Ergenekon sanığı!

HSYK üyesi Ali Suat Ertosun’un affedilmez! suçu neydi? Ergenekon davası sanıklarından Engin Aydın’la görüşmesi... Muhtemelen bu dostluktan görüşmeden etkilenerek Ergenekon sanıkları lehinde bir tavır alması değil mi?
Yandaş basın günlerce bunu yazıp çizerek Ertosun’u en ağır şekilde eleştirdi. Dahası, işi HSYK üyeliğinden istifasını istemeye kadar vardırdı.
İyi de Engin Aydın, gerçekten Ergenekon sanığı mıydı? Engin Aydın’ın dün bu sorumuza yanıtı:
“Hayır. Ben ne birinci ne de ikinci Ergenekon davasında ne sanığım ne de tanık. Sadece gözaltına alındım, gözaltı süresi dahil toplam 15 gün tutuklu kaldım. Avukatım aracılığıyla tutukluluğuma itiraz ettim. 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin üç üyesi, delil yetersizliğinden dolayı ve oy birliğiyle tahliyeme karar verdi... Tekrar edeyim, ben hiç Ergenekon sanığı olmadım...”
Ne dersiniz bu tabloya?

Erdoğan, Anıtkabir Defteri’ne “Ordu demokrasimizin teminatıdır” yazmış.
Böylece orduyu siyasete çekmiş olmuyor mu?
Haldun Ertem

Bindirimli satış...
Yaşlı başlı dostumuz Ahmet Binbir hayretle soruyor:
- Yahu Melih Beyciğim eskiden bu tenzilatlı satışların bir adabı var... Yılda bir veya iki defa, birkaç hafta tenzilatlı satış dönemi olur, firmalar ellerindeki stok malları eritirlerdi... Şimdi bakıyorum yılda 12 ay tenzilat... Bu stoklar hiç bitmiyor mu? Ya da nasıl bir oyun dönüyor acaba?
İstanbul Ticaret Odası Yönetim kurulundan Muharrem Keçeli dostumuz:
- Sahte “indirimli satış” tüketiciyi yanıltan bir reklam haline dönüştü, diyor...
Geçmişte Ticaret Odası denetlermiş bu satışları. Artık denetlemiyor. Piyasa başıboş... Müşteri kaz...

Kamerci bakış...
Bir taraftan Kürt açılımı... Ona ilişkin İçişleri Bakanı’nın söyledikleri... Ardından o açıklamayla ilgili haberler, yorumlar... Diğer taraftan bazı gazetecilerin katılımıyla yapılan Kürt çalıştayı... Orada dile getirilen öneriler... Bu müthiş trafiğe bakıp, “Eh artık Kürt meselesi üç vakte kadar çözülür” dememek ne mümkün, diyor... Kürt kökenli Tunceli Milletvekili Kamer Genç’e  “Kürt Açılımı”na ne dediğini soruyoruz:
- Ortada açılım - maçılım diye bir şey yok. Zaten İçişleri Bakanı Beşir Atalay da sırf bu konuyla ilgili basın toplantısında, “Daha çok demokrasi... Demokrasinin standartlarını yükselteceğiz”den başka bir şey demedi. Sorunun çözümü daha çok demokrasi ise, o zaman 7 yıldır neden bunu yapmadın, elini kim tuttu, diye sorarlar adama.
- Ya Kürt Çalıştayı?
- Bu sorunu gazetecilerle, bir kısmı yabancı güç odaklarından beslenen gazetecilerle mi çözecekler? Güldürmeyin beni.
- İktidarı bu konuda gayretli görmüyor musunuz?
-  Hatırlarsınız... Bir süre önce de Alevi Çalıştayı toplamışlardı. Sonuç ne oldu? Sıfıra sıfır, elde sıfır. Amaç sorun çözmek değil, gündemi değiştirmek...

Türkiye 2009
Çorum’da yayımlanan Çorum Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ayhan Aykanat sütununda yazıyor:
“Karşıdaki apartmanın üst katındaki balkonun çamaşır ipine bir güvercin takıldı. Ayağından asılı kalan güvercinin çırpınmaları çare olmadı. Gazete olarak her şeyi bıraktık seferber olduk. Karşıya birini gönderdik. Güvercinin asılı kaldığı evde kimse yok. Alt katta bir teyze var.
İlk pratik akla gelenlerin ardından hemen itfaiyeyi aradım.
İtfaiye görevlisiyle aramızdaki muhabbet aynen şöyle;
- Alooo (yorgun ve canından bezmiş bir ifade)
- Ben Çorum gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ayhan Aykanat, burada balkon iplerine bir kuş asılı kaldı, evsahibine ulaşamadık, hayvan çırpınıyor, yardımcı olun da indirelim buradan.
- Beyefendi arkadaşlar şu anda cuma namazında daha sonra arayın.
- Kardeşim orası itfaiye değil mi, ibadet güzel de burada bir can söz konusu,
- İyi de ne yapayım ben, tek başımayım size arkadaşlar cumada diyorum, anlamıyorsunuz, ne yapayım söyleyin.
- Anlaşıldı sen bir şey yapmayacaksın tamam kardeşim kapatıyorum.”
İtfaiye ancak yarım saat sonra geliyor.. Peki o sırada bir yangında insanlar yansa ne olacak? Belli..

Tanzanya elçisi...
Dışişleri Bakanlığı Afrika’da 8 yeni büyükelçilik açmaya hazırlanırken Tanzanya’daki büyükelçimizin otelde kaldığını, büyükelçiliğin de otelde tutulmuş bir odada faaliyet gösterdiğini yazmıştık.
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu konuyla ilgili bilgi verdi...
Yeni büyükelçilik açılan ülkelerde gerekli binaları seçme görevini ilk atanan büyükelçilere verdiklerini anlatan Davutoğlu, dolayısıyla ilk giden büyükelçinin ülkenin şanına yakışır büyükelçilik binası ve rezidansı bulana kadar mecburen otelde kaldığını kaydetti. Afrika’da açılacak 8 büyükelçilikle siyah kıtada temsilcilik sayımız 21’e yükseliyor. Gelecek yıl 5 büyükelçilik daha açılması düşünülüyor. İyi bir atılım...