Düşünme zamanı

Milli Güvenlik Kurulu bildirilerinde görmeye alıştığımız önemli bir mesaj son MGK bildirisinde yer almıyordu... CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen’in eksikliğine dikkati çektiği o mesaj şuydu:
“Terörle kararlılıkla mücadele”
Yine bildiriye göre... MGK, hükümete, “demokratik açılım” çalışmalarının devam ettirilmesi yönünde tavsiyede bulunmuştur...
Onur Öymen merakla soruyor:
- Acaba sayın komutanlar demokratik açılıma içeriğini bilerek mi destek verdiler? Eğer açılım planı MGK toplantısında açıklanıyor, siyasi partiler ve diğer kuruluşlara açıklanmıyorsa bu düşündürücüdür... Eğer açılım planı MGK toplantısında açıklanmamış, komutanlar açıklanmayan bir plana destek vermişse, bu daha düşündürücüdür.
* * *
CHP’nin yeni parti programında Kürtlerle ilgili hayli geniş özgürlük önerileri var. CHP, SHP’nin 1989 tarihli planını da benimsiyor. O plan AKP’nin bugüne dek yaptığı açılımlardan daha kapsamlı. Toprak reformu dahi öngörüyor. Acaba AKP neden DTP ile görüşüyor da CHP ile görüşerek TBMM’den demokratik bir açılım planı çıkarmıyor?
Onur Öymen’in bu soruya yanıtı:
- Çünkü AKP terörle mücadeleye niyetli değil. Terörle müzakere yani pazarlık ederek sonuç almayı deniyor. Ne var ki, terörle müzakere ederek terörü önleyemezsiniz... Sadece bugün için ortalığı teskin edersiniz ama yarın terörü tekrar karşınızda bulursunuz.

Dikkat edildiyse “Kürt açılımı”nın ne olduğunu bilmeden destek verenlerle Taraf’ın “sahte belge”sinin üstüne muthiş bir hızla atlayanlar hemen hemen aynı sazanlar...
Haldun Ertem

Proje soruları
“Bu projeye ABD projesi diyenler ispatlamazlarsa alçaktırlar, namussuzdurlar.”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a ait yukarıdaki ağır sözler. Kürt açılımının ABD’nin baskısıyla yapıldığını söyleyenler ya da buna inananlar için sarf etti. Bazı sorular okurumuzun kafasına takılmış, dün telefonda soruyor:
“Kürt açılımı gerçekten ABD projesi olsa dahi... Üzerinde, ‘Bu proje ABD projesidir’ yazılı belge düzenlenmeyeceğine göre bunun ispatı nasıl olur ki? Birileri çıkıp, ‘Siz bunun Türk projesini ispatlayın’ derse..
Bunun ispatı nasıl mümkün olacak?

Turgutreis...
Mektup Bodrum Turgutreis’ten geliyor. Okuyalım:
“Bodrum’un bu güzel beldesi hızlı ve plansız büyümenin, tam anlamıyla kurbanı olmaktadır. Beldenin en önemli sorunu kanalizasyonların hiçbir arıtma yapılmaksızın sahilin birkaç yüz metre ötesinden denize boşaltılmasıdır. Özellikle bu yaz, beldenin güney sahili, taşan kolektörler, rıhtım caddesindeki lağım suları ve köpüren denizi ile inanılmayacak kadar keskin ve pis kokular yaymaktadır.
Turgutreis Belediyesi’ne yapılan başvurular işe yaramamaktadır...
Elimizdeki cennetleri bir bir cehenneme çevireceğiz anlaşılan...”

Disneyland...
İstanbul 3. Boğaz Köprüsü’nün güzergâhı konusunda Belediye Başkanı Tarabya - Beykoz, diyor, Başbakan güzergâh belli değil, demekte. Kimisi de Sarıyer’den söz ediyor...
Bir rant oyununa dikkati çekmek istiyoruz...
Örneği Ankara’da yaşandı...
Ballıkuyumcu’da Disneyland kuruluyor diye orada ucuza aldıkları arsaları pahalıya okuttular.
Melih Gökçek açıklama yaptı, Disneyland’ın yeri Kazan’a alındı. Bu defa Kazan ilçesinde arsa vurgunları yapıldı.
Projeyi Başbakan’ın da desteklediği söyleniyordu...
Sonunda Disneyland falan yok ortada.
Dikkat edin... Benzer oyun oynanabilir...

Güzergâh mavalı!
CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, 3. Boğaz Köprüsü’nün güzergâhını açıkladığında, yani daha üç gün önce ne demişti Kadir Topbaş:
“Tabii ki böyle bir güzergâh var. En son bundan 6 ay önce Sayın Başbakanımız, Ulaştırma Bakanımız ve ben helikopterle uçuş yaparak belirlediğimiz güzergâh.”
Peki, aynı köprüyle ilgili olarak Tayyip Erdoğan dün ne dedi?
“Açıklanan 3. köprü güzergâhı nihai güzergâh değil. Belirlenen birkaç güzergâh var. Ben, Ulaştırma Bakanım ve Büyükşehir Belediye Başkanımız hep beraber havadan inceleme yaptıktan sonra köprü güzergâhını belirleyeceğiz. Belirlenince de size açıklayacağız.”
Biri Başbakan diğeri İstanbul Anakent Belediye Başkanı... Birbirlerinden haberleri yok. Ya da ikisinden biri hayal görüyor... Ya da ikisinden biri doğru söylemiyor... Düşününüz, dünyanın en büyük en değerli kentlerinden İstanbul hangi ciddiyetle yönetiliyor...
* * *
İstanbul Anakent Meclisi’nin eski üyesi Engin Erkin Hanım dün dedi ki:
- Kadir Topbaş köprüyü uzun zamandır bildiğini söylüyor. Biz geçen şubat ayında İstanbul’un bir bölü yüz binlik çevre planını onayladık. Orada köprü yoktu. Japonların hazırladığı master planda da yok... Kadir Bey nasıl olur da üçüncü köprünün yerini uzun zamandır biliyorum der...
Bu ciddiyet düzeyiyle Afrika’da kasaba bile yönetilmez... İstanbul yönetiliyor...

* Bir insanı, ancak gerçekten uyuyorsa uyandırmak mümkündür. Ama, eğer uyumuyor, uyku taklidi yapıyorsa, dünyanın bütün gayretlerini sarf etseniz, nafiledir.
Mahatma Gandhi