Açık Pencere İslamcı gazeteler bu tür irtica haberlerini "yalan" çıkarmakta hayli usatlar biliyorsunuz...Ertesi gün Zaman gazetesinden bir muhabir Yalçın'ı arayıp soruyor: "Yazdığınız olay çok ilginç, acaba o taksinin plakası var mı?"Plaka alınmamış... Yalçın telefonda bunu muhabire söylüyor.Muhabir iki gün sonra yeniden arıyor:"Bir şoför geldi şimdi bizim gazeteye, siz geçen yıl bir taksiye binmişsiniz, şoför sakallı diye, para vermeden inmişsiniz".Yalçın Doğan Zaman'ın Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı'yı arıyor. Dumanlı özür diliyor. Bir süre sonra Zaman Haber Müdürü Yalçın'ı arıyor, "Bu gibi olayların tekrarını önlemek için, uğraştıklarını" söylüyor. Sakallı şoför olayından dolayı özür diliyor.Ancak Zaman gazetesi gibi, yine Fethullah Gülen denetimindeki Samanyolu TV'de Hüseyin Gülerce bir programda konuyu ele alıyor ve şunu söylüyor:"Masa başında yazılan bu yazılar, insanları tahrik ediyor."Yalçın bu olayları anlattığı dünkü yazısını şöyle bitiriyor:"Bu baskıyı, doğru ve yaşanmış bir örneği yalanlatma çabasıyla, eli her gün kalem tutan birine bile yapmaya kalkıyorlarsa, başkalarına kim bilir neler..."Başka yoruma gerek var mı? Yalçın Doğan Hürriyet'te "Zorbalık manzaraları" başlıklı yazısında, İstanbul Harbiye'de bir taksi şoförünün, bir arkadaşının eşini "Abla senin başın açık" diyerek arabadan indirdiğini yazıyor. Soru: Liberal aydınlarla AKP'nin yolları neden ayrıldı? Yanıt: Liberal aydınların son kullanma tarihi geçtiği için... * AKP türban konusunda MHP'yle oluşturduğu mutabakata bağlı kalmıyormuş. MHP gibi dost bir partiyi bile aldatabiliyorlarsa varın gerisini siz düşünün... Başbakan Erdoğan, Ergenekon operasyonunda devletin içinde süreci yavaşlatan unsurlardan söz ediyor. Buna rağmen işin sonuna kadar gideceklerini söylüyor. Kararlılık iyi güzel... Geçiyoruz Vatan'da, Hrant Dink'in avukatlarından görme engelli Dilek Berrak'ın Leyla Umar'a söylediklerine:"Allah aşkına Trabzon'un Pelitli ilçesinden bir genç nereden tanır Hrant Dink'i... Şişli'ye gelecek, Hrant Dink'i öldürecek... Böyle bir şey olabilir mi? Kafamızı karıştıran nokta; çete operasyonları yapılırken Veli Küçükler, Ergenekonlar ortalıkta uçuşuyorken belki bir Veli Küçük'ü tutuklar, Ergenekon çetesini çökertirsiniz ama Ramazan Akyürek'i, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü'nü, Emniyet İstihbarat Daire Başkanı yaparak ödüllendiriyorsanız, siz bu işte 'devlet' olarak samimi değilsiniz...""Bu cinayetin Trabzon'dan gelip işleneceğine varıncaya kadar her şey biliniyordu; ama İstanbul'da ne emniyet, ne valilik kılını kıpırdatmadı."Özeti... Ergenekon operasyonu her şeyi aydınlatacak gibi görünmüyor. Samimiyet sınavı Başta Antalya, Muğla ve Aydın olmak üzere pek çok turistik yörede maden arama bahanesiyle ruhsat alınıp daha sonra ormanların nasıl talan edildiğini geçen yıl bu sütunlarda birkaç kez dile getirmiştik. CHP Antalya Merkez İlçe Başkanı Yıldıray Sapan bu talanda gelinen son aşamayı bakınız nasıl anlatıyor.- Maden ruhsatı alma işi AKP döneminde çok kolaylaştırılınca madencilikle hiçbir ilgisi olmayan kişiler bile ruhsat almaya başladı. Bunların çoğu ruhsatı alıp araziyi kapattıktan sonra çok büyük paralarla başkalarına devrediyorlar. Böylece hiçbir iş yapmadan havadan milyarlar, trilyonlar kazanıyorlar. Antalya'da bu işi yapanların başında da AKP'liler geliyor.- İsim verebilir misiniz?- Örneğin, Antalya AKP İl Başkan Yardımcısı Yüksel Yüce geçenlerde Ankara'ya giderek çok sayıda arazi için ruhsat aldı. Sonra da bunlardan üç tanesini AKP'li İl Genel Meclisi üyesi Niyazi Çetin'e sattığını açıkladı. Elbette bunu durup dururken açıklamadı. Biz olayı ortaya çıkarınca mecburen açıklamak zorunda kaldı. Ruhsat rantı... Fıkrayı taa Amerikalardan Gülten Temiziçli göndermiş...Salomon'un eşi vefat etmiş. Gazeteye en ucuzundan standart bir ilan vermek istemiş.Kâğıda ilanı yazmış: "Eşim Bayan Raşel'i kaybettim. Üzgünüm..."İlan görevlisi ilanı görünce uyarmış. "2 kelime daha hakkınız var."Salomon 2 kelime daha eklemiş: "Satılık Toyota..." Ölüm ilanı... Kurtlar Vadisi dizisi ile ilgili bir okur mektubu ve bir yakınma..."Dizide PKK'nın üst düzey adamı rolünde oynayan bir Muro karakteri var. Bana çok büyük sıkıntı veren şey bu Muro karakterinin sürekli sol jargonları kullanması... Ağzından hiç 'burjuvazi, komprador burjuvazi, ezilen halk, sömürücü sınıflar, devrimci ahlak' gibi kavramlar eksik olmuyor. PKK ile sol aynı çizgide gösteriliyor. Ayıp oluyor!" m.asik@milliyet.com.tr Vadideki kurtlar
