Üniversite giriş sınavında bir ilk yaşandı... Bazı okullarda sınava sadece kızlar alındı... İMKB Lisesi, Güzeltepe İlköğretim Okulu, Şehit Öğretmenler İlk Okulu, Haydar Akçelik Lisesi, Silahtarağa ve Emniyettepe İlköğretim okullarında sınava sadece kız öğrenciler girdi... Bazı okullarda kızlar ve erkekler ayrı sınıflara alındı.
Anlaşılıyor ki ÖSYM’ye çocuklar üzerinden cinsiyetçilik ve ahlakçılık yapmaya çalışan bir zihniyet hakim oldu. Olasılık hesaplarıyla altından kalkılması mümkün olmayan bu durum daha da endişe verici bir gerçeğe işaret ediyor... Otomsayon sistemiyle oynayarak kız öğrencileri belli okullarda toplayan bu tertipçiler, kendine yakın bulduğu öğrencileri önceden belirlenmiş okullarda sınava sokabilir... Türlü çeşitli manüpülasyonlar yapabilir. Onlara (kopya dahil) çeşitli avantajlar sağlayabilir. Hukuk ve adaletin bittiği noktadayız; artık her şey beklenir...
AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, “Gençler oynaşla vakit kaybetmesin” demiş.
Tamam. Ama sizler de “lak lak”la vakit kaybetmeyin!
Fahrettin Fidan
İleri demokrasiye geçtik. Basın özgürlüğü kaldırıldı basan özgürlüğü uygulanıyor!
Ali Karagöz
Birisi söylesin...
Başbakan Erdoğan Irak’a giderken soruları yanıtlıyor... Basılmamış kitabın toplatılması ve imhası konusunda diyor ki:
- Burada yargı bir adım atmış, yargının attığı adım, yürütme olarak bizi ilgilendiren bir adım değil.
Başbakan’ın sözleri teorik olarak doğru... Pratikte yanlış... Çeşitli haberlerde yargının Emniyet’ten gelen 49 sayfalık bir rapora dayanarak karar verdiği bildiriliyor. Yani karar doğrudan iktidara bağlı güç tarafından veriliyor. Yardımcıları Başbakan’a bu durumu anlattı mı?
TÜSİAD’ın Anayasa çalışması kendilerinin değil, iki profesörün görüşüymüş.
Anlaşılan yanlış profesöre oynamışlar...
Haldun Ertem
Bağıran adam...
Artık aramızda bulunmayan değerli yazar Teoman Erel’in yazılarını karıştırırken, 1982 yazında Milliyet’te yazdığı yazıya gözümüz ilişti. Yazları geçirdiği Seferihisar’dan yazmış:
“Ayrılırken sosyal demokrat eğilimli zengin çiftçi:
- Bey seni okuyorum ama, dedi, şöyle sert yazdığın zaman, taşı gediğine oturttuğun zaman daha çok beğeniyorum. Doğrusu ılımlı yazılarını pek zevkle okumuyorum...
- Dur arkadaş, dedim, öyleyse sen bu sert ve köşeli üslubu yalnızca benden istemiyorsun. Sevdiğin parti liderlerinden de istiyorsun...
- Doğru, dedi
- Senin ve senin gibi milyonların talebi bu olursa politikacı ne satsın? Yumuşak mutedil konuşma mı? Yoksa sert ve sivri nutuk mu?
- Haklısın, dedi...
O kendisini bağıra çağıra, küfür ve hakaret ede ede anlatan siyasetçi var ya... Bütün kabahat onun değil yani...”
Bitap kitap...
Hoca camide vaaz veriyormuş. İçeriye bir adam girmiş. “Hocam, ben eşeğimi kaybettim. Bir soruverin bakalım. Eşeğimi gören var mı?” demiş. Hoca cemaate dönmüş. “İçinizde kitap okumayan, kütüphaneye uğramayan, bunları boş şey gören var mı?” diye sormuş.
Biri ayağa kalkmış, “Ben varım, ben, demiş. Böyle boş şeylerle vakit geçirmem. Yer, içer, keyfime bakarım.”
Hoca eşeğini kaybeden adama dönmüş,
“Boşuna başka yerde arama, demiş. İşte eşeğin burada.”
* * *
Kütüphane Haftası kutlanıyor...
Erhan Tığlı kitapla ilgili özdeyişler göndermiş:
“Kitap okursan, olamasan da bir balta sap, doğru yolu araya araya düşmezsin bitap.”
“Maval okuyacağına kitap oku. O zaman, maval okumakla geçirdiğin zamana yanarsın”
* * *
Ne demiştik? Evet bu hafta kütüphane haftası... Kütüphaneciler Derneği bu hafta için şu sloganları saptadı:
“İstanbul Kütüphanelerini Keşfedin...”
“Kütüphaneleri keşfedin korsanı yok edin.”
İstanbul’da sandığınızdan daha çok kütüphane, o kütüphanelerde sandığınızdan daha çok kitap vardır.
Daha fazla bilgi için:
( www.istanbulkutuphaneleri.org )
* * *
Bu yıl Kütüphane Haftası devletin yayımlanmayan bir kitabı imha operasyonlarıyla çakıştı. Ahmet Şık’ın “İmamın Ordusu” adlı kitabının basılmamış nüshaları bilgisayarlarda avlanıyor, imha ediliyor.
Yandaş medya taslağın neden suç oluşturduğunu şöyle izah ediyor:
- Üzerine notlar düşülmüş...
Ergenekon mesajlarını bu yoldan iletiyormuş.
Kitap ve Kütüphane Haftası kutlu olsun...
BDPliler sözde sivil itaatsizlik eylemlerine başladılar. İyi güzel de hep TSK ve emniyete karşı sivil itaatsizlik yapıyorsunuz, sıkıysa biraz da eli kalaşnikoflu PKK’ya (İmralı’ya) karşı sivil itaatsizlik yapın da
inandırıcı olun!
Engin Balım
Bundan sonra kitapçılarda “çok satanlar” ve “yeni çıkanlar” bölümlerinin yanında “basılmadan toplatılanlar” diye boş bir raf da olacak gibi..
Said Saidoğlu