Geçtiğimiz hafta İsveç’in Göteborg şehrinde Avrupa Obezite Zirvesi düzenlendi. Zirvede “Yerleşik davranış modellerinin obezite ve ilişkili hastalıklarla bağlantısı” panelini takip ettim. Panelin açılış konuşmasını Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesi, Beslenme, Fiziksel Aktivite ve Obezite Program Müdürü Dr. Joao Breda yaptı. Breda fiziksel aktiviteyi Avrupa Bölgesi’nde teşvik etmeyi amaçladıklarını, hatta bu konuyla ilgili küresel anlamda da strateji planı oluşturduklarını anlattı. İşte panelde konuşulanlar...
- Lizbon Üniversitesi Spor Bilimleri Profesörü Luis B. Sardinha, yaşlı insanların günün yüzde 70’lik kısmını fiziksel açıdan hareketsiz geçirdiklerini belirtti. Oturma süresi arttıkça kalbin etrafını saran kesede yağlanmanın arttığını ve bu durumun da kalp hastalıkları riskini yükselttiğini açıkladı. Günde dört saatten fazla süre oturan yaşlılarda obezite görülme oranının 1.5 kat arttığına değindi. “Bir saatlik yürüyüş bile bu kadar uzun süre hareketsiz oturmanın beraberinde getirdiği olumsuz etkileri ortadan kaldırmaya yetmiyor” diyerek çok oturmanın bedelinin ağır olduğuna dikkat çekti.
- Profesör Sardinha “İleri yaşlarda fiziksel olarak bağımsız yaşamak ve kronik hastalıklardan korunmak istiyorsanız fit olmalısınız” önerisinde bulundu. Bunun için televizyon izlemek gibi oturarak yaptığımız aktivitelerin süresinin kısaltılması gerektiğini vurguladı. Karın bölgesindeki fazla kilolarından kurtulmak ve sağlıklı yaşamak isteyenlere sık sık oturup kalkma hareketi yapmalarını tavsiye etti.
“Oturma süreleri arada kesintiye uğratılmalı”
- Loughborough Üniversitesi İnsan Biyolojisi Program Direktörü Dr. Stacy Clemes günümüz koşullarında insanların çoğunun masa başı işlerde çalıştığına dikkat çekti. “Ofis çalışanları arasında yapılan bir araştırmada, çalışanların yüzde 66’sının günde 10 saatini oturarak geçirdiği ortaya çıktı. Oysa oturmak bizi hasta ediyor. Fiziksel aktivite yapsak dahi uzun süreli oturmak; kalp damar hastalıklarının, diyabetin ve belirli kanser türlerinin ortaya çıkma riskini artırıyor” dedi.
- Clemes günde sekiz saatten uzun süre oturan bireylerin, dört saatten az oturanlara oranla yüzde 51 daha fazla obeziteye yakalanma riskleri olduğunu belirttti. Oturmanın zararlı etkilerinden korunmak için önerileri ise şöyleydi: “Ofis çalışanları masalarını ayakta çalışacakları şekilde düzenlemeye başlamalı. Oturuyorken ara ara kalkıp dolaşarak oturma sürelerini olabildiğince kesintiye uğratmalılar. Öğrencilerinse ayakta ders dinleyebilecekleri kültürel bir değişim gerçekleştirilmeli.”
Çocuğunuzun sağlığı parmak ucunuzda
- Türkiye’de sağlıklı yaşam ve beslenme konusunda 2009’dan bu yana aktif bir şekilde çalışan Sabri Ülker Gıda Araştırmaları Enstitüsü Vakfı temsilcileri de Avrupa Obezite Zirvesi’ni takip etti. Zirve sırasında Sabri Ülker Vakfı Genel Müdürü Begüm Mutuş ve Sabri Ülker Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tanju Besler tarafından yeni bir mobil uygulama olan iGrow’un lansman toplantısı yapıldı.
- Toplantıda iGrow’un ciddi bir hızla artış gösteren çocukluk çağı obezitesinin önüne geçebilmek için, ailelerin kurtarıcısı olabilecek bir mobil uygulama olduğunu öğrendik. Lansman sırasında iGrow’u geliştiren TNO (Hollanda Uygulamalı Bilimsel Araştırma Kurumu) Türkiye İş Geliştirme Müdürü Uzm. Dr. Sühendan Adıgüzel Van Zoelen, son 20 yılda Hollanda’da çocuklarda aşırı kilolu ve obez oranlarının üç kat arttığını söyledi. iGrow projesinin de Hollanda hükümeti tarafından bir önlem programı kapsamında başlatıldığına değindi.
Kültürümüze uyarlandı
- iGrow uygulaması Hollanda’dan sonra dünyada ilk kez Türkiye’de kullanılabilecek. Sabri Ülker Vakfı tarafından Türkçeleştirilen ve içeriği kültürümüze göre uyarlanan iGrow ile 0-18 yaş aralığındaki çocuğunuzun gelişimini Dünya Sağlık Örgütü referanslarına göre takip edebiliyorsunuz. Bunun için çocuğunuzun yaşını, boyunu, kilosunu giriyorsunuz ve verileri belirli aralıklarla güncelliyorsunuz. Bu uygulama şu anda GoogleStore’dan ücretsiz indirilebiliyor. n
