Kaddafi zulmüne hedef olan sivillerin hayatını korumak için harekete geçen Amerika, İngiltere ve Fransa ilk iki günde 64 sivili öldürüp 150 sivili yaraladılar... Hedef alınan sivil tesislerin, yanan otobüs veya otomobillerin fotoğraflarını gazetelerde gördük...
Batı’nın ikiyüzlülüğü gizlenemeyecek kadar açık. Örneğin Afganistan ve Pakistan’da başkaldıran halka karşı kukla yönetimlerin yanında yer alıyor Batılılar...
Bahreyn’de Şeyh El Halife silahsız göstericilere ateş açıp onlarcasını katletti.
ABD ve Suudi’ler El Halife’nin yanında yer aldı.
Yemen’de Batı destekli Cumhurbaşkanı Abdullah Salih hafta sonu 50 protestocuyu öldürttü... Batı oralı bile değil...
Ancak Libya’ya gelince birden insancıl ve halksever duygular kabardı. Neden? Çünkü Libya’nın petrolü var...
Kaddafi’yi devirme yarışında öne geçen, Kaddafi sonrasında Libya’da en yağlı ballı işleri kapma hesabında...
Ne var ki “insancıl harekât”ın hayvani içyüzü çabuk anlaşıldı. Harekâta onay veren Arap Birliği insanlara yönelik saldırıyı görünce bu tavrından döndü.
Rusya “Burada ne utanma, ne mantık var” diye öfke beyan etti dün.
Türkiye dahil pek çok ülkede savaş karşıtı gösteriler başlıyor.
Dünya yutmuyor Batı’nın mavallarını...
Libya liderler zirvesine Türkiye’nin çağrılmaması iyi oldu... Aksi takdirde biz de Kaddafi’yi devirmeye yönelik darbe planının bir parçası olurduk...
* * *
AKP, milletvekili adayı olacaklar için eğilim yoklaması yapmış.
Liderin karşısında en güzel şekilde eğilenler listelerde iyi yerler kaparlar herhalde...
Haldun Ertem
Soru: Libya’ya saldıran koalisyon ülkeleri Türkiye’nin çekimser tavrı için ne için ne diyebilirler?
Yanıt: “Bitaraf olan bertaraf olur...”
F. Fidan
Çetenin icraatıFehmi Koru bizim için “Salomanje çetesinin yemeklerinin müdavimiydi” diye yazdı. Yalanladık. Bu konuda bir yazı daha yazdı. Bizim yalanlamamızı okuruna duyuracağını beklerken... O ne mi yaptı? Yine eski yalanı ısıtıp okurunun önüne koydu. Rahmetli Uğur Mumcu’nun sağlığında yediğimiz akşam yemeğinde Emin Çölaşan, Uğur’a tabancan yanında mı, diye sormuş, böylece bizim silah üzerine yemin edip çete kurduğumuz ortaya çıkmış...
Çetenin bir icraatı da olur. Acaba bizim çetenin sonraki yıllarda ne gibi icraatı oldu?
Birlikte yemek yiyen meslektaşları çete ilan edip onları hedef mi gösterdik? Ergenekon muhbirliği mi yaptık? Yargısız infaza mı giriştik? Bizi eleştiren yazarları patronlarına şikâyet mi ettik? Patronlara “Muhalif yazarları atarsan iktidarla aran düzelir” diye akıl mı verdik? Boğaz sırtlarında ev kapatıp soru soran gazetecilere diş mi biledik? Bizde bu yetenekler olsa çetecilikle de ilgimiz olurdu... Ama yok maalesef... O âlemin ustalarını hayretle izlemekle geçiyor vaktimiz...
Abdülfettah...25yıldır ülkemizde yaşayan El Arabiya Televizyonu Türkiye temsilcisi Daniel Abdülfettah, dün sabah Ayşenur Arslan’ın CNN Türk’teki Medya Mahallesi programında anlattı...
Meslektaşımız, Necmettin Erbakan’ın cenazesinin kaldırılacağı camiye, ön camında basın plakası bulunan arabasıyla gelir. Park edecek yer göremeyince önüne ilk çıkan polisten yardım ister. Aldığı yanıt:
- Olur! İstersen otoparkçılığını da yapalım. Haydi, çek git buradan.
Daniel Abdülfettah, bunun üzerine az ileride rütbeli bir polis görür. Ona gider. Az önce yaşadığı olayı aktararak aynı yardımı ondan ister. Bu kez gelen yanıt;
- Yahu arkadaş, Suriyeliymişsin bir de... Kendi ülkende bir polis görsen fersah fersah kaçarsın, gelmişsin buraya, bir de hak talep ediyorsun...
Daniel Abdülfettah noktayı şöyle koydu.
“Ben herhangi bir yazı yazmadım. Herhangi bir haber yapmadım. Herhangi bir şey söylemedim. Ama yine de azarlandım.”
Maazallah ya bir de yazı yazsa...
Geçen günkü sütunumuzda, İstiklal Marşı’ndaki:
“Ulusum, korkma, nasıl böyle bir imanı boğar” şeklindeki dize:
“Ulusun, korkma” diye başlıyor...
Düzeltir, uyaran okurlara teşekkür ederiz.
SBF AKP oldu!CHP eski Çanakkale Milletvekili Altan Tuna bu seçimde memleketi Çanakkale’den aday olmaya karar verdi... İstenen belgeleri tamamlamaya koyuldu. Son mezun olduğu okulu gösteren diploma ya da “Çıktı” belgesi de isteniyordu. Okulu SBF’ye gitmiş. Belge hazırlanırken, kendisi gibi kaç kişinin bu amaçla ve hangi parti için çıktı aldığını merak etmiş. Aldığı yanıt, “1 BDP, 1 MHP, 3 CHP, 10’dan fazla da AKP”... Tuna: “Yahu bizim fakülte AKP’li olmuş haberimiz yok” diyor şakayla karışık.