Melih Aşık

Melih Aşık

m.asik@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

- 2 Aralık 2005 tarihli köşe yazınızda iktisatçı Selim Somçağ'a atfen DİE'nin milli gelir hesaplarındaki tahmin hatalarına değiniyorsunuz. Bu hatalara mensubu olduğum Bağımsız Sosyal Bilimciler Grubu'nun (kendi internet sitesinden erişilebilecek) "2005 Yılı Başında Türkiye Ekonomisi" adlı incelemesinde değinilmişti; şahsen ben de Ülke Politikaları Vakfı'nın "Türkiye Nereye" başlığı ile yayımladığı konferanslar derlemesinde DİE'nin yanlışlarının sadece ulusal gelir tahminlerini değil, istihdam ve sınai üretim tahminlerini de etkilediğine işaret etmiş, bunu sayısal örneklerle de sergilemeye çalışmiştım (bu yayın UPV Danışmanlık ve Yayıncılık'tan edinilebilir: tel: 312 4417649).* * *İktisatçı Aslan Başer Kafaoğlu, dün telefonda Selim Somçağ'ın tespitlerine katıldığını söylüyor, "Türkiye kalkınmıyor, soyuluyor" diyordu. Kafaoğlu'na göre, "Yüksek faiz veriyoruz, çok döviz geliyor, döviz ucuzlayınca ithal malı ucuzluyor, ithal malı ucuzlayınca yerli sanayinin rekabet gücü azalıyor, sanayi kuruluşlarımız tek tek iflas edip yabancıların eline geçiyor... Yoğurt veya sabun firmaları bile el değiştiriyor. Sahte rakamlarla büyüyoruz sanarken çöküyoruz." İktisatçı Selim Somçağ ve Prof. Korkut Boratav, DİE'nin gerçek dışı tespitlerle milli gelir ve büyüme rakamlarını şişirdiğini anlattılar. Önceki gün ve dün bu görüşleri naklettik. Orta Doğu Teknik Üniveritesi'nden emekli ünlü bir iktisatçı... Oktar Türel geçtiği notta diyor ki: Maliye Bakanı Unakıtan, özelleştirme politikasını özetlemiş: "Satışa çıkarıyorum arkadaş, parayı veren düdüğü çalar." Çalınan keşke sadece düdük olsa... Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'le anlaşamayan Erzurum Milli Eğitim Müdürü Fevzi Budak, açtığı son davayı da kazanarak 8. kez göreve döndü. Manisa Milli Eğitim Müdürü Hasan Özdemir, 7. kez yargı kararıyla görevine döndü...Milli Eğitim Bakanı bu müdürleri görevden alıyor. Mahkeme kararıyla göreve dönen müdürleri işe başlatıyor, ertesi gün tekrar alıyor...Anayasa 138. madde bakınız ne diyor:"Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hizbir surettle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesi geciktirilemez."Milli Eğitim Bakanı mahkeme kararlarını uygular gibi yapıyor, uygulamıyor.Kimi milli eğitim müdürlerini mahkemelerde süründürüyor. Yargı organlarıyla oyun oynuyor.İzmirli Avukat Noyan Özkan bu konuda Adalet Bakanı Cemil Çiçek'e başvuruda bulundu. Bu Anayasa ihlalinin son bulmasını istedi. Cevap bekliyor... Yargı ile oyun 'Yücel Aşkın'a reva görülen muameleyi ve uzun gözaltı süresini tasvip etmek mümkün değil..."TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Mustafa Koç'un yukardaki sözlerini Başbakan Erdoğan anayasa suçu ve yargıya müdahale diye niteledi... Ve "Hakkında devreye girilmeli" diyerek yargıya "devreye girin" mesajı verdi...Aradan 24 saat bile geçmeden Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu'nun açıklaması geldi;"Rektör Aşkın'la ilgili yapılan her türlü açıklama hakkında inceleme başlattım."Türkiye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok'a soruyoruz.- Size göre Mustafa Koç'un sözlerinde yargıya müdahale var mı?- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, uymak zorunda olduğumuz bir sözleşmedir. Bu sözleşmenin 5. maddesi, insan hak ve özgürlüklerinin sınırlandırılma koşullarını... 6. maddesi de adil yargılamanın koşullarını ortaya koyar. Aynı sözleşmeye göre tutuklama istisnadır. Bir kişi, tutuklama yapmayın, serbest bırakın demeden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ndeki sözünü ettiğim hükümlere atıf yaparak görüşlerini dile getirirse bu yargıya müdahale değildir. Benim bu olayda en ilginç bulduğum şey şu; Sayın Koç'unkine benzer şeyleri daha önce YÖK Başkanı Sayın Erdoğan Teziç olmak üzere pekçok hukukçu söyledi. O zaman Cumhuriyet Savcıları harekete geçmedi, Başbakan söyleyince harekete geçtiler. Geniş yorumlarsanız bu da yargıya müdahaledir....* * *Anayasa Profesörü Zafer Üskül, Başbakan'a olayın özünü anımsatıyor:- Türkiye'de tüm yargıç ve savcıların özlük işlerinin Adalet Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nce hazırlanması yargıç ve savcılar üzerinde başlı başına bir baskı oluşturur...Üskül, mahkemeler üzerindeki baskıyı kaldırmanın yolunun Anayasa değişikliğinden ve yargıç teminatından geçtiğini söylüyor: Ve ekliyor:- Bu değişikliği gerçekleştirme niyetini taşımayan Başbakan'ın bazı kişileri, yargıyı etki altına alma çabasına girmekle suçlaması bir çelişki oluşturmaktadır... m.asik@milliyet.com.tr Koç suç işledi mi?