Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofyas, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ile yaptıkları görüşmelerde sürekli olarak Kıbrıs’ta tek halk ve tek devlet bulunduğunu savunuyor...
Talat görüşmelerde Hristofyas’a Kıbrıs’ta tek halk olmadığını anlatmaya çalıştığını söylüyor.
İlginçtir... Kürtler söz konusu olduğunda “halklara özgürlük” sloganına eşlik eden bizim enteller Kıbrıs’taki bu tartışmayla hiç ilgili görünmüyor... Kıbrıs’taki Türk halkı onları acaba neden hiç ilgilendirmiyor? Kendi halklarına kılıç çekenlerin sözcülüğüyle besleniyorlar da ondan mı?
Büyükelçiler...
Mahut özür dileme kampanyasına karşı çıkan büyükelçilerin sayısı 142’ye ulaştı. Emekli büyükelçiler yüzde 90 oranında bu kampanyaya karşı çıkıyor. Büyükelçilerin ortak metninin son paragrafını birlikte okuyoruz:
“Bugün Türkiye ile Ermenistan arasındaki ilişkilerde bir yumuşama sürecine girilmesi ve iyi komşuluk ilişkilerinin geliştirilmesi isteniyor ise, bunun yolunun, tek taraflı özür dilenmesi gibi tavizlerden değil, öncelikle taraflar arasındaki sınırların ve toprak bütünlüklerinin tanınmasından, ve mutlaka gerekiyor ise, her iki tarafın tarih boyunca çektikleri acıların karşılıklı olarak paylaşılmasından geçtiğinin hatırda tutulmasında yarar görüyoruz...”
CHP
Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen CHP’ye geçmedi, DSP’de kaldı...
Eğer CHP Eskişehir’den başkan adayı gösterirse...
Ne CHP kazanabilir seçimi ne Büyükerşen...
AKP belediye başkanlığını alır...
CHP böylece tarihi bir görev daha ifa etmiş olur!
İzmir’de şölen var...
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce yaptırılan Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM), bu akşam görkemli bir törenle açılacak. Başkan Aziz Kocaoğlu, iki yılda meydana getirilen sanat merkezinin Türkiye’nin en nitelikli konser salonuna sahip olduğunu iftiharla anlatıyor... Açılış bu akşam için özel olarak oluşturulan “Ahmed Adnan Saygun Onursal Senfonik Orkestrası” ile yapılıyor. Rengim Gökmen şefliğindeki orkestra Ahmed Adnan Saygun’un Yunus Emre Oratoryosu’nu seslendirecek... Konserler üç gün sürecek...
Bize bu konuda verilen bilgide deniyor ki: “1153 kişi kapasiteli büyük salondaki asansörlü orkestra çukuru salona çok amaçlı bir kullanım sunarken, koltukların ayaklarından gelecek şekilde tasarlanan zeminden havalandırma sistemi, salondaki müzik kalitesini etkileyebilecek en küçük bir gürültünün bile önüne geçecek.
Salonun akustik projesi, Sidney Opera Binası gibi dünyaca ünlü projelere imza atan İngiliz ARUP firması tarafından yapıldı. Akustik bağlamda salonun duvarları, tavanı, havalandırması ve sahne arkası özel olarak tasarlandı. Salon duvarlarının farklı kesimlerine uygulanan özel karışımlı alçı panoların yanı sıra, akustik açıdan yapılan hesaplamalara bağlı olarak, yine özel olarak tasarlanıp üretilen ahşap panolar duvarlardaki yerlerine monte edildi. Sahne üzerine yerleştirilen ahşap yansıtıcılar, sahneden yükselen müziğin salon içine daha iyi yayılmasına olanak tanıyacak. Herhangi bir yapay güçlendirici olmadan verilecek konserlere göre ayarlanmış duvar akustik panelleri, hoparlörlerin kullanılacağı etkinliklerde duvar boyunca uzanan bir perde ile kapatılıp ses düzeyi kontrol altında tutulacak...”
Yeni sanat merkezi İzmir’e hayırlı olsun...
Harem
Spor tesislerinde harem - selamlık uygulamasına bir başka örneği bir hanım okurumuz yazıyor:
“İstanbul’da Büyükşehir Belediyesi’ne ait spor tesislerinde eşim, ben ve bizim gibi düşünen birçok arkadaşımız birlikte spor yapamıyoruz. Harem - selamlık şekilde bayanlar ayrı, erkekler ayrı günlerde ve saatlerde spor yapmak zorunluluğu var. Devletin işlettiği bir kurumda böyle bir rezillik olabilir mi? Hadi böyle bir uygulama yaptın, neden bir de karma gün yapmıyorsun. Eşinizle tatile gitmek gibi, sinemaya gitmek, birlikte spor yapmak hakkımız yok mu?”
Tonton
Bir tek atamanın ne kadar önemli olduğunu şu anda milletçe yaşıyoruz... Tonton Özal’ın yaptığı bu atama ilk günden beri tartışılır. Şu anda Anayasa Mahkemesi Başkanı olan Haşim Kılıç hukuk bilmediği gibi başta laiklik olmak üzere cumhuriyet ilkelerine de sadık izlenimi vermez. Sağ siyaset yapar. Nitekim bu defa da Başbakan Erdoğan’a destek amacıyla ortaya atılıp Danıştay kararını eleştirdi. Üstelik tek başına ve kimsenin haberi olmadan. Danıştay ile Anayasa Mahkemesi birbirine girdi. Bir yanlış atama yıllar sonra nelere mal oluyor. Tabii bu zatı başkanlığa seçenleri de tarih unutmayacak.
Bürokraside yeni trend “şükür namazı” kılmakmış.
Bu namazı büyük ihtimalle rüşvet ve komisyon işlerini yakayı ele vermeden atlatan bürokratlar kılıyordur...
Haldun Ertem
“Ben senin adına kimseden özür dileyemem.
Bu konu tarihçilerin ve hukukçuların işi. Ben buna taraf olamam. Taraf olmam için o konu hakkında çok iyi bilgi sahibi olmam lazım. O dönemde yaşamam lazım. O dönemin şartlarını çok iyi bilmem lazım. Yani bu benim işim değil, tarihçilerin ve hukukçuların işi...”
Garo Mafyan - Ermeni müzisyen
ADANALI ve Trabzonlu dostlar aradı... Dediler ki: “Mehmet Yaşin’in bir yanlışı var... Adana ve Tarbzon’da içki içmek için şehir dışına çıkmaya gerek yok. İçinde de herkes içebilir. Durumu arz ediyoruz”
Özay Şendir
Netanyahu için sonun başlangıcı…
18 Mayıs 2025
Abbas Güçlü
Eğitim vezir de eder rezil de!..
18 Mayıs 2025
Zeynep Aktaş
Toparlanmanın devamı gelir mi?
18 Mayıs 2025
Ali Eyüboğlu
Hande Subaşı: Modellikten geliyorum, ama modayı hiç takip etmiyorum
18 Mayıs 2025
Güldener Sonumut
Yunanistan’ı anlamama sendromu
18 Mayıs 2025