz. Bunun için devletten kredi, banka garantisi istemiyoruz, sadece doğru arsa ver diyoruz. Bu toplam 2 milyar dolar yatırım yapılabilecek bir proje. Bu konuda dünyada birçok kuruluşla çok ciddi görüşmelerimiz var, Disneyland dahil bizimle işbirliğine hazır. Bunun için en az 5 bin dönüm arazi tahsis edilmeli, mesela Sera'dan Titanic'e kadar Lara'daki boş alan bu iş için biçilmiş kaftan..."Lara ile ilgili niyetler de, görüldüğü gibi, hayli eskiye dayanıyor... m.asik@milliyet.com.tr Lara Kent Parkı gezintisi
