Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Kıbrıs ile ilgili bölüme bakıyoruz... Aynen şöyle:"Kıbrıs sorununa BM gözetimi altında adil ve kalıcı, kapsamlı ve karşılıklı olarak kabul edilebilecek bir çözüm sağlanmasının desteklenmesi ve bu bağlamda Kıbrıs Türklerinin üzerindeki izolasyonların kaldırılması."Bu mu ortak vizyon?Dikkat buyurun... KKTC'den söz edilmiyor... "Kıbrıs Türklerinin üzerindeki izolasyonların kaldırılması" sözü ise hiçbir şey ifade etmiyor... Çünkü Ankara Rumları tanıyınca, adada Rum egemenliği sağlanınca, zaten Türkler üzerindeki izolasyonlar kalkmayacak mı?Nitekim Ortak Vizyon Belgesi'nin açıklandığı gün NTV Televizyonuna demeç veren ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Dan Fried, Türkiye'nin eninde sonunda Rumlara limanları açmak mecburiyetinden söz ediyordu...Türkiye'nin en büyük sıkıntısı PKK... Gül'ün ziyaretinden çok değil bir hafta önce, Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Nabi Şensoy, Washington Times'a verdiği demeçte, Kürdistan Demokratik Partisi ve Kürdistan Yurtseverler Birliği'ni, PKK'ya silah ve mühimmat sağlamakla suçluyor, bu iki partinin ABD'nin müttefikleri olduğunu belirtiyordu.Ortak Vizyon Belgesi'nde PKK ile ilgili satırlar şöyle:"PKK ve buna bağlı örgütlerle mücadele de dahil olmak üzere terörizme karşı konulması..."PKK'ya karşı ayak sürüyen ABD yeni bir söz vermiyor. Siz ABD'nin terörle mücadelesine omuz veriyorsunuz... Hem de ABD'nin terörle mücadele adı altında terörle ilgisi olmayan petrol ülkelerini yakıp yıkıp işgal ettiğini bile bile...Kısaca; ABD'de açıklanan yeni bir teslimiyet belgesi olmasın!.. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün ABD ziyareti sonucunda "Ortak Vizyon Belgesi" açıklandı... "Etkin işbirliği","Yapılandırılmış diyalog" gibi fiyakalı sözler içeren belgede acaba bizim işimize yarayacak ne var? Abdullah Gül, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'a "Condi" diye hitap ediyormuş. Bakalım bu samimiyetten kim karlı çıkacak... Polis, yaptığı operasyonda uluslararası bir suç örgütünü çökertmiş...Örgütün Türk üyeleri suçlarını itiraf etmişlerFakat sanıklardan biri ısrarla suçu reddediyor:- Ben bu örgütün mensubu olamam, diyor başka bir şey demiyormuş...- Neden olamazsın? diye sormuşlar...- Ben Fenerbahçeliyim, demiş, uluslararası hiçbir şeyin içinde olamam... GS'li dedikodusu! İstiklal Marşı'nı baştan sona ezbere okuyan Suğra Bul adlı 4 yaşındaki yavrumuz bütün kabileyi pardon kabineyi ağlatmış. Gazetelerde bakanların fotoğrafı vardı. Hepsi kameraların gözyaşlarını çekmesine engel olmayacak şekilde ağlıyordu. Toplantıyı izleyen Demet Hanım, bakanların özellikle:"Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı. Verme, dünyâları alsan da bu cennet vatanı."dizelerine gelince kendilerini tutamadığını anlatıyor. Bu durum sorumluluk duygusunun kabile pardon kabinemizde hâlâ ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor... Gözü yaşlı icraat Kimi sivil toplum kuruluşları bir araya geldi, Terörle Mücadele Yasası'nda yapılan değişiklikleri kapsayan yasayı imzalamaması için Cumhurbaşkanı Sezer'e çağrı üzerine çağrı yapıyor. Öngörülen değişikliklerle terörden çok düşünce, ifade, haberleşme ve basın olmak üzere pek çok özgürlüğün ciddi şekilde tehlikeye gireceği... Adil yargılama hakkının kısıtlanacağı... İşkenceye yeşil ışık yakılacağı... DGM'lerin yeniden geri getirileceği... En önemlisi de Apo'nun bile affının söz konusu olabileceği ifade ediliyor.Olayın daha da ilginç yanı tasarıyı hazırlayan Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, "Umarım bu yasa uygulanmaz" sözleri...İtirazcı STK'lara bakıyorsunuz... İnsan Hakları Derneği gibi bugüne dek AKP iktidarını "demokrat" Cumhurbaşkanı'nı "jakoben" diye niteleyenler çoğunlukta. Kader işte...CHP Milletvekili Orhan Eraslan'la konuşuyoruz:- Yasa sadece silahlı örgütleri terör kapsamına alıyor. Bu da örneğin Sivas'ta olduğu gibi insan yakarak ya da Hizbullah'ta olduğu gibi diri diri toprağa gömerek veya domuz bağıyla adam öldüren dinci örgütlerin kapsam dışı kalması demektir. Ayrıca basınla ilgili düzenlemeler de son derece sakıncalı. Bir yayın organı bir terör örgütünün yaptığı eylemi aktardığında örgüt propagandası yapmaktan ağır cezalara çarptırılabilecektir. Gözler Sezer'de SSK emeklisi gazeteci arkadaşımız Alaattin Aktaş, yıllardır kolestrol düşürücü ilaç kullanıyor. Önceki gün elinde heyet raporuyla, bitmek üzere olan ilacını yenilemek üzere Etlik Eğitim Hastanesi'ne gitti. Hekimden aldığı yanıt:- Size ilacınızı yazabilmem için kolesterolünüzün yüksek olması lazım. Bunun için de kan tahlili yaptırıp sonucu bana getirmeniz gerekiyor. Ama siz ilaç kullanmakta olduğunuz için kolestrolünüz büyük olasılıkla düşük çıkacaktır. O yüzden önce kolestrolünüzü yükseltmelisiniz...Arkadaşımız sordu:- Peki kolestrolümü yükseltmek için ne yapacağım?- Bizim hastanenin karşısında bir kebapçı var. İki porsiyon kebap yiyin, kolestrolünüz yükselir. Hastalara genelde bunu tavsiye ediyoruz. Maddi imkânı dar olan hastaya da bir paket margarin yağı alıp yemesini... m.asik@milliyet.com.tr Kebabî